HAYVAN sevgimi emekli olduktan sonra kullanabilmek üzere yavru bir köpek alarak büyüttük.
10 yaşındaki kızımla da arkadaşlık eden 'Şanslı', maalesef Eyüp Belediyesi ekiplerince Piyer Loti'de iğne ile uyutularak öldürülmüş.
Aşılı ve tasmalı köpeğimizi tüm Piyer Loti sakinleri sever ve tanırdı. Eyüp Belediye Başkanı Ahmet Genç'e, Özel Kalemi'ne ve 5 başkan yardımcısına e-mail çektim, telefon verdim. Aramadılar bile. Kızım 'Şanslı'nın hálá veterinerde olduğunu biliyor.
İnsan hayatının bile değeri olmayan bir ülkede bir köpeğin öldürülmesi bu kadar önemli değil diyebilirsiniz ama biz yöneticileri neden seçtik?
Mehmet ASAL E.Albay-İSTANBUL
Yorgan yakmak
İSMAİL Cem'in karşı çıkmasına rağmen Turizm Bakanı Mustafa Taşar, Yargıtay kararları nedeniyle Berlin Turizm Müşaviri Fermani Altun'u görevden alamayınca büroyu kapatma kararı almış. Berlin'deki Türk Seyahat Acenteleri Birliği Başkanı Ali Özgün ile Türk-Alman İşadamları Birliği Başkanı Bahattin Kaya, Ecevit'e gönderdikleri faksla karara tepki göstererek ‘‘Bu durumda Almanya'da diplomatik statüye sahip bir temsilciliğimizin kalmayacağını ve bu nedenle kararın gözden geçirilmesini’’ istiyorlar.
Pire için yorgan yakmak buna denir işte.
Kriz, Beyoğlu'nun boynunu bükmüş, belini kırmış
‘Fiyatları astık’
TAKSİM'de İstiklal Caddesi'nden geçerken Av. Ruhi Kahraman ile karşılaştık, ‘‘Kaç yıldır buradayım, hiç böyle keyifsiz bir Beyoğlu görmedim’’ diyerek kolumuzdan tuttu:
‘‘Gel sana vitrinleri göstereyim, krizi daha iyi anlarsın.’’
Galatasaray'a kadar şöyle bir indik, Taksim'e döndük. Mağazaların çoğu ‘‘yoksullaşmış’’; raflarda ürün sayısı eskisine göre azalmış. Satılık ve devir yazıları yanında, kapanan bazı işyerlerini ve büroları gördüğünüzde hüzünleniyorsunuz.
Dünyanın tanıdığı caddenin eski cıvıl cıvıl hali nerede?.. Ellerde ne bir paket, ne bir gazete-kitap taşıyan var. Zaten yüzler gülmüyor. Yerler ise çiğnenmiş sakız atıkları ile 'süslenmiş'.
Vitrinlerde bazısı 'Sale' yazılı ‘‘Ayın fırsatı... Tek fiyata iki bedava... Şimdi çok daha ucuz... Tahliye indirimi... Üç milyona doymadan kalkma... Kış indirimi... Yeni yılda 2001 fiyatları... Bizi izleyin, şok şok kampanya... Şimdi kazan...’’ gibi yazılı indirim çağrıları, yaşanan krizin çığlıkları sanki.
Hele bir ayakkabı mağazasındaki ‘‘Fiyatları astık’’ yazısı karikatürize edilmiş. Karikatürde bir idam sehpası; kafa yerine ayakkabı sarkıyor.
Nasıl bir anlam taşıdığını düşünün.
Manzara bir yerde glasnost döneminin Rusyası'nı anımsatıyor.
GÜNDÜZ-GECE FARKI
Geceleri barları, kafeleri ve lokantalarıyla ayrı renkli yaşam alanı olan Beyoğlu'nun ne gariptir ki gündüzleri boynu bükük; beli kırılmış halde...
Taksim'den geçen araç sayısında eski trafiğin olmadığı hemen fark ediliyor.
Bu arada gazeteci dostumuz Cengiz Mumay'a, Taksim'de döner işletmeciliği yaparken rastladık. ‘‘Allahtan biraz Arap müşteri gözükmeye başladı’’ diyor. Bina satış vergisine benzer araç sigortalarındaki 'eşitsizliğe' dikkat çekiyor:
‘‘Bir arkadaşım 5 yıllık bir BMW'yi 7.5 milyara satın almış. Sigorta şirketi ise 17 milyar üzerinden sigortalarım demiş. O da 'bari arabayı yakıp sigorta parasını alayım daha iyi' diye takılmış. Sigortacı, 'Olmaz öyle şey, Hürriyet'in küçük ilanlarına bakıp, rayiç değer üzerinden ödeme yaparız' demiş. Sigorta yaptırmaktan da vazgeçmiş... Herkes alacağına şahin, vereceğine karga oldu.’’
Yanımıza yaklaşanlar Bağ-Kur'dan yakındılar. Bağ-Kur sağlık karnelerini yeniliyormuş. Bu işlem için Vakıfbank'tan alınması gerekli prim ödendiğine dair bilgisayar çıkışı istendiğinde 1 milyon 50 bin lira istiyormuş banka...
Bu arada muhtarların nüfus, ikametgáh gibi gibi evrak suretlerini de 800 binden 1 milyon 200 bin liraya çıkardığını öğrendik.
Taksim Meydanı'ndaki sohbete katılan bir öğretim üyesi de geçmişten bir not düştü:
‘‘1960'a gelinen yıllarda Metin Toker'in AKİS Dergisi, DP iktidarına muhalefet ediyordu. Kapaktaki Menderes resminin üzerine kocaman bir ‘X' işareti koymuştu...’’
Gülüştük, biz Güneşli’ye, gazeteye döndük.
Aptal kimdir?
CNN'in ünlü söyleşicisi Larry King, bazı insanların konuşmaktan neden korktuklarını şöyle açıklıyor:
‘‘Bazen sessiz kalıp bir aptal olarak değerlendirilmek, ağzını açıp tüm şüpheleri ortadan kaldırmaktan daha iyidir.’’
BEYMEN Mağazaları Müdürü Mesut Yıldırım, ‘‘Durun bir şey anlatacağım’’ diyerek bizi içeri çekiyor ve başına gelen çarpık bir vergi olayını anlatıyor:
‘‘Bir dairem vardı, alıcı ile 48.5 milyara anlaştık. Satış sırasında, 2002 yılı değerlendirmesine göre vergi alacağız dediler. Yeni değerlendirmede dairemin fiyatı 97 milyar lira olarak çıktı. Şaşırdım; çaresiz olarak bunun üzerinden 3.8 milyar vergi ödedim. Gerçek rayiç değerinin yaklaşık bir mislinin üzerinde vergi olur mu? Devlet benden cebime girmeyen paranın da vergisini alıyor. Bu durum çok ağrıma gitti.’’
MESAJ
GİMA Genel Müdür Yardımcısı A.Serhan Şahin'den: Okurunuzun yanlış kanısı bizi üzdü. Kampanya maliyetlerinin fiyatlara yansıtılması ve bahsi geçen '% 20-50 arası zam' gibi bir uygulamamız kesinlikle yoktur. Rekabetçi fiyat politikamız olduğu gibi korunmuştur. Kár marjımızdan feragat ettiğimiz ‘‘KDV yok’’ kampanyamızın diğer firmalara da öncü olmasını umuyoruz.
SİMRU Karasabap'tan: İ.Ü. Tıp Fakülteleri Hastanelerinin yabancı hastaları tedavi edebileceği yazılıyor. Vatandaşlar kuyruklarda beklerken yabancılara yer vermek, belki de öncelik tanımak büyük haksızlıktır. Acaba bir hasta ameliyat için hatta bir MR çektirmek için kaç ay beklemektedir?