Paylaş
'Telefon kesenin bileği kesilir'
'Halkın avukatı' olarak bilinen Nusret Çakıroğlu, PTT'nin amansız bir takipçisi... ‘‘Telekom, aboneleri fena kazıklıyor''' başlıklı yazımız üzerine bize şunları söylüyor:
‘‘Yazdıklarınızın hepsi doğrudur. Telefon ücretlerini ödememek geleneği 1988'lerde başladı. Bende siyasetçilerin, parti genel merkezlerinin ve örgütlerinin ödenmemiş çuvalla telefon faturalarının örneği vardır. Ben fazla üzerine gittiğimden olacak ki, Refahyol döneminde, bunların bilgisayardaki kayıtları maalesef silindi.''
- Telekom'un bu tür alacağı ne kadardır?
- 18.5 trilyon...
- Hangi siyasetçiler, 'Telefon yüzsüzü'.
- En başta Çillerler... Çiller'in Beytepe'deki villasında bırakın ücretlerini, tesis ücretleri bile ödenmemiş 30 tane telefon vardır. Cumhurbaşkanlığı'na yaptığım bir başvuruya aldığım yanıtta, Çiller'in sadece bir telefonunun borcu 9 milyar 400 milyondur. Internet'e bağlı telefonların borçları da ayrıdır. Eski Bakanlardan Ömer Barutçu, Yaşar Topçu ve Mehmet Köstepen'den borçlarını kamuoyuna açıklamasını isterim. Topçu, Köksal Toptan'ın evine bakanlık telefonu bile bağlatmıştır. Hatay Milletvekili Fuat Çay, 66 aydır evinin borçunu ödememektedir.
- Siyasilerin ve bakanlıkların kullanmadıkları telefonların borçlarının faizleri çalıştırılır mı?
- Siyasilere çalıştırmazlar. Onlardan almazlar, ama vatandaştan alırlar. Halbuki sözleşmelerde resmi-özel kişiler arasında ayrım yoktur.
- Ulaştırma Bakanı Menzir bunların üstesinden gelecek mi?
- Kendisine bir dosya vereceğim, Telekom ve Posta İşletmesi'ndeki 'çöplükler'in temizlenmesi için... Ana sözleşme ve 233 sayılı KHK'nın emrettiği niteliklere sahip olmayanlar, niteliksiz kişiler kurumdan kurtarılmalıdır. Her iki kurumun 7'şer kişilik yönetim kurullarında, 4'er niteliksiz yönetim kurulu üyesi vardır. Başka kurumlarda çalışan, ancak parası Telekom'dan ödenen yüzlerce personel vardır. Siyasetçiler, bu kurumdan elini çekmedikçe, telefon zamları dinmeyecektir.
(NOT: Geçen cumartesi günkü yazımızda Nahit Menteşe'nin 30 milyonluk telefon borcunun faizi 300 milyar değil, 300 milyon olacaktır. Düzeltiriz.)
Gazilerin zam tasarısı Bütçe Komisyonunda...
‘‘Gazileri Unutmayın'' (5.7.1997) diyen İzmit'ten Kore Gazisi İsmail Atiman'ı, MSB Genel Sekreteriği, Basın Halkla İlişkiler Şube Müdürlüğü Genel Sekreteri Kurmay Kıdemli Albay Mehmet Erkan yanıtlıyor:
1. 1005 sayılı İstiklal Madalyası Verilmiş Bulunanlara Vatani Hizmet Tertifinin Şeref Aylığı Bağlanması Hakkında Kanunun 1. maddesi gereği gazilere hayatta bulundukları sürece 2000 gösterge rakamının her yıl Bütçe Kanunu ile tespit edilen memur maaş katsayısı ile çarpılmasında bulunacak miktarda aylık bağlanmaktadır. Memur maaş katsayısı arttıkça, şeref aylığı da artmaktadır. Temmuz ayından geçerli olarak 8.950.000 TL.'ye yükselmiştir.
2. Yine aynı kanunun 2. maddesi gereği gaziler ve eşleri hastanelerden ve ulaşım vasıtalarından ücretsiz olarak yararlanmaktadır. Ayrıca, İstiklal ve Kore savaşı ile Kıbrıs Barış Harekâtı'na katıldıklarından dolayı malul olanlara; Gazilik maaşının yanı sıra, 5434 sayılı kanun gereği harp malulü maaşı, 3480 sayılı Kanun gereği, hak sahiplerinin kendilerine yılda bir defaya mahsus olmak üzere Tekel Bey'iye ikramiyesi verilmekte, tahsildeki çocuklarına eğitim-öğretim yardımı yapılmakta, tütün, tütün mamulleri, tuz ve alkol gibi satışı yapılan ürünlerin bayiliğini yapma imkânı bulunmaktadır.
4. Gazilere verilen aylığın günümüz koşullarında yetersiz kalması nedeniyle hak sahiplerinden, maaşlarının iyileştirilmesi yönünde devamlı müracaatlar olmaktadır.
5. Gazi aylıklarının, amacına uygun ve günün ekonomik koşullarında yeterli olacak şekilde artırılması konusunda kanun değişiklik teklifi tasarısı, TBMM Bütçe Plan Komisyonu'nda bulunmaktadır.
(NOT:İzmir'den Kıbrıs gazisi Muharrem Ulaş, Şeref Aylığı'nın en azından asgari ücretlere endekslenmesini öneriyor.)
Mesaj Panosu
Taksimetre oyunu
Son zamanlarda ağırlıklı olarak taksilerde -ticari- çelik jant kullanılmaktadır. Bu jantları normal jantlara göre ebatları daha küçük olduğundan daha çok devir atmakta, dolayısıyla taksimetreyi daha çok çevirmektedir. Bu da hem vatandaşa göre, hem de diğer dürüst esnafa göre haksız bir fiil oluşturmaktadır.
Lütfen bunu köşenizden duyurursanız, belki denetlenmesi yolunda bir şeyler yapılabilir.
Emin KESKİN-ŞİŞLİ
BEŞİKTAŞ, Dikilitaş, OTİM'in karşısında oturuyoruz. Evimizin hemen altında iki yeni inşaat var, sahipleri çevreye saygısız kişiler... Biri sabah başladığı çalışmalarını gece yarılarına kadar sürdürürken, diğeri ise akşam 18.00 sularında başladığı çalışmalarını gece 01.30'a kadar devam ettiriyorlar. Üstelik bu çalışmalar insanların dinlendiği pazar günü de dahil.
S. ERGİN - BEŞİKTAŞ
GÜNÜN SÖZÜ
‘‘Faili meçhul cinayetlerin, yolsuzlukların, malvarlıklarının örtbas edilmemesi ve Susurluk olayının kapatılmaması için RP'den istifa etmek zorunda kaldım.''
(DTP Diyarbakır Milletvekili Ferit Bora)
Paylaş