Hem destek hem denetim

* Ankara'da “olağanüstü durum” ilanı, ivedi bir zorunluluktur.

* Kesintilerde 24 saat hizmet veren bilgilendirme merkezleri, kriz büroları, denetim grupları, aşı ekipleri gibi hizmet birimleri zaman yitirmeden oluşturulmalıdır.

* Okullarda dezenfeksiyon ve yaygın bir aşı kampanyası açılışla birlikte ivedi zorunluluktur.

* Öğrencilere düzenli biçimde kolonyalı mendil dağıtılmalıdır.

* Yaşanan son derecede kritik süreçte kamuoyu da suların boşa kullanılmaması konusunda duyarlı olmalıdır.

* Ülkemizin içinde bulunduğu coğrafi kuşak ve topoğrafik yapısı, uzun süreli kurak dönemlere bundan böyle de hazırlıklı olmamız gerektiğini bu acı dersle göstermektedir.

* Yeni sorunlara karşı önlem alınması için, bu tür ağır koşullu deneyimlerin bir daha yaşanmaması gereklidir.

* Ankara’da hastaneler alarma geçirilmeli, tifo, kolera, dizanteri, sarılık gibi salgınlara karşı aşı ve serum depolanmalıdır.

* Büyükşehir Belediyesi bu süreçte hükümet ve il yönetimleri tarafından desteklenmeli ve denetlenmelidir.

* * *

A. Ü. Halk Sağlığı Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Recep Akdur da gönderdiği iletide uyarıyor:

"On gündür suyu kesik olan bölgeler var. Bu bölgeler su gereksinimini, Hatip Deresi, İncesu Deresi ve Ankara Çayı etrafında yani Ankara’nın kanalizasyonunu taşıyan dere ve çayların etrafında açılmış olan sathi kuyu ve sızıntılardan karşılıyor. Bu kuyu ve sızıntıların sularının hemen tamamının suyu kirlidir.

İçme suyu satan tankerlerin nereden su aldığı ve klorlanıp klorlanmadığı belli değildir.

Her yerde sağlıklılığı şüpheli olan ambalajlı sular satılmaktadır.

Bu süre boyunca hastaneler, poliklinikler, kuaförler, berberler ve lokantalar yetersiz ve güvenli olmayan su ile çalışmıştır. Tüm bunların halk sağlığına yansımasını hep birlikte göreceğiz. Umarım fatura büyük olmaz.

Her kesintiden sonra verilen su kirli ve sağlıksızdır. Bu kirliliğin süresi su kesme alanı ve süresi ile doğru orantılıdır.