Yeter! Söz milletin...

Yalçın BAYER

Banliyö trenleri serserilerden kurtarılsın...

Haydarpaşa-Gebze banliyö trenlerinden çok sayıda şikâyet alıyoruz. Bir okurumuz bunları 'tren serserileri' diye tanımlıyor.

Her çöplüğün horozu vardır ya, onlar da trenlerin horozları sayıyor kendilerini...

Korkudan adının açıklanmasını istemeyen bu okurumuzu dinleyelim:

‘‘Bunlar peronda bekleyenlerin -özellikle kadın ve çocukların- tren kalktıktan sonra çantalarını kaparlar, çocukların suratlarına tokat atarlar. Tren kapısına asılı giderken, kapıya yakın yolcuların boynundaki zincirleri kapıp, tren perondan çıkmadan atlayarak kaçarlar. Kılık kıyafeti düzgün insanlara sataşırlar, tartaklayarak dövüp parasını alırlar.

Bu serserilerin dışında beyefendi gözükenler de, güzel kadın ve kızların yanlarına giderek onları sözle taciz ederler, bir kalabalık halindeyken de arkalarına zamk gibi yapışırlar.

Bunları görenler müdahale edemez. Çünkü çoğunda ya bıçak ya da tabanca bulunur. Direnen düzgün, namuslu ve masum insanları sessizce bıçaklayıp sıvışevirirler.

Bir başkaları da cepçilerdir... Bunlar genellikle ay başlarında çalışırlar.''

Sözün kısacası, bu anlatılanlar gibi daha akla hayala gelmeyen olaylar yaşanıyor. Ama korkudan çoğu kimse sesini çıkaramıyor.

Trenlerin kontrolörleri ve sivil polisler ne yapar Allahaşkına?

Harbiye gemisinin başına bir iş geldi

Harbiye mezunu bir babanın oğlundan: ‘‘Şehir Hatları gemileri içinde Kadıköy-Karaköy arasında çalışan Harbiye adında güzel bir gemi vardı. Bu gemiyi senelerdir ortada göremiyorum. Adından dolayı başına bir şey geldiyse, parçalanıp hurdaya satıldıysa bile bu isime yakışır bir gemi satın alınarak, ya da yapılarak en kısa zamanda sefere konmasını ve tüm Harbiye mezunlarının bu işi dikkatle takip etmelerini rica ediyorum.''

Evet, Şehir Hatları İşletmesi, sizden yanıt bekleniyor.

Eminönü derin uykuda!

Unkapanı Katip Çelebi Caddesi'nde işyerlerinin bazılarının arkasındaki apartmanlarda kaçak katlar yükseliyor. Milyarlık rant yaratan inşaatlar bırakın geceyi, gündüz de sürüyor.

Eminönü Belediye Başkanı Ahmet Çetinsaya başını uzatıp baksa, bu kaçak yapıları görüp mutlaka yıkacaktır!

En önemlisi, bu alan Büyükşehir Belediyesi'ne de bir kilometre uzaklıktadır. Ama o da derin uykuda...

Bakalım, kim uyanacak!

Yılmaz ÇİÇEK-Küçükpazar EMİNÖNÜ

Pazarcılar vergi sevmez

İstanbul Defterdarlığı, semt pazarlarını denetler mi? Denetlemez. Yeşilköy Pazarı'na bir gelsinler. Kaç pazarcının vergi mükellefi olup olmadığını görsünler.

Hepsinin altında son model araçlar var. Allah versin ama biraz da devleti düşünsünler. Bir pazarcı, kendisinden alışveriş eden bir tüketici kadar vergi vermelidir. Belediyeler kendilerinden temizleme parası almalıdırlar.

Ali Rıza KÜÇÜK-YEŞİLKÖY

Arifipaşa'nın lağımı patladı

Bebek'ten Duygu Tamberk'in haklı bir eleştirisi: ‘‘Bebek Arifipaşa Korusu'ndaki konutlarda mühim insanlar oturur. Onların kanalizasyonu yüzünden bir iğrençlik yaşıyoruz. Patlayan lağımlarının suları, Boğaz yoluna yayılıyor. Oradan geçen insanlarda onu yağmur ya da taşkın su sanıyor. Bu evlerin değeri 1 milyon dolardan az değil. Hepsi de koruya inip çıkarken arabaları bu suların içinden geçiyor. Hiç kimse umursamıyor, ilgilenmiyor.''

Mesaj Panosu

TRAFİĞE.... Eşimi işine getirip götürürken Merter-Güngören yönünde Efes Pilsen Fabrikası'nın karşısındaki kavşağa geldiğimde korkuyorum. Sorumsuz sürücüler nedeniyle kavşağı 10 dakikada aşabiliyorsunuz. Sanki düşman sınırını geçiyorsunuz. Her gün muhakkak birkaç kaza oluyor. Bu kavşağa bir trafik ışığı koymak o kadar zor mu?

E.TOKSAY-BAKIRKÖY

KADIKÖY'e... Fahrettin Kerim Gökay -minibüs- Caddesi ile neden Bağdat Caddesi kadar ilgilenilmiyor? Orta refüjün içinden 15-20 gün önce toplanan çalı çırpı, çöpler ve topraklar hâlâ kenarda öbek öbek duruyor. Çevre pislik içinde. Füsun GÖKTÜRK-KADIKÖY

KÜÇÜKÇEKMECE'ye... Mehmet Akif Mahallesi, Yenice Sokak sakinleri olarak, yolumuzun köy yollarından da beter olduğunu Başkan Nurettin Şen'in bilgisine sunarız.

Fatma ŞENDOĞAN-KÜÇÜKÇEKMECE

KENTBANK'a... Bostancı şubenizdeki harap ve kirli durumdaki Türk bayrağını yenisi ile değiştiremez misiniz?

Didem SÜER-İÇERENKÖY

GÜNÜN SÖZÜ

‘‘Cem Boyner benim söylediklerimin bin katı fazlasını söyledi. Kimse onu 23 yıla mahkûm etmedi. Boyner söyleyince suç yok, ben söyleyince suç var. Herkese başka hukuk uygulanıyor galiba.''

(Eşber Yağmurdereli)