Vaat ve vaaz

DÜN yazımda Ankara'da 15 yıldır yerine getirilmeyen vaatlerden söz etmiştim.

Haberin Devamı

"Vaat" kavramı, hukukun da konusu.

 

Mesela evlenme vaadinin ardından mağdur olanlar, hakkını mahkemede arayabiliyor.

 

Ya da iş vaadiyle, mağazalarda indirim vaadiyle kandırılanlar.

 

Dün Ballıkuyumcu haberimizdeki gibi konut edindirme vaadiyle ödemelerini yapan ama hala boş arsaya bakıp, dava açanlar da var.

 

Bu tür vaatlerde yargı yolu açık.

 

Ama seçim-siyaset denince vaatte atış serbest.

 

Haberin Devamı

En azından o vaatlerin hukuksal açıdan bir yaptırımı, bir bedeli yok.

 

* * *

 

Peki, bir düşünelim.

 

Belediye başkan adayları vaatlerini sıralıyor.

 

Metro, tertemiz su, yoksula şu kadar gelir, ucuza doğalgaz, işsize iş...

 

Kentli de o vaatler karşılığında önce oyunu, sonra vergisini veriyor.

 

Sonra hiç bir vaat tutulmuyor.

 

Vergi olarak ödediği para da, bambaşka yerlere gidiyor.

 

İş, indirim vb. vaatlerle kandırılan bir birey, hakkını yargıda arayabiliyor da...

 

Vaat karşılığında oyunu-vergisini kaptıran, melul mahzun oy atan eline, su-doğalgaz faturasına, ödediği vergilere ya da 5 yıl sonra yine sandığa bakıyor.

 

* * *

 

Geçenlerde okumuştum.

 

BTP Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş, vaatleriyle ilgili noter onaylı taahhütname vermiş.

Haberin Devamı

 

Hukukçulara göre vaatlerini yerine getirmezse, seçmenin iki ayrı dava açma hakkı olacakmış.

 

1- Kamu davası. 2- Hukuk yani tazminat davası

 

Noter deyince...

 

Başkan Melih Gökçek de geçenlerde projelerini notere tasdik ettirmiş.

 

Ama yanlış anlamayın.

 

Haydar Baş gibi bir taahhütname için değil.

 

Projelerinin kendi deyimiyle "taklit edilmemesi" için.

 

Hani patent/telif hakkı gibilerinden...

 

Vaat ile vaaz arasındaki fark da, böyle bir şey olsa gerek.

Yazarın Tüm Yazıları