Hukuku korumak ve AİHM

Tutukluluk, neden fiili mahkûmiyete dönüşüyor

Bu soruyu CHP Mersin Milletvekili Ali Rıza Öztürk, Başbakan Erdoğan’a soruyor:

1- Toplumun hemen hemen tümü tarafından paylaşılan Sayın Cumhurbaşkanımızın dile getirdiği “..tutukluluğun fiili mahkûmiyet durumuna dönüştüğü...” düşüncesine hükümetiniz de katılıyor mu?

2- Sayın Cumhurbaşkanı; tutukluluğun fiili mahkûmiyete dönüştürülmemesi, bu tür aksaklıkların düzeltilmesi ve ‘geç tecelli eden adaletin adaletsizlikten farklı olmadığı’ anlayışı ile gerekli yasal düzenlemelerin en kısa zamanda hayata geçirilmesini istediğine göre bu konudaki aksaklıkları düzeltecek misiniz? Gerekli yasal düzenlemeleri yapacak mısınız? Yapacaksanız hangi yasal düzenlenmeleri yapacaksınız? Ne zaman yapacaksınız? Bu konuda uygulamadan kaynaklanan aksaklıkları nasıl düzelteceksiniz?�

3- Tutukluluğun fiili mahkûmiyet durumuna dönüştürülmesinin nedenleri nedir? Neden önlenemiyor.
Adaletin en çabuk şekilde gerçekleşmesi için ne yapmayı düşünüyorsunuz?

4- AİHM, “.. Mahkemelerin isnat edilen suçun vasıf ve mahiyeti, mevcut delil durumu,kuvvetli suç şüphesi,tutuklama sebebinin henüz ortadan kalkmamış olması...” gibi soyut,genel ve tek tip gerekçe ile kişilerin tutuklanmasını, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin ‘Özgürlük ve Güvenlik Hakkı’ başlıklı 5. maddesi kapsamında değerlendirdiği ve bu konuda ihlal kararları vererek Türkiye’yi tazminata mahkum ettiği, AİHM’nin AİHS’nin 5. maddesine ilişkin olarak   1999-2008 yılları arasında Türkiye aleyhine 435 adet ihlal kararı verdiği halde Türkiye’de mahkemelerin hala aynı tek tip gerekçe ile tutuklama kararı vermeye devam etmeleri, bu gerekçe ile tahliye taleplerini reddederek tutukluluğun devamı yönünde karar vermeleri neden önlenememektedir? AİHM; kararları neden dikkate alınması sağlanamıyor?

GÜNÜN SÖZÜ

“Hanefi Avcı tutuklu olduğu sürece yargı mahzun, adalet mahzun, Türkiye mahzundur.”
(Hukukçu Sabri Ergül)

Osmanlı 300 yılda battı

TELEFON, elektrik, benzin fiyatları da neredeyse AB’nin iki katı...
Ama yaşıyoruz. Şikayetçi de değiliz. Çünkü konsere, tiyatroya, müzeye gitmiyoruz; kitap, CD, heykel, tablo, kaliteli şarap  almıyoruz. Ve bunları günah kabul edip iktidarın da hoş görüşü ile yaşama haklarını ellerinden almaya çalışıyoruz.
Böyle bir ulusun geleceği ne olabilir. Osmanlı 300 yılda battı.     Y.D.

Biliyor musunuz

REFERANDUM kampanyası sırasında ‘rahibeli afiş’ nedeniyle, CHP’den istifa eden Avcılar Belediye Meclis üyesi Ömer Zengin’in, yerel Marmara’da Yankı gazetesine yaptığı açıklamada “Konuşulduğu gibi ben CHP’den, ihale almadığım için değil, kimyamız bozulduğu için istifa ettim. İsteseydim ihale alırdım. Galiba beni boş çuval saydılar. Canım sıkılıp konuşursam, Avcılar birilerine dar gelir” dediğini...

Sedefadası’na kıyılamaz

ADALAR Belediyesi’nin, Sedefadası’nın en tepesindeki, merhum Şehsuvar Menemencioğlu tarafından 1984 yılında belediyeye korunması amacıyla bağışlanmış olan ve halen ormanlık bölge halindeki arazinin satışı için meclisten yetki girişimde bulunması olacak iş değildir.
Bu arazi belli ki birilerine peşkeş çekilmek istenmektedir.
Kaldı ki, bu arazi SİT alanı olarak imar planlarında yer almaktadır. Bu özellikteki arazinin 10 milyon dolar bedel mukabili satılacağı, aklımıza ileride yapılması öngörülen olası imar durumu rezaletlerini getirmektedir.        �
Sedefadası sakinleri

Seferihisar’a bonus!

‘EVET’ oyu alan Hükümet, çevre ve doğa katliamlarına hız veriyor. Referandum öncesi Mahkeme kararları ile suya gömülmesi durdurulan Allianoi 1800 yıllık tarihi kaplıca hızla kum ve harçla kaplanıyor.

Hükümet süren Mahkemeleri dahi beklemiyor.

Orkinos balık çiftliği kurulmasın diye iki yıldır mücadele veren ‘sakin şehir’ Seferihisar’a, yine mahkeme kararları beklenmeden orkinos balık çiftliğine ÇED onayı veren hükümet bir de müjde verdi. Hükümet,

“Siz orkinos balık çiftliğine karşı çıkar, bir de eylem yaparsınız ha” deyip “Alın size bir de eşentiyon devasa çipura-levrek balık çiftliğini, orkinos çiftliği yanında bonus verdim” diyor.

Yani, bu uygulama siz bana ‘hayır’ verirseniz, ben de sizden işte böyle intikamımı alırım, olarak algılanmaz mı?�
Ümit BORA-Çevreci Yazar

MESAJ PANOSU

MAKEDONYA’nın Struga şehrinde kapanmak üzereyken buradaki Zafer Eğitim ve Kültür Derneği’nin desteğiyle 25 öğrenciye yükselen anaokulu öğrencilerinin eğtici, öğretici, eğlendirici CD’lere, renkli okuma kitaplarına, masal-hikaye kitaplarına, boyama ve yapboz türü kitaplara ve gösteri kıyafetlerine ihtiyaçları var. (Dernek başkanı Ekrem Sasko: 00389 754 413 53)