Sokağına sahip çıkan kentliye,Çankaya Belediyesi sahip çıkmadı
Paylaş
LinkedinFlipboardLinki KopyalaYazı Tipi
İKİ yıl önce Cinnah Caddesi ile And Sokak arasında bulunan Kuloğlu Sokak’ın sakinleri Çankaya Belediyesi’nin internet sitesinde yer alan Belediye Başkanı Muzaffer Eryılmaz’ın e-posta adresine bir yazı gönderirler.
Amaçları Ankara’nın ışıldayan yüzü olması gereken Çankaya’nın göbeğinde bulunan Kuloğlu Sokak’ın yıllar önce yapılan kırık bir vaziyette bulunan merdivenlerinin yenilenmesi ve bu işler yapılırken çevre düzenlemesinin de yeniden yapılanması. Bu arada istenilen işler arasında merdivenlerin yanında bulunan yaklaşık 20-30 metrelik bir yolun asfaltlanması da vardır.
İşte hikaye aslında komedi bundan sonra başlar.
Çankaya Belediyesi konunun ilgili müdürlüğe havale edildiğini bildiren bir cevap yazar. Fakat geçen sürede hiçbir hareket yoktur. Bunun üzerine vazifeyi üzerine alan bir sokak sakini gelen cevaptaki müdürlüğü arar.
ÜÇÜNCÜ TELEFONDA MÜDÜR DEĞİŞİYOR
Müdür bey, kendilerine böyle bir talep gelmediğini, gelse bile onların asıl işinin bu olmadığını söyler. Sokak sakini bu kez yönlendirilen ve ilgili olacağını düşündüğü müdürlüğü arar. İşte o günden bugüne o müdürlük senin bu müdürlük benim telefon edip durur. İşin komiği her üç telefonda bir müdürlerin sürekli değişmesi ve sokak sakininin her yeni müdüre sıkıntısını yeni baştan anlatmasıdır.
Bu arada sokak sakini, müdürlerin kendisine yakınmalarını da (eleman yok, adam yok, iş çok...) bir psikolog gibi dinler, içinden de yıllardır belediye sizin partinizde demek ki bugüne kadar size oy verenler yanlış yapmış diye de geçirir.
ÇİÇEK DİKİLMEYEN ÇEVRE DÜZENLEMESİ
En sonunda merdivenlerin mermerlerinin değiştirilmesi için bir ekip gelir. Fakat ekip iki gün çalışır, bir gün çalışmaz. Neden diye sorarlar, cevap hep aynıdır. Basamak mermer bekliyoruz. Neyse sonuçta zor da olsa basamak merdivenleri değiştirilir. Sıra çevre düzenlemesine gelmiştir. Yine bir çok telefon görüşmesi sonucunda ilgili müdüre ulaşılır. İlgili müdür merdivenin her iki yanında bulunan boş alanlarda su sıkıntısı olacağını, belediye elemanlarının burayı sulama şanslarının olmadığını söyler. Bu nedenle de yapamayacaklarını söyler. Sokak sakini bu işten bıktığı için, siz yapın biz apartmanların kapıcılarına sulatırız diyerek ikna etmeye çalışır. (Giden apartmanların suyu olsun, belediyenin işi park bahçelere bakmak değil tabii ki, en azından Çankaya Belediyesi için bu geçerli). Sonuçta iki, üç gün çalışılır ve yalnızca boş alanların çimlendirilmesi yapılır. O da her yere yapılmaz. Çiçek ise kesinlikle dikilmez. Akşam olduğunda ise başka yerde çalışacaklarını söyleyerek bazı alanlara (savcı ve hakimlerin lojmanlarının önünde bulunan alan) hiç dokunmadan giderler.
Hikayenin sonu daha komik...
ATMA MÜDÜR! DİN KARDEŞİYİZ
Konu Başkan Eryılmaz’a intikal eder. Belediye başkanı gerçekten kibar ve iyi niyetlidir. Telefonu kaldırır ve ilgili görevliye konuyu aktarır ve kendine bilgi verilmesini ister. Hatta görevlinin konuyu aktaran sokak sakinini aramasını ve konuyu bir de ondan dinlemesini tembih eder. Konuşmalar yapılır, sonuç alınacağı izlenimi herkesi rahatlatır. Aradan bir süre geçer, sokak sakini merak eder. Hiçbir gelişme olmamıştır. Başkanın yönlendirdiği müdürü arar ve konuyu sorar. Cevap ilginçtir:
"Başkanımın dediği gibi Kuloğlu Sokak’a gittim, konuyu inceledim. Fotoğraflarını çektim. Başkana ilettim. Oraya zaten epey iş yapılmış yine de programa aldık."
Şimdi Kuloğlu Sokak sakinleri asfaltlamanın ve çevre düzenlemesinin belediye seçimlerine kadar yetişip yetişmeyeceğini tartışıyor. Böyle belediyecilik anlayışı olduğu sürece vah Çankayalıların haline...
İkinci sınıf vatandaşım
SSK’ya tabi olarak çalışan 40 yaşını aşmış bir bayanım. SSK’lı olduğum için Türkiye Cumhuriyeti’nde ikinci sınıf vatandaşım.
Nedenine gelince; malumunuz olduğu üzere Sağlık Bakanlığı sık sık ’Kanserden korkma, geç kalmaktan kork’ ya da ’40 yaşın üstünde tüm bayanlar
senede bir mamografi çektirmeli’ şeklinde uyarılarda bulunur. Bayanları meme kanserine karşı uyanık olmaya davet eder. Çünkü meme kanseri bayanlar arasında çok yaygın olan bir kanser türüdür. Ama Türkiye Cumhuriyeti devleti sadece Emekli Sandığı mensubu bayanların mamografi bedelini karşılar. SSK’lı bayanları da kaderiyle baş başa bırakır. Eğer SSK’lı iseniz sadece paranız varsa mamografi yaptırabilirsiniz.
Ne acı değil mi? Bu ayrımcılığı şiddetle kınıyorum. C.S
KISAKISA
EMEKLİLERİN yeni aylıklarıyla beraber ödenmesi gereken zam farkları ve enflasyon farkları için Maliye Bakanlığı hálá ödeme talimatı vermiyor. Eşi emsali görülmemiş yürütme uygulamaları ile tanışıyoruz! Perişan emeklinin üç kuruşunu ne kadar geç ödersem kárdır anlayışı ile davranan zihniyet, milletin malını haraç mezat satarken bu kadar ince düşünmüyor! Kár-zarar hesabıyla ülkeyi firma gibi yönetenler gidişin sonunu iyi hesaplıyorlar mı? Metin ALTAY
BİLİYOR MUSUNUZ?
DÜNYA Sağlık Örgütü’nün rakamlarına göre, Türkiye’nin veremli hasta sayısına göre dünya sıralamasında 59’uncu olduğunu, 2005 yılı içinde sadece İstanbul’da 6 bin yeni verem hastasının kayıtlara geçtiğini...