İstanbul Lisesi'nde bir şeyler oluyor

CAĞALOĞLU'nda, 119 yaşındaki İstanbul Lisesi'nin 12. Kültür Etkinlikleri Haftası'nın yarın başlayacağını duyuran davetiyeleri ve 'İstanbul Erkek Lisesileler Eğitim Vakfı'nın yeni yönetim kurulunun isimlerini bildiren basın notunu aldığımızda kendi kendimize ‘‘İstanbul Lisesi'nde neler oluyor’’ diye sorduk.

Lise müdürü Fatma Tan geniş bir kültür programı hazırlamış... 6 gün sürecek etkinliklerde sergiler, söyleşiler, konserler, opera ve film gösterileri bulunuyor.

İstanbul Lisesi'nde 1021 öğrenci okuyor; özel vakıfın açtığı İlköğretim Okulu'nda ise 400... Son yıllarda Ender Ciner'in eline geçen vakıf zaman zaman tartışma konusu oldu. Ciner adı ilkokula alınacak öğrencilerin kura çekiminde yapılan usulsüzlüğe karıştı. Bu akşam yapılacak Mütevelli Heyet toplantısı nedeniyle gönderilen bültene göre, son vakıf genel kurulunda Ciner yönetimden düşürülmüş... Çok önemli bu değişimle yönetime Prof. Mahir Vardar (başkan) Prof. M. Şükrü Tekbaş, Mehmet Akçay, Attila Köksal, Mehmet Şuhubi, Abdullah Kiğılı, M.Ali Berkman, Prof. Çetin Sarıoğlu, Erol Evgin, Sedat Aloğlu, Erdal Karamercan, Doç. Serpil Bozkurt, Tayfun Ateş, Emre Can ve Ayşe Cemal Sözeri gibi tanınmış isimler getirilmiş...

LİSEYE 4 VAKIF 2 DERNEK

Bu arada, ilköğretimden mezun olanların direkt liseye geçemeyip Liseye Giriş Sınavı'na girme zorunluluğunun bulunması karşısında, vakfın özel lisesinin cazibesi kalmadığından kapatılma kararı alınmış.

Resmi lise ile bağlantılı 4 vakıf, iki dernek var; en ağırlıklısı ekonomik güce sahip olan İstanbul Lisesiler Eğitim Vakfı. Diğerleri; 1958'de Almanca eğitimin başlamasıyla mezun olanların oluşturduğu'65'liler Vakfı', lisenin ilk kuruluş yılınının verildiği '1884 Vakfı' ve öğrencilere yardımı amaçlayan 'Dayanışma Vakfı'... Mezunlar ve Dayanışma adlı iki de dernek var. Üyeleri, farklı dönemleri ve anlayışları temsil ediyor; ancak siyaset yapılmıyor.

Aynı mekandaki lise ile özel ilköğretim öğrencileri ile velileri, arasında eskiden beri bir sürtüşme yaşanıyor. Lise velilerinin, lisenin altında Cemal Nadir Sokak'ta -eski Dünya Gazetesi binası- öğrenim gören ilköğretim okulu öğrencileri lise bahçesine sokulmasına karşı çıkması bahçeye girişin demir parmaklıkla kapatılmasına sebep olmuş... Lise yönetimi, vakfa kapı açmamış.

ENDER CİNER DÜŞÜRÜLDÜ

İlköğretim okulunu açan, Ender Ciner başkanlığındaki vakfın rant peşinde koştuğunu ileri sürüyor veliler... Mesut Yılmaz'ın da desteği sonucu vakfın, Alman Hastanesi'nden ayda 46 bin Euro geliri var. Vakıf,kaçak Gülay Çokay'ın, Çatalca'da 'Batı Üniversitesi' kurma girişimi sonuçsuz kalmış... Liseliler, özellikle iş dünyasının güçlü isimlerinden oluşan vakfın, 'İstanbul Lisesi'ni 'yutacağından' endişe ediyorlar. Bu konuda bakanlığa şimdiden baskı yapılmaya başlandığı; müdür Fatma Tan'ın başının yeneceği konuşuluyor. Eğitim- Sendikası'nın böyle bir 'kuşatmaya' karşı olduğu belirtiliyor.

Vakfın genel sekreteri Kemal Kafadar ise dün bize ‘‘Vakfın, kavgalar nedeniyle kullanılmayan bir gücü vardı. Şimdi bu gücü ortaya çıkaracağız. Arkamızda holding ve siyaset desteği yok. Amacımız barışı tesis etmektir. Özel lise kurmak amacımız yoktur. Amacımız, lisemize ara verilmiş olan desteği sürdürmektir. Üniversiteyi de yeniden gündeme getireceğiz‘‘ diyor.

Bu köklü lisenin öğrenim gördüğü taş binayı, 1900'lerin başında Duyun-u Umumiye idaresi yaptırmış... Borçlu Osmanlı'yı ezdiğini göstermek için Başbakanlık (şimdiki Vilayet) binasının karşısına İstanbul'a hakim bu bina kondurulmuş... Şimdi ise paylaşılamıyor... Bakarsınız, Dalan'ın 1980'lerin başında gündeme getirdiği gibi Haydarpaşa ve Sirkeci Garları ve İTÜ Taşkışla ile birlikte bir yabancı firmanın eline beş yıldızlı olarak olarak geçivermiş olur bir gün. Nasılsa AKP herşeyi satıyor ya, bunları da satar!

Ataşehir ilanı


ANKARA'dan bir müteahhit telefonda, Hürriyet'te 19.5.2003 tarihinde çıkan 'Emlak Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı AŞ'nin (eski Emlak Konut) ilanına dikkat çekerim diyor:

Ataşehir bölgesinde çevre düzenleme, dolu ve peyzaj işi yapılacak. Bu ne kadarlık bir iş ki; bankalardan temin edilecek mektubunun kullanılmamış nakit kredisi 15 trilyon, kullanılmamış teminat miktarı 25 trilyon; ayrıca ihaleye katılacakların daha önce 10 milyon dolarlık kamu ve kurumlarında iş bitirmiş olması isteniyor?

Buraya toprak dökülüp, bir yandan da da bedel mi alınacak?

Yoksa 31 Mayıs'taki bu ihale 'birileri' için mi tanzim edildi?

Öymen nakledildi


CHP Beşiktaş İlçe Başkanı Müslim Eriş dün köşemize şöyle dedi:

Sayın Altan Öymen'ın, Beşiktaş Kültür Mahallesi'ndeki kaydını 2001 yılında Çankaya'ya aldırmış... Ancak durum parti genel merkezine bildirilmemiş... Listeler, Ankara'dan gelince adının olmadığı ortaya çıktı. Durum bildirilince genel merkezden gelen talimat üzerine kayıt kütüğe eklendi ve yanlış giderildi.

Bir tatil nasıl zehir oldu


ÖGER Tur ile haftalık turlar yapan GALANTHUS isimli 32 metrelik ticari bir yatta 7 yıldır kaptanlık yaptığını söyleyen okurumuz Mehmet Duymaz, geçtiğimiz hafta sonu başlarına gelen ilginç olayı aktarıyor:

‘‘Görüntüsü itibarıyla herkesin ilgiyle baktığı seçkin bir yattır Galanthus. Fethiye Limanı'ndan aldığım turistleri bir hafta boyunca Köyceğiz Limanı'na kadar olan koylarda gezdiriyorum. Yurtiçi ve dışından her yıl ortalama 600 civarında seçkin yolcu taşıyorum.

25.5.2003 günü Fethiye Liman Başkanlığı'na yolcu listemi verip çıkışımı aldıktan sonra 23 yolcum ile yola çıktım. Sahil Güvenlik Botu beni seyir halindeyken çevirdi. Fırtına nedeniyle yata çıkamadıkları için sakin bir koya demir attık, burada hiç alışık olmadığımız şekilde sanki hücre evine baskın yapar gibi tüm personel, teçhizatlarıyla güverteye çıktılar. Hava yağmurlu olduğu için yolcular o esnada salonda yemekteydiler. Sahil Güvenlik Bot Komutanı herkesin güvertede toplanmasını ve gemide arama yapacaklarını söyledi.

ERKEKLER GÜVERTEYE

Onlara, yolcuların yemekte olduğunu ve yemeklerini bitirene kadar beklememiz yönünde ricada bulundum. Maalesef buna kulak asmadı. Gayet kararlı bir şekilde erkeklerin dışarıya, güverteye çıkmalarını, bayanların ise salonda kalmasını söyledi. Neler olduğunu korku dolu gözlerle anlamaya çalışan erkek yolcuları yemeklerinin başından kaldırarak güverteye yağmurun altına diktik.

Yolculardan Alman pasaportu almış bir Türk'ten yolculara korkulacak bir şeyin olmadığını söylemesini rica ettim. Yolculara bu durumu nasıl izah edeceğim gibi bir gerçek de vardı.

İHBAR VARMIŞ!..

Sahil Güvenlik yetkilileri benden isimlerini o an öğrendiğim Selin Kahraman ve Emin Çukurbağlı isimli şahısları kendilerine teslim etmemi istedi. 22 tanesi yabancı olan yolcularıma bu şahısların gemide olduğu yönünde ihbar olduğunu, şayet bu kişileri gemide bulamazsalar gemiyi limana geri götüreceklerini söylediler.

İşin asıl ilginç taraflarından biri de, bu olayın davetli olduğumuz, önceki gün düzenlenen Sahil Güvenlik bilgilendirme toplantısından bir gün sonra cereyan etmiş olmasıydı.

ARAMA GEREKÇESİ

Toplantıda söylenenler ile uygulananlar arasında çok fark vardı. Bize ‘Personelimizden şikáyetçiyseniz beni her zaman arayabilirsiniz' diye konuşan Sahil Güvenlik Marmaris Grup Komutanı'na ulaşmaya çalıştım ama maalesef kendileri tenezzül dahi etmediler.

İfadeler ve tutanaklar ile birlikte 5 saat süren sorgulama yüzünden o günkü programımı yapamadım.

Bot komutanı her ne kadar yolcularımızdan özür dilese de bazılarının dilinde ‘Geceyarısı Ekspresi' lafları dolaşmaya başladı. Kendilerine bu durumu anlatana kadar canım çıktı. Yolcuların yaşadıkları bu olayın izleri, bir şekilde zihinlerinin köşesinde her zaman kalacak.

İşin içinde Kaş Cumhuriyet Savcısı, Kaş Emniyet Amiri, Kınık Jandarma Komutanı gibi isimlerin bulunduğu bu mağduriyetin suçunu kim üstlenecek? Bu üzücü olayı yaşayan turistler -içlerinde Almanya'dan bir yerel gazeteci de var- tekrar ülkemize gelecek mi?’’

Turizmin biraz biraz canlanmaya başladığı şu günlerde neden karşılaşılabilecek sorunlarla ilgili hassas bir çalışma içine giremiyoruz.

‘Yitik kuşak‘


78'LİLER Vakfı, bir büyük kuşağın hakları ve özgürlüklerini yeniden elde etmek için kuruldu. Yasaklıydılar. En temel yurttaşlık haklarına kavuşmak için üç yıldır mücadele veriyorlar.

Vakıf girişimi sözcüsü Celalettin Can, ‘‘1970'li yıllarda bu memleketin bağımsızlığı ve özgürlüğü için mücadeleye atılanlar, bu mücadelenin bedellerini ödeyenler, aradan 23 yıl geçmesine, uluslararası ve ulusal koşullar temelden değişmesine rağmen tüm kamusal-siyasal haklarından yasaklı, medeni haklarından kısıtlı... 12 Eylül'ün sıkıyönetim mahkemeleri tarafından yurttaşlık ve medeni yasayla verilmiş haklarımız elimizden alındı; hepimiz fişlendik’’ diyor.

78'liler siyaset yapamıyor.

Bu nedenle TCK'nın 31, 33 ve 17. maddelerinin, düşüncelerine vurduğu zincirden kurtulmayı bekliyorlar.

Yurttaşlık haklarını, üzerlerinde örtülü yasakların kalkmasını istiyorlar.

Bu konudaki dilekçelerini Anayasa ve Adalet Komisyonu ile AKP'li Cemil Çiçek, Eyüp Fatsa ve CHP'li Önder Sav'a sunmuşlar; şimdi hükmetin bu konuda bir tasarı hazırlayarak TBMM'ye sevk etmesini bekliyorlar.

Ya devlet başa ya kuzgun leşe


ŞANLIURFA'da Ekim 2002'de elektrik mühendisi Hasan Balıkçı, kaçak elektrik şebekesi tarafından kiralık katillere öldürtüldü.

TEDAŞ'ta dağıtıma sunulan elektrikte kaçak % 30'lara dayanmıştı. Kaçak elektrik kullananlar yıllardır bunu bir alışkanlık haline getirmişler ve bedelini de gerek siyasi gerekse ekonomik şekilde ödemişlerdi.

Hasan Balıkçı bu çarka çomak soktu ve canından oldu.

Kiralık katil tuttuğu ileri sürülen fabrikatör Zeki Akkoyun, 8 aydır aranıyor.

Ne yazık ki, 21 Mayıs günü Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki davada TEDAŞ yoktu.

Düşündük; Balıkçı görevini yaparken aykırı mı düşmüştü? TEDAŞ kendi verdiği görevi yerine getirirken öldürülen Balıkçı'nın davasında niçin müdahil olmamıştı? Balıkçı'dan sonra çarklar yeniden işlemeye başlamış mıydı? Poşet fabrikaları şimdi kaç lira elektrik parası ödüyordu?

Mahmut TEBERİK-Adana Makina Mühendisleri Odası Genel Sekreteri

Biliyor musunuz?


Laik Cumhuriyet ve Atatürk ilkelerine bağlı görev yaptığı bilinen Kadri Öner'in geçen dönem siyasi nedenlerle üç kez görevden alındığını ve açtığı davalar sonucunda yeniden AKP iktidarınca Bakırköy Kaymakamlığı'na döndürüldüğünü...

Biliyor musunuz?

MESAJ


ANKARA Atatürk Lisesi'nin geleneksel döner günü ve bahar şenliği 1 Haziran'da..
Yazarın Tüm Yazıları