Yalçın Bayer: Hz. Ömer'in adaleti bu mu başkan!..

Yalçın BAYER
Haberin Devamı

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, ‘‘Yemeyeceğiz, yedirtmeyeceğiz’’ diyor da, neye yarıyor? MHP'liler gerçekten ‘değişti’ mi?

Konu, Tarsus'un MHP'li Belediye Başkanı Burhanettin Kocamaz...

İkinci kez belediye başkanı seçilen Kocamaz'ın en büyük icraatı, kentin girişine yaptığı heykelin altına ‘Ey Türk, titre ve kendine gel’ diye yazdırması... Geçenlerde basına da yansıdığı şekilde ‘‘Bağla Şu İşi' adlı tiyatro oyununa tam orta yerinde müdahale ediyor, ‘‘Hoşgeldin Nazım’’ adlı oyunu sahnelemek isteyen oyuncuları tersliyor...

Kocamaz hiç değişmedi; ülkücülerden başka kimseyi de sevmiyor.

Kendisini ‘‘Türk evladı’’ olarak niteleyen Tarsus'tan yazan, karpuz komisyoncusu Kemal Erkeç, ‘‘Bu başkanın gerçek yüzünü tüm kamuoyu bilmelidir’’ diyerek şunları aktarıyor:

‘‘Kocamaz, hiçbir yasal statüye sahip olmayan Karpuz Pazarı'nı yasal olmayan yollarla birkaç yandaşının menfaatine verdi. Bu kişiler, ‘yıllar boyu MHP ve ülkü ocaklarına çalıştıklarını, bu uğurda yıllarca hapis yatıp bedel ödediklerini' söyleyerek, artık bunun karşılığını hak ettiklerini iddia ediyorlar. Ve bizlerin alınteri kazançlarımızın büyük bir bölümünü beş yıl boyunca gasp ettiler.’’

Başkan, pazar yerini encümen kararıyla Abdullah Yazlık'a kiralayarak, gelirini bir kişinin tekeline vermiş, Ülkü Ocakları'na el altından komisyonlar verdirtmiş... ‘‘Ben avanta vermedim, dışlandım. Yaşamım altüst oldu.’’ diyor Erkeç... Yargıya gitmiş, Encümen kararını iptal ettirmiş, zarara uğradığı için belediye hakkında tazminat davası açmış. Hakkında ‘‘Üretici, Kemal Erkeç'i istemiyor’’ diye sahte mektuplar yazdırtmış... ‘‘Ben burada oldukça sen burada iş yapamayacaksın’’ diye tehdit etmiş. Erkeç, aynı zamanda ‘hacı' olan Kocamaz'a tepkisini şöyle sürdürüyor:

‘‘H. Ömer'in adaletini yalnızca kendi yandaşlarına uygulayan, Tarsuslu vatandaşın ışıklı havuzlar ve cilalı kaldırımlarla gözünü boyayan, hakkında birçok davalar açılan, yol yapacağım diye çoğu asırlık yüzlerce ağacı kestirip odunlarını yandaşlarına peşkeş çeken ve daha sayamadığım birçok özelliklere sahip olan başkanımız kendisini ‘Tarsus'un Kralı' ilan etmiştir. Kendisinin haksız uygulamalarına karşı da sonuna kadar uğraşacağım.’’

Devlet Bahçeli, Erkeç'in kendisine yazdığı başkanla ilgili mektupları okumalıdır.

Ömer Bilgin, herkesi

kendisi gibi sanıyor

DYP Bingöl Milletvekili Yığındar'la konuşuyoruz:

- 1991'de Demirel'in ‘özel koruması', 1995'ten sonra da Çillerler'e ‘göğsünü siper eden' TURBAN'cı, eski milletvekili Ömer Bilgin, sizinle birlikte Isparta, Antalya, Muş, Siirt ve daha birçok milletvekili ve belediye başkanının liste başı olmak için 2 milyon dolar para ödediklerini söylüyor. İki milyonu kime verdiniz?

- Hepsi yalan, iftira... Vicdanım müsterih. Biz böyle bir parayı ömür boyu göremeyiz.

- Milletvekili olmadan önce ne yapardınız?

- 21 yıllık Maliye memuruyum; Ankara Vergi Müdürü'ydüm. Hemşerilerim istedi, adaylık için başvurdum. Önseçim yapıldı, 1641 oyla liste başı oldum. Genel Merkez onayladı. Kimseye tek kuruş vermedim. Tansu Hanım'ı da seçimlerde Elazığ'a geldiğinde havaalanında gördüm.

- Tansu Hanım'ın tepkisi oldu mu?

- Ömer Bilgin'in suçladığı, ben dahil beş ilin milletvekillerini çağırdı. ‘Evet, yapılan şey iftiradır, ama fazla ciddiye almayın' dedi, bizim yaptığımız kısa açıklamayı onayladı.

- Ömer Bilgin bunu niye yapıyor?

- Hiç bilmiyorum, kendisini de tanımam... Ortalama gelir düzeyine sahip, hukuka ve ahlaka bağlı, namuslu insanların milletvekili olmaktan neden çekindiklerini bir kez daha anladım. Hayatlarını profesyonel siyaset üzerine kurmuş olanların kendi var olmaları adına temiz ve ahlaklı kalan her şeyi utanmaz bir savurganlıkla bir çırpıda nasıl harcayabileceklerini gördüğümde, seçimlerden önce ‘Sen bu pazardaki hesaplarla başedemezsin, Meclis'e girme' diyen arkadaşlarımın uyarılarını bir kez daha hatırladım.

- Mal varlığınız nedir?

- Ailemden gelen mal varlığım yoktur. Sadece üst derece bir devlet memurunun maaşı sonucunda edinilmiş Bingöl'de bir evim ve Fiat marka bir otomobilim var. Milletvekilliğim boyunca da, maaşımla açıklayamayacağım hiçbir şeye sahip olmayacağımı biliyorum.

Ömer Bilgin bu konuşmalarıyla doğru veya yanlış çok kişiyi yakacak.



Yazarın Tüm Yazıları