700 milyon liraya iddialı kayak merkezi oldu, rüzgar perdesi şampiyonayı yedi

- Özer Bey, ne oldu? Gerçekten kuledeki arıza yüzünden mi şampiyona iptal edildi?
- Okuduğunuz haberde doğruluk payı var ama asıl neden başka.
- Nedir asıl neden?
- Rüzgar perdesi yapılamadı, o yüzden şampiyona iptal edildi.
- Erzurum’a 700 milyon liralık kayak yatırımı yapıldı. Rüzgar perdesi neden o dönemde yapılmadı?
- Rüzgar perdesi daha sonraki işti. Aslında Universiade’nin (Uluslararası Üniversite Kış Oyunları) gerçekleştiği ocak ayında da rüzgar perdesinin olması gerekiyordu. Durumu idare ettik. O zaman Allah da yardım etti. Oyunlar sırasında fazla rüzgar sorunu yaşamadık.
- Peki sonra neden yapılmadı?
- Tesisler Gençlik ve Spor Müdürlüğü’ne bağlı. Onların yapması gerekiyordu.
- Rüzgar perdesi pahalı mıdır?
- 150 bin Euro’ya yapılabilir. Avusturya’dan bir şirket bu işi yapıyor. Gelmesi, gitmesi derken fatura 200 bin Euro’yu bulabilir.
- 700 milyon liralık yatırım yapılmışken, 200 bin Euro’luk bir harcamadan kaçmak olur mu?
- Biz haziran ayında yazımızı yazdık. Talebimizi bir kez daha ilettik ama bu zamana kadar gerçekleşemedi.
- Geçen gün Erzurum’a gittim. Erzurumlular, kentte gerçekleşecek bundan sonraki şampiyonaların heyecanını yaşıyor. Şimdi iptal edilenden sonraki en büyük organizasyon ne zaman?
- 17-18 Aralık’ta Kış Kıtalar Kupası var. 2012 Şubat ayında Gençler Dünya Şampiyonası olacak.
- Bir de gazetecilerin uluslararası yarışları gerçekleşecek. Yazgülü Aldoğan ile Şükrü Küçükşahin o işe önderlik yapıyor.
- Programa alınmış uluslararası etkinlik epey var.
- Onlar ne olacak?
- Aslında Dünya Kayak Federasyonu 17-18 Eylül’deki şampiyonayı biraz da uyarı niteliğinde iptal etti. Ancak, rüzgar perdemiz yapılamazsa, diğer yarışlar da tehlikeye girer.
Gezen yılın sonlarına doğru dönemin spordan sorumlu Devlet Bakanı Faruk Nafiz Özak ve Kayak Federasyonu Başkanı Özer Ayık’la İstanbul’da buluşmuştuk. İkisi de heyecanla Erzurum’a yapılan 700 milyon liralık yatırımın şampiyona sonrasında kenti dünyada dikkat çekecek kayak merkezleri arasına oturtacağını anlatmıştı...
Özer Ayık, şu örneği vermişti:
- Kayak tutkunları hep yeni yerler ararlar. Ancak, gidecekleri yerin otoritelerin onayından geçmiş olmasını isterler. Universiade, bu anlamda Erzurum için vize olacak.
Bu yılın ocak ayında da Sağlık Bakanı Recep Akdağ, Devlet Bakanı Faruk Nafiz Özak, Erzurum Valisi Sebahattin Öztürk ve Özer Ayık’la Erzurum’da buluşmuş, yatırım noktalarını hep birlikte gezmiştik.
Özak ve Ayık, en çok da kente kazandırılan suni kar makinelerine dikkat çekmişti:
- Suni kar makinesi, Erzurum’da kayak mevsimini rahat 2 ay daha uzatır.
Özak, yatırımların önemli ayağı olan atlama kulelerini göstermişti:
- Burada yaz aylarında da kayakla atlama yarışları yapılabilecek.
Ardından şu ayrıntıyı eklemişti:
- Türk Telekom, 2 milyon
liraya atlama kulelerine adını yazdırdı...
17-18 Eylül’de gerçekleşmesi gereken şampiyonanın iptal edildiği haberini okuyup Özer Ayık’ı aradığımda, Erzurum’dan aktardığımız notları anımsadım.
150-200 bin Euro’luk rüzgar perdesini eksik bırakmak, uluslararası şampiyonayı iptal ettirmeye değer miydi?

Nur içinde yat Tunca Abi

1981 yılı eylül ayında bir grup arkadaş Dünya Gazetesi’nden ayrılmış, iş arıyorduk. Çareyi o dönemde başta Meban Menkul Değerler’in “Para” adlı dergisi olmak üzere şirketlere dönük yayıncılık yapan Şeref Özgencil’den yardım istemekte buldum.
Şeref Özgencil,
o günlerde bankacı
Caner Ersoy ve Tunca Aykut’la ortaktı... Zamanla Caner Ersoy, asıl mesleği olan bankacılığa döndü. Bir süre sonra Tunca Aykut da ayrılıp abisi Fırat Aykut gibi
siyasete yakın işler yapmayı seçti. Yıllar geçtikçe özellikle Tunca Aykut’la görüşme aralığımız epey açıldı...
Geçen pazar günü başkanlığını Mustafa Güçlü’nün yürüttüğü Türkiye Çimento Müstahsilleri Birliği’nin (TÇMB) KKTC’deki toplantısından dönerken uçakta Hürriyet’te yer alan ilandan Tunca Aykut’un vefat ettiğini, 6 Eylül’de toprağa verildiğini öğrendim.
İstanbul’a varınca hemen Şeref Özgencil’i aradım:
- Tunca epeydir kanserle boğuşuyordu...
Şeref Özgencil, Caner Ersoy ve Tunca Aykut, benim için patrondan çok hep “abi”ydi..
Nur içinde yat Tunca Abi...