Üniter yapıyı yıkacak hiçbir güç yoktur

Bu görüşmeleri kimler yönetiyor? En çok öne çıkan isim MİT Müsteşarı.
Çözüm sürecinin nasıl yürütüldüğü konusunda Türk halkının bir bilgisi yok. Milletvekillerinin de bir bilgisi yok, hatta ve hatta üç-dört bakanın dışında öbür bakanların da yeteri kadar bilgileri olmadığı açık.
Klasik hale gelmiş bir laf “Anaların gözyaşları dinsin...”
Cumhurbaşkanı, Başbakan, hükümetin bazı bakanları açıklama yapıyorlar; “Tek rotamız tek millet, tek devlet”. Yani üniter yapı. Bu açıklamalardan hemen sonra Kandil açıklama yapıyor; “Özerklik olmadan, bütün haklarımızı almadan silah bırakmak yok.” HDP milletvekilleri açıklama yapıyor, hatta tehdit ediyorlar.
Bütün bunlara karşın hükümet “Olmazsa olmaz, mutlaka çözüm sürecini halletmeliyiz, her ne pahasına olursa olsun” diyor.
Askerimize taş attılar, polisimize tokat, bayrağımızı yaktılar, ulusal marşımıza küfrettiler, Atatürk büstlerini parçaladılar.
Biz ise hâlâ aynı teraneyi söylüyoruz: “Çözüm Süreci...”
Tablo bu. Gerçek anlamda ülkesini seven insanlar büyük üzüntü duyuyorlar.
Görünen o ki; hükümet bu çözüm sürecini oldubittiye getirmek istiyor. Bu en tehlikeli yol.
Üniter yapıyı içeride ve dışarıda yıkacak güç yoktur.
Herkes hesabını buna göre yapsın.
Abidin AYDOĞDU

GÜNÜN SÖZÜ

“ULAŞTIRMA Bakanı 3’üncü havalimanında yolsuzluğu kabul etmiştir. Cumhuriyet tarihinin en yüksek bedelli yatırımının kesin projesi olmaması kabul edilemez. Kotun düşürülmesi ve yer teslimi yapılmaması nedeniyle müteahhitlere 4.5 milyar Euro kaynak aktarılmıştır. İhalenin yenilenmesi gerekmektedir.”
CHP Yolsuzlukları
Araştırma Birimi
Başkanı ve İstanbul
Milletvekili Aykut ERDOĞDU

1889-Deutsche Bank-2014

TARİH tekerrürden ibaret derler... Gebze-İzmir otoyol projesi ne kadar ispatlıyor... 1889’da Deutsche Bank yap-işlet formülüyle Bağdat Demiryolu projesine başlıyor. 125 yıl sonra bu kez Gebze-İzmir otoyol projesine yine yap-işlet ile giriyor... Gebze-İzmir otoyol projesinin finansmanında yer alan 8 Türk bankasına Deutsche eklendi. Bu bağlantının farkında olan var mı acaba?...

Diyanet Vakfı kuruluş gayesinin dışına çıkmış (2)

ESKİ DP Milletvekili İsmail Amasyalı, Diyanet Vakfı’nı sorguladığı yazısının sonunda TBMM Plan Bütçe Komisyonu’na gittiğini anlatıyordu. Vakfın bilanço ve gelir gider tablosunun Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’ın çantasında olduğu bilgisi üzerine bütçe görüşmelerinin tutanaklarına giriyor bu kez. Milletvekilleri şöyle konuşuyor:
-İzzet Çetin (Ankara): “Sayın Bakan ben ve arkadaşlar soruyoruz. Diyanet Vakfı bütçesini öğrenmek istiyoruz.”
-(Merhum) Ferit Mevlüt Aslanoğlu (İstanbul): “Sayın Başkan süre bitiyor siz hâlâ Diyanet Vakfı’nın gelir-gider tablosunu açıklamıyorsunuz.”
-Müslüm Sarı (İstanbul): “Bütçesi ne kadar?”
-Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ: “Diyanet Vakfı, Diyanet İşleri Başkanlığı ile aynı amaca hizmet eden bir vakıftır. Adı üstünde Diyanet Vakfı...”
-Adil Bozan (Hakkâri): “Sayın Bakan sen bizi aptal mı zannediyorsun? Biz vakfın ne iş yaptığını değil bütçesini soruyoruz.”
Yukarıda aktardıklarım Meclis tutanaklarından alıntılardır.
Bütçe Komisyonu’nda bulunan bakanlık yapmış ünlü bir isim elime bir belge verdi. 28 Nisan 2013 tarihli Türkiye Diyanet Vakfı Resmi Senedi. Çok ilginç, vakıf kuruluş gayesi dışına çıkarılmış. Cemaatlerle ihtilafa düşen hükümet, “Çocuklarınızı cemaat yurtlarına göndermeyin diye halkı uyarırken kaynağını camide bulmuş.” Diyanet Vakfı adına toplanan paralarla özel okullar, yurtlar, çocuk yuvaları vs. açılacak.” (Diyanet Vakfı resmi senet 2013 s. 6, I fıkrası)
“Tedavi kurumları, hastaneler, huzur evleri, mülteci kampları, yetimhaneler açar.” (s. 6, K bendi) Şimdi cami önünde toplanan paraların cami ihtiyaçları için değil, gayesi dışında kullanılacağının yasal sınıfını gördünüz mü?
Kurulacak dershaneler, Suriyelilere ve diğer ülke insanlarına açılan mülteci kamplarının kaynağı cami cemaati... SEDAŞ (Sakarya) Elektrik şalterlerini indirmekte haklı.
Fetva hazırlanmış olabilir: “Karanlıkta ibadet eftaldir.”

BİLİYOR MUSUNUZ?

-CHP Antalya Milletvekili Av. Gürkut Acar’ın, Konya’da bir gencin Cumhurbaşkanı’na hakaret suçlamasıyla tutuksuz yargılanacak olması üzerine, sulh ceza mahkemelerin işlevinin ‘Yeni Türkiye’deki önemli bir göstergesi olduğunu belirterek, “Cumhurbaşkanı’na hakaretten son 10 yılda kaç kişi mahkûm oldu?” diye sorduğunu...
-DİSK Genel Başkanı Kani Beko’nun, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı önünde “Asgari ücret 1800 net olsun! Saraylar değil, ekmeğimiz büyüsün!” çağrısında bulunduğunu...
-SOSYAL Demokrasi Derneği’nin düzenlediği Zeki Sarıhan, Eren Erdem ve Mesut Mertcan’ın konuşmacı oldukları, ‘Mehmet Âkif’i Soldan Anlama ve Anma’ konulu toplantının bugün Levent Kültür Merkezi’nde yapılacağını...