Cemaat (Azınlık) vakıflarının iftarı

Bu sene havaların serin gitmesi nedeniyle ramazan ‘rahat’ geçti. Yarın arife, ertesi gün de bayram. Uzun tatil olmayınca vatandaşlar pek sevinemiyor. Ramazan süresinde çeşitli kurum ve dostların iftarlarına yeterince katılmaya çalıştık. Bir şeyi vurgulamak isteriz; eski ‘ağdalı iftarlar’ artık mütevazı noktalara geliyor. Dün akşam cemaat (Azınlık) vakıflarının iftar yemeğindeydik. Rum, Ermeni, Musevi, Süryani, Keldani, Bulgar ve Gürcü cemaatlerinin verdikleri geleneksel iftar yemeği Ataşehir’deki Marev Vakfı binasındaydı. Kimler mi katıldı?

Ekümenik Patrik Barthalomeos I - Rum Ortodoks cemaati ruhani lideri; Karekin Bekçiyan - Türkiye Ermenileri Patrik Kaymakamı; İsak Haleva- Türkiye Hahambaşısı, Musevi cemaati Ruhani Lideri; Morfilüksinos Yusuf Çetin– Ankara, İstanbul, İzmir, Süryani Kadim cemaati Ruhani Lideri ve Patrik Vekili katıldı. Davette Başbakan Yardımcısı Veysi Kaynak, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mehdi Eker, İstanbul Valisi Vasip Şahin ile İBB Başkanı Kadir Topbaş da bulundu. Kadıköy’ün 29 mahallesindeki ‘Gönüllüevleri’nin iftarları semt halkını bir araya getirdi. Belediye bir kez resmi iftar verdi; buna da protokol katıldı. Semt iftarlarını ilçe örgütleri düzenledi. Sahrayı Cedit’te, 23 Nisan Parkı’ndaki ‘Yeryüzü Sofrası’ hayli ilgi çekti. ‘Antikapitalist Müslümanlardan İhsan Eliaçık’ın konuşmasında iktidara ‘dersler’ vardı!

KASTAMONU İFTARINDA ÜÇ VALİ

İstanbul’daki Kastamonulular WOW Otel’deki iftarda buluştu. İftarı Remzi Gür’ün başkanı olduğu Kastamonu Kalkınma Vakfı düzenledi. Kastamonu Sanayi ve İşadamları (KASİAD) üyeleri, Ataköy Sheraton’da bir araya geldi. Üçüncü iftar ise Beşiktaş Belediyesi’nin katkısıyla Çilekli Tesisleri’nde Kastamonu Dayanışma Derneği adına düzenlendi. WOW Otel’deki iftarda üç vali vardı; Kastamonu Valisi Yaşar Karadeniz, İstanbul Valisi Vasip Şahin ve Bursa Valisi İzzettin Küçük... Son iki vali Kastamonu’yu unutamadıklarını söyledi, çünkü ilk kaymakamlık görevlerini Kastamonu’ya bağlı ilçelerde yapmışlardı.

‘VALLA KANYONU’NU GÖRMELİSİNİZ

Kastamonu Belediye Başkanı Tahsin Babaş, İstanbul’da 700 bine yakın Kastamonu kökenlinin yaşadığını, ancak illerini turizm ve kültür açısından yeteri kadar tanıtamadıklarını anlattı, “Kastamonu’daki tarihi evlerin turizme kazandırılmasına çok önem veriyoruz. Genç neslin, Küre Dağları Milli Parkı içinde yer alan dünyanın en derin ikinci kanyonu ‘Valla’ kanyonunu görmesini istiyoruz”  dedi. Son anda Gümüşhane’ye yenildikleri için 1. Lig’e çıkamadıklarını ancak iddialarını yeni sezonda da sürdüreceklerini belirterek “Hemşerilerimizin Kastamonuspor’a desteğini bekliyoruz” diye ekledi. İftarda gördüklerimiz arasında AKP İstanbul örgütünün güçlü ismi Kemal Akar, Sudi Topal (Kastamonu Holding), Baki Cengiz Aygün, Bedri İnce, Bekir Baş, mimar Ahmet Erkurtoğlu, milletvekilleri Murat Demir, Hakkı Köylü, Metin Özkan da vardı. Eski Diyanet İşleri Başkanı Ali Bardakoğlu’nu, o günlerde Hürriyet’e verdiği “Kendi yanlışlarımıza fetva verir olduk” röportajı nedeniyle birçok Kastamonu kutladı.

Unutuluyor ama... K.Maraş’tan sonra Atatürk’ün verdiği ‘İstiklal Madalyası’ sahibi olan İnebolu’nun Oğuz Atay ile onun komşusu Cide’nin de Rıfat Ilgaz ile anılması, ayrıca 90 km’lik Kurtuluş Koşusu’nun düzenli kutlanması konusundaki ‘turizm’ hareketlenmesi için gündem oluşturulması önerildi.

BALLI BAKLAVA...

İkitelli’de, Baklavacılar Derneği Başkanı Mehmet Yıldırım’ın gazetecilere verdiği iftarda ‘ballı baklava’ ikram etmesi tam bir sürpriz oldu. Bir yıldan beri üzerinde çalışmışlar; testlerde en iyi Erzincan karakovan balı uygun düşmüş baklavada. Üretime başlamışlar... Baklava üreticileri olarak bir şikâyetini de aktardı. Antepfıstığının fiyatının 95 liraya kadar çıkması tam bir vurgundur. Spekülatörler fiyatı arttırıyor; Tarım Bakanlığı’ndan müdahale bekliyoruz” dedi.

3. GÖLLER YÖRESİ GAZETECİLERİ

YEREL gazeteciler dayanışmayı ancak ‘iftarlar’da sağlayabiliyor. Avcılar Hilton’da 80’e yakın yerel gazeteci vardı; hepsi de sıkıntı içinde, “Üzerimizde kara bulutlar dolaşıyor” diye konuştu. İstanbul Yerel Gazeteciler Derneği Başkanı Mehmet Mert “Medya dünyası zor günler geçiriyor. Mesleğimiz her geçen gün daha da zorlaştırılıyor” dedi. Nitekim, iftarın bedelini ismini açıklamadıkları bir işadamı üstlenmiş... Bunun anlamı, yandaş olacaksın, olmazsan sıkıntı çekersin!...

BYEGM İstanbul Şube Müdürü Necmettin Altuntaş, Doğan Şentürk, Envar Kaya, Nezir Karayün, Vidin Özyer, Mustafa Dolu, Mustafa Holoğlu (Basın Danışmanları Platformu Onursal Başkanı) ve eski İYGAD başkanları katıldı.

BİLİYOR MUSUNUZ?

‘ERZİNCAN TORPİLİ’

TEKİRDAĞ Namık Kemal Üniversitesi’nde üçüncü kez yapılan FETÖ soruşturmasında üniversite rektörü Prof. Dr. Osman Şimşek ile 5 öğretim üyesinin gözaltına alındığını, bu durumda gözaltına alınan, üniversite ile ilişkisi kesilen ve tutuklanan öğretim üyelerinin (aralarında dekanlar da var) sayısının 100’ü aştığını (basketbolcu Enes Kanter’in babası Prof. Dr. Mehmet Kanter daha önce emniyette bırakıldı), Erzincanlı olan rektörün kendisinin atanmasında hemşerisi Başbakan Binali Yıldırım’ın katkısının olduğunu çevresine söylediğini...

DİSK’in, Adalet Yürüyüşü’ne destek amacıyla bugün 18.00’de Maçka Demokrasi Parkı’nda devam eden ‘Adalet Nöbeti’nde DİSK Korosu’nun sahne alacağını...

SEFERİHİSAR Belediyesi’nin Sığacık Kaleiçi’nde düzenlediği ‘Gün Batımı Sohbetleri’nde bugün 21.00’de Prof. Dr. İlber Ortaylı’nın bir söyleşi gerçekleştireceğini...

ANAYASA DİYOR Kİ: ÇEVRE HAKKI HEPİMİZİNDİR

HUKUKÇU bir okurumuz, dün Trakya termik santral yazımızla ilgili olarak önemli bir hatırlatma yaptı. ‘Çevre hakkı’ Anayasamızda ‘Sosyal ve Ekonomik Haklar ve Ödevler’ başlığı altında sağlık hizmetleri ile birlikte düzenlenmiştir. Çevreye zarar verecek her düzenlemenin aynı zamanda potansiyel bir sağlık sorunu olduğu gerçeği karşısında bu düzenleme çerçevesi itibarıyla doğrudur. Bu düzenlemeye göre, herkes sağlıklı bir çevrede yaşamak hakkına sahiptir, çevre sağlığını korumak ve çevre kirlenmesini önlemek devletin ve vatandaşların ödevidir (m. 56) Silivri ve Çerkezköy’de (Şarköy, Ergene ve M.Ereğlisi de sırada) yapılması planlanan termik santrallara verilen tepki anayasal bir hakka dayanmaktadır. Verimsiz kömüre dayalı ve Trakya’nın yeraltı sularını kirletecek proje ile bölgenin ekolojik dengesi bozulacak ve Anayasa’da düzenlenen dengeli çevrede yaşam hakkı ihlal edilmiş olacaktır. Anayasa vatandaşın çevre hakkını düzenlemekte ve hakkın korunması bakımından, devlet ile birlikte vatandaşa da ödev yüklemektedir. Termik santrallara karşı çıkarak, Trakyalılar, haklarının karşılığı olan ödevlerinin bilincinde davranmaktadır.