Vehbi Koç Vakfı, Korkuteli Meslek Yüksek Okulu’na omuz verebilecek mi

3dk okuma

ANTALYA Ekspres Gazetesi’nin 30 Ekim 1991 tarihli sayısı... Gazetede, Cevat Alp imzalı bir yazı var: "Vehbi Koç’a lise yakışır."

Cevat Alp, yazıda Antalya Talya Otel’de kaldığı günlerde yakından izledikleri Vehbi Koç’a, "Adınızın Antalya’da bir liseyle yaşamasını istiyoruz" çağrısı yapıp, örnek de vermiş: "Daha önce Sayın Kemal Dedeman’a çağrı yaptık. Sağolsun Antalyalıları kırmadı, bir ortaokul yaptırdı."

Sonra da gazeteyi alıp, Talya Oteli’ne Vehbi Koç’u ziyarete gitmiş, köşesini okumasını rica etmiş. Vehbi Koç, yazıyı okuyunca gülümsemiş: "Neden olmasın, yaparız. Yalnız, şu anda üniversite kuruyoruz. Çok büyük bir iş. Onu hallettikten sonra söz."

Cevat Alp, Vehbi Koç
’tan aldığı bu sözü hiç unutmamış. Vefatı üzerine kaleme aldığı yazıda da bu konuyu Koç Ailesi’ne anımsatmaya çalışmış.

Derken, eski milletvekillerinden Galip Kaya’nın Başkanlığını yaptığı Korkuteli Eğitim, Kültür ve Sağlık Vakfı’nın (KEKSAV) Akdeniz Üniversitesi bünyesinde eğitim vermek üzere Korkuteli Meslek Yüksek Okulu açması gündeme gelmiş.

Korkuteli Meslek Yüksek Okulu, 2001’de faaliyete geçmiş, aralarında mantar, bilgisayar ve muhasebe bölümlerinin de olduğu 4-5 farklı alanda eğitime başlamış.

Meslek Yüksek Okulu’nun başarılı olduğunu gören Galip Kaya, Cevat Alp gibi dostlarının desteğini alarak, daha büyük bir kampus yaptırmaya soyunmuş. Hayırseverlerin desteğiyle 1-1.5 milyon YTL’lik bir harcamayla kampusun kaba inşaatı önemli bir noktaya gelmiş ama para yetmediği için tıkanmış.

Cevat Alp, tıkandıkları an, "Vehbi Koç’a lise yakışır" yazısını hatırlayıp, Vehbi Koç Vakfı’yla bağlantı kurmayı kafasına koymuş.

Aygaz’ın Antalya’da gerçekleştirdiği bayiler toplantısında Rahmi Koç’a elinde dosyayla giden Cevat Alp, sonunda Vehbi Koç Vakfı’nın konuya ilgisini çekmiş. Vakıftan bir uzman Korkuteli Meslek Yüksek Okulu’nun yeni kampus inşaatını gezmiş raporunu hazırlayıp, İstanbul’a dönmüş.

Ancak, hiç beklemedikleri bir yanıt gelmiş: "Daha önce planlanmış işler var. Şimdilik Korkuteli Meslek Yüksek Okulu’na gerekli kaynağı ayırabilecek durumda değiliz."

Yanıt Galip Kaya ve Cevat Alp’i üzmüş, ama yine de umutlarını yitirmemişler. Nitekim Olmuksa’nın Antalya’daki fabrika açılışına gittiğimde Kaya ve Alp, beni buldu, öyküyü anlattı. Onların dileği, Vehbi Koç Vakfı’nın Korkuteli Meslek Yüksek Okulu’na "omuz" vermeyi gündeme alması.

Vakfın mal varlığı, Koç Üniversitesi dahil 1.2 milyar doları buluyor, Türkiye’nin çeşitli noktalarında önemli projelerde imzası yer alıyor...

Korkuteli Meslek Yüksek Okulu’na da sıra gelebilir mi?

Onu başta Başkan Semahat Arsel olmak üzere Vehbi Koç Vakfı yönetimi bilir...

Bakü-Tiflis-Ceyhan’ı Bakü-Tiflis-Adana yapalım

BAKÜ-Tiflis-Ceyhan Boru Hattı’nın milyon varillik tankerlere petrol yüklemesinin yapıldığı noktadayız. Botaş International Limited (BİL) Genel Müdürü ve Yönetim Kurulu Başkanı Salih Paşaoğlu, Adana Valisi’nin bir isteğini aktardı:

"Boru hattının adı için Azerbaycan Bakü’yü, Gürcistan Tiflis’i kullanıyor. Peki Türkiye’ye gelince neden Adana değil de Ceyhan oluyor? Gelin boru hattının adında Adana’yı öne çıkaralım."

Aslında Adana Valisi, "Boru hattının adına ’Bakü-Tiflis-Adana’ diyelim" isteğinde belki haklı ama anlaşılan işin başlangıcından itibaren hükümetler, "Ceyhan, Rotterdam gibi dünyaca ünlü bir petrol merkezi olsun" planı yapmışlar.

Nitekim bugün Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Hilmi Güler, sıklıkla "Ceyhan, Rotterdam gibi ünlü petrol merkezi olacak" görüşünü dile getiriyor. Güler, ayrıca "Ceyhan petrolü" deyiminin de önümüzdeki yıllarda yerleşebileceğini düşünüyor.

Bu durumda Adana’ya Ceyhan gibi bir ilçeyle övünmek düşüyor. Hem Ceyhan’a petrol ve dolayısıyla "para" aktıkça, bundan Adana’ya da önemli pay düşer değil mi?

Boru hattı sahasında 20 kilometre hızda bile emniyet kemeri

BAKÜ-Tiflis-Ceyhan (BTC) Boru Hattı’nın denize ulaştığı noktaya gitmek üzere Adana Havalimanı’nda bindiğimiz aracın kaptanı uyardı: "Kendi emniyetiniz için kemerinizi bağlayın. Aksi halde hareket edemeyeceğim."

BTC Türkiye’den bize refakat eden yöneticiler devreye girdi: "BTC’nin ortaklarından British Petroleum’un (BP) bu konuda çok sıkı kuralları var. Arka koltuk, otobüs, minibüs koltuğu fark etmez, mutlaka emniyet kemeri bağlanmasını ister. Tüm personel ve konuklar için de geçerlidir."

BTC’nin Ceyhan’daki işletme alanı ve limanı gezerken de araçlara her bindiğimizde, "Kemerlerinizi bağlayın" uyarısıyla karşılaşınca itiraz denemesi yaptık: "Araç 20 kilometreyle gidiyor. İkide bir kemer tak-çıkar değer mi?"

BTC Türkiye yöneticileri taviz vermeye niyetli değildi: "Hız 20 kilometre de olsa emniyet kemeri şart."

Bu kuralları örnek almakta yarar var...
Yazarın Tüm Yazıları