Kolombiya ile ‘stratejik ortaklık’ kapısı aralandı

- Büyükelçimiz Engin Yürür, sizi bekliyor.

Dünya Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hakan Güldağ’la birlikte Türkiye’nin Bogota Büyükelçiliği’ne gittik. Büyükelçi Yürür, Mustafa Kemal Atatürk’ün dış politikadaki vizyonunu bir başka açıdan ortaya koyan bilgiyle söze girdi:

- Atatürk’ün sağlığında Güney Amerika’da 4 büyükelçilik açılmış. Bu bölgedeki ilk büyükelçiliğimiz Brezilya’da devreye girmiş. Onu Şili ve Meksika da izlemiş.

1950’lerde Karakas’ta (Venezüela) büyükelçilik açıldığını anımsattı:

- Küba’daki büyükelçiliğimiz de 1980’lerde devreye girmiş. AK Parti hükümetleri döneminde Güney Amerika’ya açılım yeniden hızlandı. Peru, Panama, Kolombiya, Guatemala, Kosta Rika, Dominik Cumhuriyeti büyükelçilikleri devreye girdi. Yakında Bolivya’da da büyükelçiliğimiz açılacak.  

Kolombiya’nın bölgede önemli ülkeler arasında yer aldığını kaydetti:

- Brezilya ve Meksika ile ülkemizin stratejik ortaklık ilişkisi söz konusu. Latin Amerika’da 3’üncü askeri ataşemiz Kolombiya’da bulunuyor. Bu adım, ülkeye verdiğimiz önemi ortaya koyuyor. Kolombiya ile de yakında stratejik ortaklık ilişkisini sağlayacağımızı düşünüyorum.

Bogota’daki büyükelçiliğin 2010 yılında devreye girdiğini belirtti:

- Kolombiya ile özellikle ekonomik ilişkilerimiz benim hayal ettiğimin, potansiyelin çok gerisinde.

Bu noktada şu bilgiyi paylaştı:

- Güney Kore’den Kolombiya’ya yılda 80 ticari heyet geliyor. Türkiye’den gelen heyet sayısı yılda 3-4’ü geçmiyor. Oysa bizim heyetlerin sayısının da en az 50’ye çıkması gerekiyor.

Bogota’daki en büyük devlet üniversitesinde Türkçe ile Türk Kültürü ve Tarihi bölümlerinin olduğuna değindi:

- Üniversitede Türkçe derslerine 30, Türk Kültürü ve Tarihi derslerine 80 öğrenci katılıyor. 3 yıl önce sadece 3 öğrenci vardı bu bölümlerde.

Sonra ihracata döndü:

- 2014’te Kolombiya’ya ihracatımız 186 milyon dolardı. 2015’te 190 milyon dolara çıktı. Ülkemizin ihracatı gerilerken Kolombiya’daki 4 milyon dolarlık artış, sevinçten gözlerimi yaşarttı.

Ekonomi Bakanlığı’nın “uzak pazar desteği” ile harcamasının yüzde 50-75’ini bakanlıktan alan ihracatçı, dünyanın her köşesine gidiyor, ürünlerini satmaya çalışıyor.

Güney Kore’den Kolombiya’ya yılda 80 heyet örneği, Türk ihracatçısının önünde epey yol olduğunu gösteriyor...

KREDİ KARTI OLMAYANA ‘GÖNÜL KARTI’MIZ VAR

MÜSTAKİL Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) Başkanı Nail Olpak, ramazan ayı içinde üyelerine hediye gönderdi:

- Zimem Defteri (veresiye defteri).

Niyeti, Osmanlı’daki “Zimem Defteri”ni satın alma geleneğini yeniden canlandırmaktı. Teşekkür için arayan üyelerine tavsiyede bulundu:

- Zimem Defteri uygulamasında kimin borcunu kimin ödediği bilinmezdi. Bakkallara gidin, yoksulların borçlarını ödeyin.

Bazı üyeler takıldı:

- Bakkal mı kaldı.

- Bakkal da var, veresiye defteri de...

Geçen cuma günü Olpak’la Eyüp, Topçular ve Balat’ta 3 bakkala gittik. Önceden bilgi verilse de veresiye defterlerinin bir çırpıda ortadan kalkması, 3’ünü de şaşırttı. Olpak, Balat Aile Kileri’nde “kredi kartı geçer” yazısını görünce sordu:

- Ya kredi kartı yoksa?

İşletmeci Nesibe bakkal, yanıtladı:

- Onlar için de “gönül kartı”mız, yani veresiye defterimiz var.

Olpak, ziyaret nedenini aktardı:

- Gazeteciler Hakan Güldağ, Ali Çağatay, Jale Özgentürk, Serpil Yılmaz ve Vahap Munyar’ın şahitliğinde veresiye defterinizi satın alacağız. Ödemeyi üyelerimiz adına yapıyorum. Yani, kim, kimin borcunu üstlendiğini bilmeyecek.

Veresiye defterini işaret etti:

- Ne kadar alacağın var?

Hızla hesapladı:

- 7 bin 900 lira, günlük defterle 9 bin lira ediyor.

Olpak, parayı verdi, Nesibe bakkal şaşırdı:

- Aman Allahım, burada 9 bin lira var.

O gün 3 bakkal riskli alacaklardan, dar gelirli de borçlarından kurtuldu...

İyi bayramlar...