Paylaş
Binlerce sanayi tesisini bir noktaya odakladığınızda o tesislerin her biri temel sorunlarını işletme içerisinde çözmek zorunda. İşletme içerisinde çözülemeyen sorunlar dışarı taşıyor. Benzer durumda çok sayıda işletme dip dibe olduğu için o odakta sorunlar yumağı kendiliğinden ortaya çıkıyor.
Nedir bu sorunlar?
En başta personel sorunları var. İşçi haklarından vasıflı eleman sorununa, çalışanların ailelerinden çocukların eğitim sorununa kadar her şey sorun.
Sonrasında işletmeden kaynaklanan sorunlar var. Enerji sorunu, kaynakların kontrolsüz kullanımı, toprak, su, hava kirliliği, atıklar... Bunların hepsi doğru planlanmadığı ya da plan olsa bile uygulanmadığı zaman büyük sorun.
İstanbul’un iki sınırında da çarpık sanayileşme sorunları var. Doğusunda Gebze-Kocaeli bölgesinde de batısında Çerkezköy-Çorlu bölgesinde de bu çarpıklık yollarda dolaşan herkesin gözüne çarpıyor.
Çorlu-Çerkezköy-Ergene üçgeninin çevresine odaklanmış bir kirlilik sarmalı bölgede yaşayan başta insan yerleşimleri olmak üzere her türlü canlıya zarar veriyor. Sadece insana da değil, tarımdan doğaya zarar veriyor. Su kaynaklarından toprak kaynaklarına kadar her şeye zarar veriyor. En önemlisi de etkisi en kısa sürede görülen şey olan hava. Başta sanayi bacalarından kaynaklanan zehirler, sanayi tesislerinin işletme sahasından yayılan zehirler, derelere boca edildikten sonra derelerden buharlaşan zehirler, kimyasal kokuları, plastik kokuları ve atık kanalına dönüşmüş derelerden yükselen kötü koku ile temas eden herkes, her şey zarar görüyor.
YETKİLİLER NEREDE?
Kanallar vasıtasıyla derelere deşarj edilen sıvı atıklar, işletme sahasından ve bacalardan yayılan gaz atıklar bölgede yaşayanların en büyük kabusu. “Zehir soluyoruz” diye çırpınan sosyal medyada paylaştıklarıyla kalan tepkiler, kurumların birkaç ceza haberi ile yatıştırılmaya çalışılıyor ama cezalar suçu engellemiyor.
İşi denetleme olan bir kuruma ihtiyaç var. Denetim, kontrol, izleme, uyarma, ceza kesme gibi işlevleri olan; sağlığı, çevreyi, havayı, suyu, toprağı, yaşam kalitesini her şeyin üzerinde tutan bir kuruma ihtiyaç var.
İHTİYAÇ VAR
Türkiye’nin en yoğun nüfus ve sanayi bölgelerinden biri olan Tekirdağ’da, çevre, sağlık, gıda, hayvancılık, tarım, hava, su, toprak ile ilgili ne varsa dokunacak, müdahale edecek, tahliller yapacak, bilimsel çalışmalara destek verecek, araştıran, soruşturan bir Hıfzıssıhha kurumuna; ‘başkanlık’, ‘enstitü’ ya da ‘müdürlük’ çatısı altında ihtiyaç var.
Murat SEVGİ - Trakya Platformu Yürütme Kurulu Üyesi
GÜNÜN SÖZÜ
“Cam kırıkları gibidir bazen kelimeler; ağzına dolar insanın. Sussan acıtır, konuşsan kanatır.” Oğuz ATAY
TÜRKAN SAYLAN’A SAYGIYLA...
-15. Türkan Saylan Anma Töreni ile 14. Bilim ve Sanat Ödülleri’nin takdim edileceği gece, 18 Mayıs Cumartesi 19.00’da İş Sanat Kültür Merkezi, Levent’te gerçekleşecek. Açılış konuşmasını Prof. Dr. Ayşe Yüksel yapacak. ‘Türkan: Bir Bilim Kadınının Öyküsü’ adlı belgesel gösterilecek. Bilim ve Sanat Ödülleri takdimi yapılacak. Ayrıca ‘Güneş Umuttan Şimdi Doğar’ Aysun ve Ali Kocatepe Konseri- Çağdaş Yaşam Gençlik Orkestrası yer alacak.
SEMT PAZARLARINA YANGIN KORUMASI
10 Nisan’da köşemizde dile getirdiğimiz semt pazarlarında tehlike başlıklı yazımızda kısaca pazarlarda mutfak tüpü ile pişirilerek satılan ürünler olduğu, olası bir yangında büyük bir facianın yaşanacağı yönündeydi.
Yazımız üzerine bir okurum konuyu CİMER’e sormuş, kısaca tüm İstanbul’daki pazarlardaki olası tehlikeyi sormuş gelen cevap şöyle:
İstanbul Büyükşehir Belediyesi Tarım ve Su Ürünleri Müdürlüğü ile yapılan görüşme neticesinde alınan bilgi şu şekildedir:
Müdürlüğümüz tarafından işletilen sadece bir adet pazar yeri bulunmaktadır. Kadıköy Salı Pazarı müdürlüğümüz tarafından işletilmekte olup bu pazarla ilgili olarak İtfaiye Müdürlüğü tarafından inceleme yapılmış ve Yangın Müdahale Planı çıkarılmıştır.
Cevaptan anlaşılacağı üzere İBB tarafından yıllardır işletilen tarihi Salı Pazarı’nın yangın planı bizim yazımız üzerine yeni çıkarılmış. Soru şu İstanbul’da 39 ilçede açılan pazar sayısı 100’ün üzerinde ve pazarların hiçbirinin yangın planı yok ve gelen cevapta mutfak tüpü yasak edilecek diye bir şey yok. İBB niye tüm İstanbul’da böyle bir çalışma yapmaz?
İtfaiye Müdürlüğü İBB’ye bağlı değil mi? Artık bu soru ve yazı kayıtlara girdi, kamu görevimizi yaptık. Olası bir faciadan sorumlu kurum İBB olmayacak mı?
BİLİYOR MUSUNUZ?
-BUCA Belediyesi’nin sosyal dayanı?ma alan?nda fark?ndal?k yaratan projesi?şma alanında farkındalık yaratan projesi Belediye Lokantası’ndan hafta içi her gün 11.30-15.00 saatleri arasında, 4 çeşit yemeğin 90 lira olduğunu, öğrencilerin ise aynı menüden 45 liraya yararlandığını...
-İSTANBUL’un sergi mekânı Meşher’de, beşyüz yıllık bir zaman diliminden İstanbul temsillerinin yer aldığı Göz Alabildiğine İstanbul: Beş Asırdan Manzaralar sergisinin 29 Eylül’e kadar izlenebileceğini...
-GAZETECİ ve yazar Filiz Aygündüz’ün, sosyal video platformu gather-in’de ev sahipliği yaptığı yeni çevrimiçi mekânı Kadının Adı Var da ilk buluşmanın, 27 Mayıs Pazartesi 20.30’da gerçekleşeceğini; ilk buluşmada Duygu Asena’nın, Türkiye’de kadın hareketinin öncüsü olmaya uzanan serüveninin konuşulacağını (gatherin.life)...
-CHP Tokat Milletvekili Kadim Durmaz’ın engellilerin sorunlarını TBMM’ye taşıyarak, “Sosyal yardım desteği alan engelli sayısı kaçtır? İŞKUR’a başvurup iş bekleyen engelli kişi sayısı kaçtır?” diye sorduğunu...
-9. Köy Projesi söyleşilerinde, gazeteci Gökçen Çamlıyurt’un moderatörlüğünü üstleneceği; Emrah Lafçı ve Dr. Murat Kubilay’ın konuk olacakları ‘Seçimin Ardından Ekonomik Gelişmeler’ söyleşisinin 17 Mayıs Cuma 18.30’da Gazeteciler Cemiyeti Basın Evi’nde yapılacağını...
Paylaş