Paylaş
Personel seçimini şeffaf yapıyoruz
SÜMERBANK Genel Müdürü Cevdet Erkanlı, okurumuz Bayram Adalı'nın şikáyeti üzerine yaptığı açıklamada Sümerbank çatısı altında birleştirilen 5 bankanın ücret sistemlerinin farklı olduğuna dikkat çekerek şöyle dedi:
‘‘Bu farklı uygulamalara karşın tazminat, yan ödeme, fazla mesai, ikramiye vb. adı altında yapılan ödemeler dikkate alındığında birleşen 5 bankanın çalışanlarının ücretleri arasında belirtildiği şekilde çok büyük farklılıklar olmadığı görülmektedir. Bununla beraber ortaya çıkabilecek hukuki sorunlar da dikkate alınarak ücret sistemimizin yeniden düzenlenmesine yönelik bir çalışma başlatılmıştır.’’
Erkanlı'ya göre, birleşme sonrasında şube ve personel sayısı kaçınılmaz olarak indiriliyor. Personel seçiminde de, öğrenim, yabancı dil, bankacılık tecrübesi, yetkinlikleri, üst yönetim görüşü, kanuni/idari ceza durumu, eşlerin bankada çalışıp çalışmadığı ve ücret düzeyi dikkate alınıyor. Bu konudaki beş bankanın İnsan Kaynakları ile ilgili yöneticileri ortak çalışıyor. Personel seçiminde herhangi bir bankanın personeli lehine bir tercih kullanılmadığını belirten Erkanlı, tam aksine Fon'a devir tarihinden itibaren en büyük personel azaltılmasının 2822 kişi ile (% 86) Egebank'ta gerçekleştirildiğini, Sümerbank'ın hizmet vereceği şube lokallerinin seçimi ile çalışan personel seçimi arasında da hiçbir ilişki bulunmadığını söyledi.
5000 bankacı işsiz
Bankaların Fon'a devri (1), birleşmenin açıklandığı tarih (2) ve nisan (3) itibariyle personel sayıları şöyle:
BANKALAR (1) (2) (3)
Egebank 4.288 1.978 1.466
Bank Kapital 666 502 341
Yurtbank 668 555 372
Sümerbank 1.698 1.398 1.195
Yaşarbank 1.521 1.612 1.222
Toplam 9.141 6.045 4.596
İzmir İTO'suna 250 trilyonluk hibe!
SÜMER Holding İzmir Basma Sanayii çalışanları, 1953'te kurulan fabrikalarının İzmir Ticaret Odası'na 'hibe' edilmesini içlerine sindiremiyorlar.
Özelleştirme kapsamındaki 160 dönümlük tesis, bir gün Ticaret Odası'nın helikopter gezisinde üyelerin dikkatini çekmiş. Sonra da İTO Ekonomi Üniversitesi için yer arandığını duyurmuş, yer için çevre ilçelerinden teklif gelmiş. Ancak Özelleştirme'den sorumlu Devlet Bakanı Yüksel Yalova, 'eğitim tesisi yapılmak kaydıyla' ve personelin hakları korunarak İzmir Valiliği'ne bedelsiz olarak devretmiştir.
Bakın işçiler ne diyor:
‘‘Bizler devlet yararına yapılan özelleştirmeye karşı değiliz, bizim içimize sindiremediğimiz binlerce kişinin emek verdiği, karnını doyurduğu, sadece arsa değeri yaklaşık 250 trilyon olan bu işletmenin bankalar gibi bedavaya verilmesidir. Ayrıca üniversite için bu büyük arazinin sadece onda biri kullanılacak, geri kalan kısmı iş merkezine dönüştürülecek; İTO'nun rantı birkaç misline katlanacaktır. Çünkü İzmir Belediyesi'nin yeni imar planı taslağında bu bölge ticaret alanı olarak düşünülmektedir. Bu arazi en azından parsellenip güncel değeriyle arsa olarak satılsaydı veya SSK Hastanesi gibi kuruluşlara dönüştürülseydi, bu tepkiyi göstermezdik.’’
Memursuz devlet çarkı nasıl döner?
OKUYUCUMUZ Faruk Çelik, devletin memur ihtiyaç listesine, Devlet Personel Başkanlığı'nın internet sayfasından (www.Başbakanlik.dpb.gov.tr) bakmış. Liste şöyle:
Boş memur kadrosu 417.073, sözleşmeli memur ihtiyacı 5.207, sürekli işçi boş kadrosu 38.118. Geçici işçi boş kadrosu 369.129, 1999-2000 emekli olan memur 130, toplam: 959.527.
17.10.1999'da yapılan Devlet Memur Sınavı'na yaklaşık 1.5 milyon kişinin katıldığını ve 400 bin kişinin kazandığını hatırlatan okurumuz şöyle diyor:
‘‘Neredeyse aradan 1.5 yıl geçti; yaklaşık iki hafta önce bir bakan 'Sınavı kazanan memur adaylarından yaklaşık 6 bin küsur kişi işe başladı' dedi. Efendim bu sınavın geçerlilik süresi 2 yıl. Neredeyse süre dolmak üzere. Biz memur adaylarının psikolojisi bozuldu. Neden bir an önce bizi işe başlatmıyorlar.’’
ENKA çocukları ateş hattında
ENKA okullarında okuyan oğlum iki gün önce eve küçük bir tabak getirdi ve bunun atletizm sahasında bulunduğunu, her seferinde yerden onlarca kovan ve mermi topladıklarını anlattı. O tabakların poligondan havaya atıldığını, genelde okul tarafına hep kırıklarının düştüğünü, tam bir tabak bulmanın müthiş bir şey olduğunu söyledi.
O gece gözüme uyku girmediğini söylememe gerek var mı? ENKA okullarının yan komşusu kim biliyor musunuz? İstanbul'un belki de tek açıkhava atış poligonu... Orada atış yapanların yanıbaşlarında oynayan yüzlerce çocuktan haberlerinin olduğunu sanmıyorum. Üç yıldan beri bu işle uğraşan ENKA, Valilik'ten poligonu kapatma kararı çıkarttırmış ama karar 'büyük yerden' bozulmuş.
500 çocuk İstanbul'un göbeğinde kurşunların altında spor yapıyormuş da bizim bundan haberimiz yokmuş!
Ömür İLBAŞ-İSTANBUL
Bu ne okulu?
ETİLER, Akatlar'da 16 blok ve 285 daireden oluşan Bahar Sitesi sakinleri feryat ediyor: Biz 29 yıllık bir siteyiz. Sitemizin içinde bir spor sahası var. İlk planda okul yeri gözüken alanı Dalan döneminde yeşil sahaya çevirttik. Ancak Milli Eğitim itiraz etti; 1993'te yeniden okul sahasına dönüştürüldü. O günden beri Valilik ve Milli Eğitim arasında gidip geliyoruz. Bizlerin ve çevrenin spor ve yürüyüş alanı olarak kullandığı (depremi de unutmayın) yere bir dozer gelerek hafriyata başladı. Şikayet üzerine Beşiktaş Belediyesi dozeri mühürlendi. Okul müdürü, anaokulu müdürü, projesi bile yok. Çevremizde Anafartalar Okulu, anaokulu ve daha da önemlisi yeri Milli Eğitim'e ait Aydınlar Spor Tesisleri var. Vali Bey, nefes alınan bir yeri bir müteahhit kazanacak diye kıymayın.
Mayası mı, sütü mü bozuk
BEKTAŞİ, yoğurt fiyatının çok yükseldiğini görünce, yoğurt yapmaya karar vermiş. Gidip mayacıdan maya almış. Sütü mayalamış. Süt bir türlü yoğurt olmuyormuş. Bektaşi mayacıya gitmiş, ‘‘Senden maya aldım, yoğurt tutmadı’’ diye mayacıya çıkışmış. Mayacı başlamış bağırmaya:
‘‘Hemşehrim senin sütün bozuk.’’ Bektaşi: ‘‘Benim sütüm niye bozuk olsun. Senin mayan bozuk.’’
Herkese ‘sütü bozuk’ diyenlere duyurulur.
MESAJ
ADANA'nın Pozantı İlçesi Belemedik Köyü muhtarına Maliye tarafından 100 dönümlük heyelanlı bir arazi satıldı. Muhtar da buraları parselleyip şahıslara sattı. Arsanın bir kısmına da iki katlı ev yaptı. Muhtar kadastro sırasında her yeri köy içi yazdırarak kendi arazilerini kurtardı. Kamulaştırılan ve heyelan dışı bırakılan yerler nasıl olur da heyelan yeri diye gösteriliyor? Seçimlerde bu köyde oturmayanlar diğer illerden gelerek burada oy kullanıyorlar. Bu muhtarın uygulamalarına dur diyecek kimse yok mu?
Kubilay Gaspıralı-ADANA
A. Murat KELTEK (Çeliktepe) BALTALİMANI Kemik Hastanesi'nde annem kalça kemiği ameliyatı oldu. Bu hastane sırf kemikle ilgili hastane olduğu için yatan tüm hastalar ve eklem problemleri olan kişiler. Sorun, yeni ameliyat olan hastaların seyyar röntgen cihazı olmadığı için acı ve haykırışlar içerisinde taşınmaları. Hatta yeterli hasta bakıcı olmadığı için sağdan soldan yardım edecek insan arıyorsunuz. Türkiye'nin önemli bir sağlık kuruluşuna bu denli önemli bir cihaz neden alınmaz?
ALTAN DÖLARSLAN (Üsküdar) SSK Üsküdar Dispanseri'ni tam hizmet eder hale getirirseniz bizleri SSK Göztepe Hastanesi'ne taşıtmamış olursunuz.
Paylaş