Paylaş
Cinsel suçlardaki bu seviyede bir artışın nedenleri ve 3 yaşındaki bebeklerin de saldırı tehdidi altında olduğu gerçeği ile yüzleşmeden, bu yaraya çare bulmak mümkün değil.
Senin vakfın, benim vakfım, tek bir olaydan hüküm verilmez gibi bahaneler, gerekçeleri tartışmalı iyi hal indirimleri, insanlık suçu gibi ahlaksızlıkları, bir kravatın ucunda yumuşatmak, ‘yandaş tecavüzcü’ kayırmaları, kurbanların sayısını artırıyor, sapıklara cesaret veriyor.
Kendi çocuklarını tecavüzden koruyamayan bir devlet ve toplum, “tasavvur dışı bir ahlaksızlık karşısında aciz kalıyor” demektir.
Çocuklara yönelik saldırıların metastaz (yayılma) yaptığı bir toplumun hiçbir uygarlık iddiası olamaz.
720 BİN TAŞERON İŞÇİ EŞİT İŞE EŞİT ÜCRET İSTİYOR
TAŞERON işçilerin kadro beklentisini Meclis gündemine taşıyan CHP İstanbul Milletvekili Didem Engin, taşeron emekçilere hak ettikleri güvenceli kadroları, eşit işe eşit ücret ilkesi çerçevesinde vererek hak kaybının önüne geçmek için Meclis’te elbirliğiyle bir çalışma gerçekleştirilmesi gerektiğini söyledi.
CHP’nin seçim döneminde taşeron sistemine son vereceğini açıkladığını hatırlatan Didem Engin, bunun üzerine AKP’nin 14 yıllık tek başına iktidarında görmezden geldiği yüzbinlerce taşeron işçisiyle ilgili adım atmak zorunda kaldığını vurguladı. Hükümetin hazırladığı düzenlemenin işçilerin haklarını korumadığını, belirsizliklerin devam ettiğini söyleyen Engin, “Getirilmek istenen sınav sisteminin ne kadar adil olduğu, geçmişe dönük haklardan vazgeçilmesinin dayatılması, 3 yılda bir yenilenecek sözleşmelerin hangi şartlarda olacağı konularında işçilerin ciddi endişeleri var” diyerek taşeron işçilerin beklenti ve endişelerini dile getirdi.
Yaklaşık 720 bin emekçinin aileleri ile birlikte Meclis’ten gelecek haberi beklediğini belirten Didem Engin, “Taşeron emekçilere hak kaybının önüne geçmek için Meclis’te elbirliğiyle bir çalışma gerçekleştirmeliyiz” dedi.
SERVET SOMUNCUOĞLU'NDAN ÖNEMLİ BİR YAZILI BELGE
‘GÖBEKLİTEPE Öncesi’ konusunda çalışmalara başladığım bugünlerde rahmetli Servet Somuncuoğlu’nun bana bulgularından söz ettiği mektuplardan birini, önem derecesinin büyüklüğü nedeniyle sunuyorum.
Belki ülkemizin büyük sorunlarla karşı karşıya olduğu şu sıralarda bunun sırası değil diye düşünenler olacaktır. Fakat, uzak ve yakın Batı’nın 300 yıldan beri haritadan, tarihten silmek istediği, artık bu konuda çok yönlü ve sistemli çalışmalarının tümüyle açığa çıktığı şu sıralarda ‘ön-atalarımız’la ilgili bulguları vermek zaruri hale gelmiştir. Milli görevdir.
Somuncuoğlu anlatıyor: “Tuva’da bulunan MS 8. yy’a ait Uygur Moyun Çur Kağan’ın yazlık sarayı olarak inşa edilen ‘Por–Bajin’ kazısının ekspedisyonuna 2008 yılı yaz ayında katılma imkânı buldum. Orada aynı çadırı paylaştığımız Çinli akademisyen Prof. Dr. Zhang Jianlin, “Evet, piramitler vardır ve biz bunları Han hanedanı dönemine tarihliyoruz, Han hanedanının kurucuları da Türklerdir, bu çok bilinen bir şeydir. Kuzey Çin’deki Türk eserleri oldukça fazla. Bu konuda bizim çalışmalarımız sürüyor. Mümkün olursa Türkiye’de de bu çalışmalarımızın sonuçlarını sergilemek isterim. Sizin çok merak ettiğiniz, Şi An bölgesinde Han Hanedanı yani Hun dönemine ait piramitler herkesin ziyaretine açık, öyle bir yasak falan yok. Bizdeki piramitler Mısır tarzından farklıdır ve üstleri sivri değil düzdür. Oldukça büyük olanlar var içlerinde, bunlardan birinin taban uzunluğu 140, yüksekliği 30 m ve şu anda ayakta kalmayanlar da var. Ayrıca, Mançurya, Kaşkar ve Urumçi’de görmeniz gereken çok yer var...”
Bu belgeden sonra sanırız bu konuda menfi davranışların sona ereceğini düşünmemiz doğru olacaktır. / Halûk TARCAN
MEB: TARİH PROGRAMI 'TEMATİK' OLARAK HAZIRLANDI
‘TARİH derslerinden Atatürk Cumhuriyet ve devrimleri siliniyor’ (2.4.2016) başlıklı ‘Eğitim İş’ kaynaklı yazıya Milli Eğitim Bakanlığı’ndan bir ‘bilgi notu’ gönderildi.
“Bakanlığımız ile TÜBİTAK arasında imzalanan ve bu kapsamda geliştirilen taslak tarih öğretim programı (Ortaöğretim 9-12. sınıflar) öğretim programı 18.3.2016-01.04.2016 tarihleri arasında Talim ve Terbiye Kurulu Başkanlığı internet sitesinde kamuoyunun görüş ve önerileri alınmak üzere ilan edilmiştir. Kronolojik anlayış yerine tematik bir anlayışla hazırlanan taslak öğretim programında; tarihi olayların bir bütün halinde anlaşılması için sorgulama, eleştirel bakış açısı, insan haklarına saygı, demokratik değerlere ve tarihi değerlerin benimsenme, vatanseverlik, kanıt değerlendirme, empati, hoşgörü, milli ve evrensel değerlere duyarlı olma gibi pek çok amaç, değer ve beceriye de yer verilmektedir.
Medeniyetlerin ilk oluşumundan yakın zamanımıza kadar tarihi olay, kişi ve olgular taslak öğretim programının tematik anlayışı içinde yer almaktadır. Ortaöğretim kurumları haftalık ders çizelgesinde yer alan TC İnkılap Tarihi ve Atatürkçülük dersi de mevcudiyetini devam ettirmektedir. Taslak öğretim programı henüz kabul edilmiş bir doküman değildir. Kamuoyunun görüşü alındıktan sonra değerlendirilecektir.”
BİLİYOR MUSUNUZ?
- CHP üyesi Ömer Faruk Eminağaoğlu’nun, CHP’nin kendi ilke ve değerlerine sahip çıkması konusunda yaptığı çıkışlardan rahatsız olan CHP yönetiminin kendisini kesin ihraç talebiyle Disiplin Kurulu’na sevk ettiğini, ancak mücadelesini her durumda sürdüreceğini açıkladığını...
- TBMM Başkanlık Divanı Üyesi, CHP Tekirdağ Milletvekili Emre Köprülü’nün 50 milyon Türk seçmeninin kimlik bilgilerinin YSK’dan çalınması ihtimalinin bile ‘oy sayımında hile yapıldığı’ iddialarını güçlendirdiğini söylediğini...
GÜNÜN SÖZÜ
“Geleceğin imparatorlukları zihin imparatorlukları olacaktır.” Churchill
Paylaş