AZINLIK, kültür ve çevre değerleri hukuku uzmanı Murat Cano diyor ki: Diyarbakır İdare Mahkemesi, Hasankeyf’te keşif yapılmasına karar verdi.
Bu karar, Hasankeyf’in kurtarılması için yeni bir umudun başlangıcıdır. Çünkü mahkeme heyeti; ’Davanın durumuna göre uyuşmazlığın teknik yönünün saptanması amacıyla dava konusu mahalde keşif ve bilirkişi incelemesi yaptırılmasına’ karar vermiştir.
Bununla kararın içeriği;
- Ilısu Barajı’nın göl alanını,
- Göl alanında hangi tarihsel yapıların kalacağını ve bunların ne gibi bilimsel değerlerle yüklü bulunduğunu,
- Taşınması planlanan eserlerin, teknik olarak taşınmalarının mümkün olup olmadığını ve taşınmaları halinde, bulundukları yerde ifade ettikleri değerleri aynen ifade edip edemeyeceklerini,
- Hem Ilısu Barajı’nı yapmanın, hem de Hasankeyf’i kurtarmanın mümkün olup olmadığını incelemeyi gerektirmektedir. Esas hakkındaki karar da bu incelemede varılacak sonuçlara göre verilecektir.
Türk mahkemesi; bu kararıyla, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nden inisiyatif devralmıştır.
Yineliyorum:
"Türkiye’de hakimler var."
Çatalca ’vilayet’ yapılsın
1923-1926 yılları arasında Çatalca; Silivri ve Büyükçekmece ilçelerinden oluşan ’Çatalca Vilayeti’ yeniden oluşturulmalı. Tarihe saygılı, coğrafyaya uyumlu, yönetimde ve denetimde etkin, demokratik katılımı özendirmek, ortak kültür, doğal değerleri korumak ve geliştirmek, geleceği daha iyi planlamak, toplumsal dayanışma ve kaynaşma, kalabalıklarda yalnızlaşmamak, daha güçlü bir sosyal doku, ticareti geliştirmek ve istihdamı artırmak, İstanbul’un yükünü hafifletmek ve Çatalca yarımadasında yaşayan insanlarımıza hızlı, nitelikli ve ucuz hizmet sunabilmek için ’Çatalca Vilayeti’ yeniden oluşturulmalı. Oluşturulan bu yeni vilayet ’Çatalca Büyükşehir’ olarak yeniden düzenlenmeli, mevcut belediyeler kapatılmamalı ve yeni alt kademe belediyeleri oluşturulmalıdır.
İ.Fırat AYKUT
Çatalca eski Belediye Başkanı
TÜSİAD, TÜSİD olmalı
TÜRK Sanayici ve İşadamları Derneği’nin (TÜSİAD) başkanı bir kadın ve ismi Arzuhan Doğan Yalçındağ... Derneğin başkanının kadın olması ve onun kadın kimliği ile derneğin adı çelişiyor. Daha önce erkekler iş ve toplumsal yaşamda etkin oldukları için her yerde ’adam’ sıfatı kullanılmış... Ama şimdi, kadınlar da erkekler gibi iş yaşamında etkin olunca, ’adam’ adının geçtiği derneklere başkan olmaya başladılar... Belki bu gelenek, bundan sonra devam edecek. Kadın-erkek eşitliğini gözetmeyen ve cinsiyet ayrımcılığı yapan bu tür dernek isimleri yeniden düzenlenmeli ve isimleri değiştirilmelidir. Örneğin, bu derneğin ismi, ’Türk Sanayici ve İş İnsanları Derneği’ olmalı, kısa ismi de, iki ’İ’ harfi, tek ’İ’ye indirgenerek, ’TÜSİD’ olmalıdır. Çünkü ’insan’ sözcüğü erkeği de kapsar, kadını da... Telafuzu ’TÜSİAD’a uymuyor ama uysa da-uymasa da bu böyle olmalı...
Cumartesi günü ’8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nü kutlayacağız. Bu kutlamalar öncesinde, bu konuya dikkat çekmek istedim...
Nevzat Çağlar TÜFEKÇİ-MİLAS
(nevzatcaglartufekci@mynet.com)
Eşek yerine konmak
BEN siyasal bilimler doktoru bir Türk kadınıyım. İlköğrenimimi Amerikan okulunda, yüksek öğrenimimi ve doktoramı Viyana Üniversitesi’nde yaptım. Viyana’da 17 yıl yaşadım ve tek başıma ’basın müşavirliği’ gibi çalıştım.
Bugün internette okuduğum bir haber üzerine artık sinirden kendimi kaybettiğim için sizlere yazıyorum. Çünkü başka merci BULAMIYORUM.
AKP ideologları -aralarında hukukçular var- ABD’de Türkiye’nin yeni anayasa taslağını ’tanıtmışlar’. Hatta içlerinden bir tanesi "fikirlerini aldık, iyi oldu" diyor!
Hayatında 28 yıl okula gitmiş, emeğiyle para kazanan, sırtında ana, baba, koca, sevgili, milletvekili yakını filan bulunmayan ben, anayasa taslağı görmedim, bilmiyorum.
Anayasa taslağını ABD’ye götürenlerin ülkesinde o ülkenin Genelkurmayı da "Çık" denince çıkar efendim..
Şimdi, bu saatten sonra, AİHM’de hükümete dava açıp açamayacağımı araştıracağım. Ben bu kadar eşek yerine konmaktan usandım.
Dr. Phil. Dara ÇOLAKOĞLU
darac@superonline.com
Biliyor musunuz
CHP Samsun Milletvekili Haluk Koç’un,Kadıköy’deki Doğuş Üniversitesi H Blok’ta bugün 13.00’te ’CHP’nin değişen siyasi dengelerdeki yeri, gelecekte için belirleyeceği rota ve kendi içinde yaşadığı ayrılıklardan aldığı yaralar’ üzerine söyleşeceğini (0216-544 55 55)... İZMİR’in 1980 öncesinin rakip belediye başkanlarından AP’li Osman Kibar’ın (1963-73) ölümünün 22.yılında dün kabri başında anıldığını; iki gün önce vefat eden CHP’li 84 yaşındaki İhsan Alyanak’ın (1973-80) cenazesinin de bugün İzmir’de toprağa verileceğini...
POLATLI Borsası’nda ’bezostiya’ buğdayının kilosunun 701 Ykr’ye çıkmasının tarihi bir rekor olarak nitelendirildiğini..
GÜNÜN SÖZÜ
"5 milyon seçmen kayıptır.Bunun araştırılmaması ciddi devlet anlayışı bakımından ayıptır.Milli irade üzerinde gölge araştırma ile kaldırılmalıdır. (MHP Seçim İşlerinden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı)
Saflaşma ve Dolmabahçe
MİLLETİN aklı ermeyen bir takım şeyler oluyor. Erdoğan "Şehitlerimizin üzerinden siyaset yapmayın" diyerek, Genelkurmay’ı açık şekilde savunduğunu gösteriyor. Irak’tan askerin erken çekilmesine karşı Baykal ve Bahçeli tavırlı gözüküyorlar.
Hele Baykal gibi tecrübeli bir politikacının Genelkurmay’ı karşısına almasının henüz izah edilecek bir tarafı yok gibi... Ama bir şeyler var. Şeffat devlet diyoruz. Peki geçen seçimlerden önce Dolmabahçe’de Erdoğan ile Büyükanıt arasında geçen konuşma neydi?
Ayrıca... Yahya Duman soruyor: "Tüm bu olan bitenlerden sonra, milletin midesi Talabani’nin, Türkiye ziyaretini kaldırabilecek mi, ne dersiniz?"
ALLAH’a yeminler olsun ki, Türk aydınları adına, Allah’tan, utanıyorum. Çünkü, bu sorunu çözmek öyle kolay, öyle bilimsel ki, yeter ki, Kuran’ın, yedi uyarısını; aklın, ilmin, inancın, evrensel değerlerin ve Tanrısal ahlakın süzgecinden geçirelim. Hepsi bu.