İki yıldız yeniden...

Geçenlerde Cannes’da toplanan uluslararası bir toplantının kararlarından biri. Ama, kararlar bununla sınırlı değil. Çünkü, toplantının amacı çok farklı.

Klasik bir söylem ama, dünya gerçekten hızla değişiyor. En başta teknik gelişiyor. Yeni teknikler, pratikte kullanım alanını genişletiyor. Tekniğin ilerlemesi, kendini belli bir alanda çok hissetiriyor: Basının ve yazının değeri artıyor.

Dünyada yeniden parlayan iki yıldız, basın ve TV.

KÜFÜR YERİNE

Cannes’da dünyanın en büyük GSM kuruluşu (cep telefonları şirketleri) bir araya geliyor. Yaklaşık 29 bin kişi ve 200 firma katılıyor. GSM firmalarının yanı sıra, İnternet kuruluşları da, toplantıya dahil. İkisi artık birbirinden bağımsız değil.

Telefon ve İnternet yoluyla, yeni neler yapılabilir?.. Ana konu bu. Her firma hazırlıklı geliyor. Teknik, ticaretle at başı gidiyor. Bu da, doğal.

Yazı telefonlara aktarılıyor. Telefonda dinlemek değil, okunmak üzere. Yazı internete aktarılıyor. Tartışılmak üzere. Yazı voice’da (sesli sistem), yer alıyor. Herkesin tartışmasına açılıyor.

İşte, bu tartışmalara konu olan yazıların sahibine, belli bir ücret ödenmesi, bu noktada kararlaştırılıyor. İşkembeden atıp, yüksek fikirler (!) ya da küfürnameler yerine, araştırma ve bilgiye dayalı yazıları özendirmek üzere!..

Günümüzde kimsenin yüksek fikirlere ya da küfürlere ihtiyacı yok. Günümüzde insanların bilgiye ihtiyacı var.

GÜVENLİK VE SPOR

Telefon ağı nerelerde daha etkin kullanılabilir?.. Toplantıya katılan bazı firmalar bu soruya karşılık olmak üzere, iki düşünce geliştiriyor:

Telefon yoluyla güvenlik ağı oluşturmak, bunun için polisle işbirliği yapmak.

Sadece haberleşmede değil. Telefon üzerinden, internetin de katkısıyla, her türlü görüntüyü ve bilgiyi, polise anında iletmek.

En popüler alanlarından başında spor geliyor.

Yine telefon ve internet yoluyla, sporun hemen her dalını geliştirecek teknikleri uyarlamak.

Güvenlik ile spora uyarlanmak ve alanları genişletmek amacıyla, şu anda elliden fazla model geliştirilmiş durumda.

KARŞIT DÜŞÜNCE?..

Birkaç gün süren bu toplantıda, dünyanın büyükleri bir başka karara imza atıyor:

Dünyada yazılı ve görsel medya yeniden büyük önem kazanıyor. Multimedya ağırlık taşıyor. Gazete, TV, internet ve telefon hizmetlerinin iç içe girdiği bir dünyada, gazete ve TV’lerin yıldızı yeniden parlıyor. Gazete ve TV’lerin etkisi yeniden artıyor. (Yıldız kavramı bana ait değil, GSM firmalarının kullandığı bir kavram).

Ama, Türkiye farkında değil!.. Türkiye’de medya, sadece kendi kısır dünyasında. Kendisi gibi düşünmeyenlere küfür etmek, suçlamak, geçen yüzyılın başında kalmış sloganlarla, sözüm ona, eleştirmek!.. Acaba karşıt düşünce doğru olabilir mi, gibi en basit soruyu sorma zahmetine katlanmadan, masa başında sallamak!..

Ne de olsa, bunlara da müşteri var!.. Analitik düşüncenin bu kadar uzağına düşmüş bir ülkede, böyle müşteri bulmak, hiç de güç değil!..

Trafik kurbanı çocuklar

RAKAMLAR tüyler ürpertiyor.

0-15 yaş arasındaki çocukların yaklaşık onyedi bini trafik kazası geçiriyor. 757 çocuk hayatını kaybediyor. Gerisi yaralanıyor. Bu arada, şu sorumsuzluğa bakın, 2 bin 334 çocuk sürücü koltuğuna oturuyor!..

Bir yılda 800 bin trafik kazası oluyor. Bu bir rekor!.. 2 bin 400 kişi ölüyor, 115 bin kişi yaralanıyor.

Trafik, toplumun en ağır yaralarından biri. Bu çağdışılığa son vermek üzere, Türkiye Çocukevleri Vakfı şimdi bir trafik eğitim projesi gerçekleştiriyor. Herkesi bu projeye katkıya çağırıyor.

Eğitim, eğitim, eğitim!.. Başka nasıl baş edilebilir ki!..