Paylaş
Ayakkabı 49.99 TL, mesela.
"Oh ne güzel, 50 lira bile değil" diyecek halimiz yok.
Ama yine de başvurulur bu illüzyona:
Hurma 0.99, cep telefonu 299.99.
Alnımızda yazan ve bir tek onların okuyabildiği bir şey mi var?
Salak mıyız, mesela!
Yoksa, 1 kuruşluk adam mı sanır bazıları bizi...
* * *
Hadi bizi geçtik.
"Beşer bazen şaşar" diyelim.
Ya, Büyükşehir Belediyesi'nin son 1 kuruşluk ulaşım indirimi?
Ortada, Ankara 9. İdare Mahkemesi'nin net kararı var.
Yargı kararı...
Yapılan son ulaşım zammına, "Yapamazsın, geri al" diyor.
Ve yürütmeyi durduruyor.
Ardından, EGO Genel Müdürü Ömer Ulu da Anadolu Ajansı'na açıklıyor:
"Mahkeme kararına uyarak ulaşımda indirime gittik..."
İndirim, 1 kuruş!
Bu mahkeme kararına uymak mı olur.
İşi kitabına uydurmak mı?
Mahkemelerin alnında, "Adalet mülkün temelidir" yazar.
Başka bir şey değil...
Orada ki "mülk" de, villa milla değil devlet anlamına gelir.
* * *
Şimdi mahkemenin bu "1 kuruşluk" indirime bakıp, "Aferin, tamam işte" demesi mümkün mü.
Ya da o kararı veren hakimin...
Peki ya, otobüs, minibüs, metro, Ankaray'ı kullanan milyonlarca kentli.
Bu "1 kuruşluk" indirimi, onlar nasıl yorumlamalı?
Aynada alnına mı bakmalı.
Maddi-manevi hakaret davası mı açmalı yoksa.
"Ben 1 kuruşluk adam değilim"i, nasıl anlatmalı.
* * *
Kanunu dolanmak...
Olmadı, "Yeni dava açılsın, adalet gecikir ardından temyiz-memyiz, ben işime bakarım" yöntemine başvurmak.
Yarın da bu konuya değineceğim.
Paylaş