Meslek yüksek okulu ile başladı 35 bin öğrenciyi buldu

AĞAOĞLU Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Ali Ağaoğlu ile geçen yıl temmuz ayında İstanbul Maslak’taki 1453 projesinin şantiyesini gezerken, 30 bin metrekare alana oturan 3 katlı binanın kaba inşaatını gösterdi:

Haberin Devamı

- Burası Nişantaşı Üniversitesi’nin kampüsü olacak.

Anlaştıkları satış bedelini merak ettim, aktardı:

- 100 milyon dolar...

Çukurova Grubu ve Türk Telekom’da çeşitli görevlerde bulunan Levent Uysal, 2010 yılında Nişantaşı Eğitim ve Kültür Vakfı’nı kurduğunda 550 bin liralık vakıf sermayesi ile yola çıkmıştı. Önce bir meslek yüksek okulu ile faaliyete geçti. 2012’de Nişantaşı Üniversitesi’ne dönüştüğünde öğrenci sayısı 4 bin 500’e ulaştı.

İlk binayı Nişantaşı’nda planladı, ancak gücü yetmedi:

- Biz vakfı 550 bin liralık sermaye ile kurabildik. Daha sonra vakıf sermayesi için en az 100 milyon lira kararı alındı. Nişantaşı’na gücümüz yetmeyince Bayrampaşa’yı seçtik.

Öğrenci sayısı 10 bine ulaşıncaya kadar sessiz kalmayı yeğledi:

- Bir yandan burslu öğrenci sayısını yüksek tutmaya çalışırken, diğer yandan çarkı öğrenci ücretleriyle çevirecek dengeyi kurmaya özen gösterdik.

Haberin Devamı

Eğitim bina ve adreslerini belirlerken toplu ulaşımı dikkate aldı:

- Bayrampaşa, Kağıthane, Sadabad, Osmanbey ve Tarabya’da eğitim binalarımız var.

Rektörlüğünü Prof. Esra Hatipoğlu’nun yürüttüğü üniversiteyi yeni öğrenim döneminde Maslak 1453’teki yeni kampüse taşımaya karar verdi:

- Lisans üstü bölümleri, sertifika programları dahil öğrenci sayımız bu yıl 35 bini buluyor. 106 bin metrekare kapalı alana sahip yeni kampüsümüz 68 bin öğrenci kapasiteli.

Yeni kampüsle birlikte akıllı sınıf, online eğitim sistemini oturtmaya odaklandı:

- Diyelim ki öğrenci trafiğe takıldı, ilk derse yetişemedi. Cep telefonuyla sınıfa bağlanıp, dersi izleyebilecek.

Bu sistemin devamsızlığı artırma tehlikesini anımsattım, yanıtladı:

- Yüzde 70 devam zorunluluğu var.

Maslak kampusuna taşınma hazırlıkları sürerken, yurtdışında üniversite hedefini de hayata geçirme planı yaptı:

- İngiltere, İspanya, Almanya ve Dubai’de eğitim birimleri oluşturmak üzere çalışmalarımız sürüyor. İngiltere’de işe dil okulu ile başladık. Zamanla üniversiteye dönüşecek.

Bahçeşehir Üniversitesi ile Okan Üniversitesi’nin ABD’ye adım attıklarını anımsatıp sordum:

- ABD’de de üniversite planınız var mı?

Haberin Devamı

- New York’ta 2018’de önce dil okulu ile başlayıp sonra üniversiteye dönüşecek bir model üzerinde çalışıyoruz.

 Uysal’ı dinlerken, Koç Holding Şeref Başkanı Rahmi Koç’un 2005 yılında Moskova’daki bir sohbet sırasında Koç Üniversitesi’ni kastederek söylediği şu cümleyi anımsadım:

- Bizim 3 okulla göbeğimiz çatlıyor...

Koç, 12 yıl önce “göbeğimiz çatlıyor” deyimiyle üniversite kurmak ve yönetmenin hiç de kolay olmadığını ortaya koyuyor...

Nişantaşı Üniversitesi’nin 7 yılda 35 bin öğrenci, Maslak’ta 106 bin metrekarelik kampusa ulaşması dikkat çekiyor.

Meslek yüksek okulu ile başladı  35 bin öğrenciyi bulduBAŞBAKAN’IN KORUMALARI AYAĞIMI YERDEN KESTİ

BAYRAKTARLAR Holding Yönetim Kurulu Başkanı İzzet Bayraktar, Slovenya’nın Prebold kentindeki stop lambası üretim merkezi Odelo’nun ek tesis açılışı sonrası bana işaret etti:

Haberin Devamı

- Gel, Slovenya Başbakanı Miro Cerar ile hatıra fotoğrafı çektirelim.

Bayraktarlar Holding Başkanvekili Ahmet Bayraktar, baba İzzet Bayraktar ve Başbakan Cerar’la fotoğraf çektirdik. Cerar, fabrika işçileriyle sohbet etmek üzere yanımızdan ayrılırken, İzzet Bayraktar, sahibi olduğu Tarabya Oteli’nde yaşadığı bir anı anımsadı:

- Başbakanımız sayın Binali Yıldırım, Tarabya Oteli’nde bir toplantıya katılmıştı. Toplantı sonrası yanına gidip bir şeyler anlatmayı denedim, o anda ayağımın yerden kesildiğini hissettim. Korumalar iki kolumdan tuttuğu gibi beni oradan uzaklaştırdı.

Sonra Slovenya Başbakanı’na dikkat çekti:

- Bak, Sayın Cerar da Slovenya’nın Başbakanı. Mutlaka etrafta korumaları var. Ancak, işçilerimiz bile koruma engeline takılmadan kendisiyle sohbet edebiliyor.

Ardından iç geçirdi:

Haberin Devamı

- Bizim ülkemizde de bir gün devlet büyükleriyle böyle rahat konuşabileceğimiz günleri görebilir miyiz?

Yazarın Tüm Yazıları