Alman ilaç devinin iki numarası oldu

- 1998’de Merck Serono Türkiye’yi kurdum. 2011 sonunda Intercontinental Bölgesi Başkanlığını önerdiler. 2012 başından itibaren üstleneceğim bu görev için Dubai’ye gitmem gerekiyordu. İstanbul’un daha doğru bir merkez olduğunu anlattım. THY’nin uçuş noktalarının çeşitliliği, Almanya’daki merkeze yakınlık avantajdı. Israr ettim, 69 ülkeyi kapsayan merkezi İstanbul’a çektiler.
Ergün’le buluşmamızda aldığım notları yazıya dökme fırsatı bulamadan danışmanı Melek Elitok’tan mesaj geldi:
- Elçin Hanım’la ilgili önemli gelişmeler olacak. Şu anda birşeyler yazmamanızı rica ediyor.
Başbakan Tayyip Erdoğan’ın Pakistan seyahatini izlerken Melek Elitok’tan yeni mesajı aldım:
- Merck Serono Intercontinental Bölgesi Başkanı Elçin Ergün, 2 Ocak 2014 itibariyle Global Ticari Başkanlığa atandı. Aynı zamanda grubun yönetim kurulu üyeliğine de getirildi.
Bu gelişme üzerine Ergün’ü aradım:
- Yeni göreviniz ne anlama geliyor?
- Global Ticari Başkanımız grubun CEO’luğuna atandı. Onun görevini devralıyorum. Grubun ABD ve Çin hariç tüm ülkelerdeki satış ve pazarlama operasyonu bana bağlı olacak.
- Yönetim şemasındaki yeriniz nerede olacak?
- CEO’dan sonraki ikinci kişi, yani 2 numara oluyorum.
- 2 Ocak’tan itibaren Almanya’ya mı taşınacaksınız?
- Evi taşımıyorum. Ofisim şirketin Darmstad’daki merkezinde olacak. Daha çok uçakta ve sorumluluk alanımda olan ülkelerde zaman geçireceğim. Bir ayağım da İstanbul’da olacak.
- Sizi yeni görevinize taşıyan hangi etkenler oldu?
- Yönettiğim bölge 2 yılda yüzde 45 büyüdü. Afrika ülkelerinde önemli kampanyalara imza attık. Diyabetle ilgili bilinçlendirme çalışmalarımızda devletlerle işbirliği yaptık. İlaç güvenliği konusunu öne çıkardık.
Rusya ve Ortadoğu’da grubun birimlerinde yerel liderlikleri güçlendirme çabası içinde olduğunu kaydetti:
- Sadece bölgede büyümemiz değil, yaptığımız diğer çalışmalar da dikkati çekti sanırım.
Ergün, Merck Serono’da zirveye tırmanarak, Türk yöneticilerin uluslararası şirketlerde yükselme eşiğini biraz daha genişletti.
Muhtar Kent, Ahmet Bozer (Coca-Cola), Serpil Timuray (Vodafone), Ümran Beba (PepsiCo), Hikmet Ersek (Western Union), Gürcan Karakaş (Bosch) ve son olarak Elçin Ergün gibi örnekler arttıkça göğsümüz kabaracak...

Türkiye’ye ve Türklere güvenin göstergesi oldu

MERCK Serono Global Ticaret Başkanlığına atanan Elçin Ergün’e sordum:
- Yeni görevinizin Türkiye’ye ekstra bir katkısı olacak mı?
- Merck Serono’da 150 ülkede 40 bin kişi çalışıyor. Böyle bir insan kaynağını bir Türk olarak yönetmek, ülkemizi grup içinde öne çıkaracak.
İlaç-kimya devi Merck Grubu’nun Türkiye’ye çok önem verdiğini kaydetti:
- Benim geldiğim pozisyon, şirketimizin Türkiye’ye ve
Türklere duyduğu güvenin bir göstergesidir.
Türkiye’de kimya ve ilaç sanayiinde uzun vadeli yatırımcı olduklarına değindi:
- Türkiye’nin yenilikçiliğinin ve küresel rekabet gücünün artması için elimizden geleni yapacağız.

Kutub’u o gün tanıdım, özür için söz verdiğim elbiseyi hediye ettim

KİĞILI Giyim Yönetim Kurulu Başkanı Abdullah Kiğılı aradı:
- Cengiz Aktürk ve Usame Kutub’la ilgili yazında benden de söz etmişsin. Herkes beni arıyor.
Sonra 2012 Aralık ayı sonlarında Ankara Esenboğa Havalimanı’ndaki karşılaşmayı anımsattı:
- Yalçın Ayaydın, Rutkay Çakırkaya ve ben Ankara’da bir cenazeden dönüyorduk, seninle karşılaştık. Sonra salona Cengiz Aktürk girdi. Cengiz’i piyasadan tanırım. Yanındaki Suudi işadamını tanıştırdı.
Usame Kutub’un İstinye Park’taki Kiğılı Mağazası’ndan aldığı bir elbiseden şikayet ettiğini vurguladı:
- O gün kartını aldım. Özür için bir takım elbise hediye etme sözü verdim.
- Hediye ettiniz mi?
- İstinye Park’taki mağazamıza uğradı. 4-5 takım elbise aldı. Bir tane de ben hediye ettim.