Paylaş
McGurk aynı zamanda Dışişleri Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı. Ve Türkiye ve ABD’nin yaptığı İncirlik mutabakatının müzakerelerini yürüten iki Amerikalı yetkiliden biri.
Verdiği kritik mesajları salı günü yorumlamıştım. Bugün de şifreleri çözmeye devam edelim.
‘ABD’YE ÖNCEDEN HABER VERMEDİK’
AMA önce, McGurk’ün birkaç kez sormama rağmen ısrarla yanıtlamadığı o sorumla başlayalım: Türkiye PKK’ya karşı Kuzey Irak’ta yaptığı operasyonları ABD’ye önceden haber verdi mi?
Bunun yanıtını bu hafta Ankara’da üst düzey bir yetkiliden öğreniyorum. Türkiye’nin bu operasyonları ABD’ye önceden bildirmediğini söylüyor. Diğer ülkelere yapıldığı gibi, ABD’ye de sonradan bilgi verilmiş.
KRİTİK TARİH
MCGURK’ÜN açıkladığı kronoloji ise çok önemli.
Amerikalı yetkili, Türkiye ve ABD’nin İncirlik Üssü’nün açılması ve IŞİD’e karşı mücadele için yürüttükleri müzakerelerin 9 aydır sürdüğünü söyledi. Ve mutabakatı 7-8 Temmuz’da sonlandırdıklarını, PKK’nın ise Türkiye’ye saldırılarına bu tarihten sonra başladığını vurguladı.
Hakeza PKK ateşkesi 11 Temmuz’da bitirdiğini açıklamıştı.
*
BU sıralama, iki sebepten dolayı önemli.
Birincisi: Bu, “Türkiye PKK saldırılarını örtülemek için IŞİD’e karşı operasyon yapıyor ” savını boşa çıkarıyor. Zira Ankara İncirlik anlaşmasını PKK saldırılarından önce imzalamış.
İkincisi ise, bu tarih Ankara’nın IŞİD’e karşı mücadeleye İncirlik anlaşmasından çok daha önce başladığını gösteriyor.
*
PEKİ PKK neden İncirlik mutabakatından sonra saldırılara başladı?
En öncelikli sebeplerden biri şu: Örgüt IŞİD’e karşı mücadelede sahada bugüne kadar başat rol oynadı. Türkiye’nin devreye girmesiyle ise etkisinin ve rolünün azalacağını gördü.
İLİŞKİLERDE DÖNÜM NOKTASI
İNCİRLİK anlaşması belli ki Türkiye-ABD ilişkilerinde önemli bir dönüm noktası.
Her şeyden önce, mutabakat öncesinde ABD’nin Türkiye’nin IŞİD’e karşı mücadelede yeterli olmadığını düşündüğü algısı hakimdi. McGurk’ün “Türkiye IŞİD’e karşı mücadeleye kendini tamamen adadığını açıkça gösterdi” sözü, bu algının değiştiğini gösteriyor.
McGurk’e 1 Mart 2003 tezkere krizi sonrasında ilişkilerin soğuduğunu hatırlattığımda ise, bu mutabakatın ilişkileri çok daha derinleştirdiğini söyledi.
Ve kırılma noktası olarak, Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Başkan Obama’nın 22 Temmuz’da yaptıkları telefon görüşmesine işaret etti.
ESAD’A MESAJ
ANLAŞMA bölgedeki dengeler açısından da kritik. Her şeyden önce, bugüne kadar Irak ve Suriye’de IŞİD’e karşı ABD’nin dolaylı olarak en güçlü ortağı olan İran’ın altından halıyı çekiyor.
Evvelsi gün Batı basınında çıkan “İran IŞİD karşıtı koalisyona katılmak istiyor” haberleri de zaten İran’ın bundan duyduğu rahatsızlığı gösteriyor.
Anlaşma Esad’a da mesaj veriyor. Son zamanlarda “ABD artık Esad’ın gitmesini istemiyor” görüşü ağırlık kazanmıştı. Şimdi ise ABD, Esad karşıtı tutumuyla özdeşleşmiş olan Türkiye ile ortak operasyonlara başlıyor.
Mutabakat Türkiye’nin uluslararası koalisyon içindeki konumunu da güçlendiriyor. Zira bugüne kadar ABD dışında Suriye’de elini taşın altına koymuş bir koalisyon üyesi yok.
ABD’DEN PYD’YE UYARI
TÜRKİYE ve ABD’nin anlaşamadıkları başlıca konu ise PYD olageldi.
ABD’nin bugüne kadarki çizgisiyle uyumlu olarak McGurk açıkça PYD’ye destek verdiklerini söyledi.
Ankara’nın ise PYD’ye yönelik kırmızı çizgisi net. Fırat’ın doğusuna çekilsin istiyor. Yani Afrin, Kobani ve Cezire kantonlarını birleştirmesini istemiyor.
*
PEKİ Ankara ve Washington bu meseleyi İncirlik mutabakatıyla çözdü mü?
Görüştüğüm aynı Türk yetkili, ABD’nin de PYD’ye “Fırat’ın batısına geçme” uyarısını net olarak ilettiğini söylüyor.
Belli ki ABD, Ankara ve PYD arasındaki gerilimi Türkiye’nin hassasiyetlerini gözeterek ve iki tarafı orta noktada buluşturarak çözmeye çalışıyor.
*
AYNI yetkili iki ülkenin Suriye’de “ılımlı muhalifler” denilen Özgür Suriye Ordusu (ÖSO) ve Türkmen tugaylarla işbirliği yapma konusunda da anlaştıklarını söylüyor. IŞİD’den temizlenen bölgeye bu unsurların yerleştirilmesinde de uzlaşılmış.
Yetkilinin aktardığına göre, PYD ise bu mutabakatta kesinlikle yer almıyor.
Paylaş