Ankaralılar hiç uyanık değil

Turkcell, sms başına 41,5 kuruş ücret alıyor. Büyükşehir Belediyesi’nin çıkardığı dergiye göre hergün 1500 kişi sms ile otobüs saatini öğreniyormuş. Ankaralının her gün 600 TL cebinden para çıkıyor; yıllık: 219 bin TL cep telefonu şirketleri kazanıyor.
Soruyorum acaba bu anlaşmada kar payı alıyor mu EGO?
Ben gençliğimde 1987 yılında İsviçre’de kaldım. Orada her otobüs durağında otobüsün kaç dakika sonra geleceği yazıyor. Otobüslerin dakika dakika gelişlerini hava durumu gibi gösteriyor. Beş kuruş para da almıyorlardı.
EGO otobüs durakları reklamlarından milyonlarca para kazanıyor.
Her durakta elektirik kabloları döşenmiş.
Reklam vermeyi, para kazanmayı bilen EGO ve sayın Gökçek duraklara elektronik sistemle bedava olarak geliş saatlerini koyamaz mı?
Sayın Gökçek yönetimi yaptığı herşeyi ‘para’ya havale ediyor.
Dünyanın en zengin ülkesi İsviçre duraklara ücretsiz elektronik alet koyup. Halkı ücretsiz otobüslerin geleceğini öğreniyorsa Ankara Büyükşehir Belediyesi, EGO neden yapmasın!
Hayırlara vesile olur.
Osman GÜMÜŞ

Ankara’yı seven Ankaralı da yok

Biz Ankara’nın büklüm büklüm yolları derken; bir de baktık ki Hacıbayram ve Börekciler Mahalleleri tarlaya dönmüş. 250 yıllık Müslüman Türklere ait evler yıkılmış. Yerlerine tavernalar yapılmış.
Cemil Çiçek, anayasa yazımıyla uğraşıyor, çok meşgul diyelim. Diğer Ankara milletvekilleri içinde Hacıbayram Mahallesi’ni bilenlerin olduğunu hiç sanmıyorum.
Fakat Ankara Kulübü, Ankaralılar Derneği, Ankara Kedisi Sevenler Derneği, Ankara Keçisi Sevenler Derneği neredeler?
Ankara’yı seven çok ‘Ankara’lı yok.
Bülent KİRİŞÇİ

RAMAZAN UYARISI

“Vatandaşlarımıza diyoruz ki; Ramazan fırsatçılarına dikkat edin; esnafımıza da ağzımızın tadını kaçırmayın, merdiven altı satış yapmayın, kendi yemediğiniz gıdayı müşterinize satmayın. Tüketimize, yol kenarında araç arkasında 3-5 liraya satılan tatlı, ekmek ve kayayıf gibi satılan, ekmek ve kayadıf gibi yıkanmadan yenen ürünlere itibar etmeyin.”
(Türkiye Esnaf ve Sanatkârları Konfederasyonu (TESK) Genel Başkanı Bendevi Palandöken)

AOÇ’ye ‘Gezi’ kadar değer vermeyen Ankaralıları kınıyorum

AOÇ’nin son halini gören kan ağlıyor! Tarihi çiftliğin yürütme ve Büyükşehir elinde bitişini izleyen ne yapacağını şaşırıyor!
Hayvanat Bahçesi, 1.1.2014’ten itibaren Büyükşehir’in bir müdürlüğü olacak! Ama şimdiden her türlü tasarruf pervasızca sürüyor. Başkan bizzat, ardında koruma ordusu ile arada bir uğrayıp gövde gösterisi yapıyor. Olası ihbarların, kamu tepkisinin sözde önünü alıyor! AOÇ Müdürü ile beraber plan program yapılıyor! İlk iş isim değişikliği... Yeni isim, ‘Büyükşehir Hayvanat Bahçesi”
AOÇ Hayvanat Bahçesi’nden vazgeçmenin gerisinde Atatürk’ten kurtulmanın yattığını a dan z ye herkes biliyor. Tarihi yeni Çiftlik Lokantası yıkılmak isteniyor. Merkez Lokantası da! Şimdiki çalıştırıcısı, İdare Mahkemesinden ‘yürütmeyi durdurma’ alıyor, yıkım şimdilik erteleniyor. Kokoreçcilerin olduğu merkez bira parklarına tebligat gönderilmiş, Eylülde boşaltmaları isteniyor. Yıkılan, İstanbul asfaltı cepheli demo parsellerin yerine Belediye Fen İşlerini taşıma hazırlığında... Bowling tesisi yıkılıyor. Yeni yolun yanına yapılacak otoparkın işletmesinin başkanın mahdumlarına verileceği konuşuluyor... Atatürk Orman Çiftliği, Yüce Atatürk’ün Türk Milleti’ne armağanı. Ancak, birileri şu sıralar ‘babalarının çiftliği’ gibi davranıyor; Ata mirasını başkanlık sarayına uygun hale getirmek üzere dizayn ediyorlar!
M. A.