Asla Tom Cruise’u öldürmeye çalışan kötü adamı oynamam

◊ Dizide bir petrol şirketi için çalışan Tommy Norris’i canlandırıyorsunuz...

- Petrol şirketinin başkanı için çalışıyorum, onun adamıyım. Patron muhteşem bir malikanede yaşayan ve deli gibi para kazanan bir adam. Ben de sahada işlerinin yolunda gittiğinden ve para kazandığından emin olan adamım.

◊ Bu rolü oynamaya hazırlanırken petrol işi hakkında ne öğrendiniz?

- Houston’da yaşarken birçok petrol insanını tanıyordum. Ve çoğu petrol şirketlerinin avukatıydı. Petrol, tehlikeli bir sektör. Bu alanda bilmediğim şey petrol sahalarında çalışan insanların çoğunun suçlu ya da eski mahkumlar olduğuydu. Bu adamlar yılda 180 bin dolara kadar kazanabiliyorlar. Hiçbir yerde bu kadar para kazanamazlar. Bu yüzden onlar hayatlarını riske atarak bu işi yapıyorlar ve kazandıkları parayı ailelerine gönderiyorlar. Dizi sayesinde sektörün bilmediğim yönlerini de öğrendim. Bir aktör için en önemli olan şeylerden biri diyaloglarınızı söylerken ne manada olduğunu bilmektir. Eğer ne anlama geldiğini bilmiyorsan karakterin özgün olmaz. İzleyiciler aptal değil. Karşılarında sana verilen replikleri söylemen yetmez. Yani petrol işindeysen o işi her yönüyle bileceksin.

EN ÖNEMLİ ŞEY DOĞRU ROLÜ OYNAMAK

◊ Çoğu sahnede siz varsınız, tüm hikâye bir bakıma sizin merceğinizden anlatılıyor. Bu hikâyenin merkezinde yer alırken sizi en çok korkutan ve heyecanlandıran şeyler neydi?

- Kariyerimin başlangıcında 90’ların ortalarında diyelim hikâyesini taşıyamadığım birkaç işim oldu. Bence en önemli şey doğru rolü oynamak. Kariyerim boyunca ‘ben bu iş için en iyi adamım’ dediğim rolleri almaya çalıştım. Ve gelen tekliflerde eğer hissetmiyorsam doğru kişi olmadığımı söyleyen ilk ben olurum. Bu rol geldiğinde ‘evet Tommy benim’ dedim. Senaryo yazarımız ‘zaten seni düşünerek yazdım’ dedi. Bu arada genellikle kötü adamları oynadığım yönünde yaygın bir yanlış anlaşılma var.

◊ Neden öyle düşünülüyor sizce?

- Eğer kariyerime gerçekten bakarsanız sanırım oynadığım kötü adamların bir kısmı ikonik olduğu için insanlar sürekli kötü adamları oynadığımı düşünüyor. Bu dizi petrol işinin ne kadar harika olduğuyla ilgili değil. Bugünlerde oyuncular performanslarından ziyade seyircinin gündemine göre yargılanıyor.

Başka bir deyişle 25 yıl önce, bir seri katili, bir mafyayı veya her neyse onu oynuyorsan role göre değerlendirilirdin. İnsanlar “The Godfather”ı severdi, şimdi hikâye eğer seyircinin gündemine uymuyorsa oyuncuları yargılıyorlar. Oyuncular sadece işlerini yapıyor. Bir seri katil hakkında film yapıyorsanız bir seri katili oynayan da olmalı değil mi?

Birinin o rolü oynaması lazım. ‘Çok kötü bir adam, nefret ediyorum’ diye yargılamanın adil olmadığını düşünüyorum. Kötüyü kim seviyor? Hiç kimse. Hepimiz o karakterin iyi insan olmadığı konusunda hemfikiriz. Biri hikâyenin o tarafını da anlatmak zorunda.

Umarım insanlar bu diziye bu bakış açısıyla bakarlar. Petrol işinin iniş çıkışlarını, inceliklerini ve iyi ve kötü yanlarına ait bilgiyi alırlar.

AŞIRI YOKSULLUK İÇİNDE BÜYÜDÜM

◊ İnsanların karakterler hakkındaki yargıları dışında bir de bu işi yapan ünlü insanlar hakkında yargıları ve yorumları var. Bunun hakkında neler söyleyeceksiniz?

- Ben aşırı yoksulluk içinde büyüdüm. 16 yaşımda çalışmaya başladım. Herkesin senin hakkında fikirleri vardır. Fakat dürüst olmak gerekirse, insanların hayatında olmadan onları yargılayamazsın.

◊ İkonik kötü adam rollerinizden bahsettiniz. Bir karakterin başrol oyuncusu olarak iyi veya kötü olması sizin için önemli mi?

- En ilginç karakterler sadece süt içen, her şeyi mükemmel yapan adam veya kadınlar değil. Her şeyden önce böyle bir şey gerçek hayatta mevcut değil. Ayrıca böyle bir rol sanatçı için ilginç değil. Biraz belirsiz biri olmak istiyorsun. Herkesin karanlık düşünceleri vardır, herkesin güzel düşünceleri de... Herkesin güvensizliği vardır, herkesin öfkesi de...

Kariyerimde menajerlere söylediğim şeylerden biri “Tuhaf bir adamı veya kötü adamları oynayacağım”. Tabii asla Tom Cruise’u öldürmeye çalışan kötü adamı oynamam. Çünkü Amerika bundan hiç hoşlanmaz. Bu kariyer değiştiren bir şey. Hayır, hayır pardon Tom Hanks’i öldürmüyorum, üzgünüm. (Gülüyor)

◊ Tom Hanks mi Tom Cruise mu?

- İki Tom’u da öldüren kötü adam olmak istemem. (Gülüyor)

Deneyimli oyuncular arasında hoş bir anlaşma var

◊ En sevdiğim şovlardan biri olan “Goliath”da doğaçlama yapmaya fırsat bulduğunuzu söylemiştiniz. “Landman”da bunu yapabildiniz mi? Çünkü senaryoyu kaleme alan Taylor Sheridan çok net bir yazar.

- Ekip, Taylor’ın çok sadık olduğunu projelerinin çoğunda aynı insanları oynattığını söyledi. Landman ekibi “Bu çılgınca, sen Taylor’ın doğaçlama yapmasına izin verdiği tek aktörsün” dedi. Benden doğaçlama bir şey duyduğunda, bazen aptalca veya komik bir şey söylediğimde monitöre gülerdi. Ve sahneye uyuyorsa diziye koyardı. Uymuyorsa koymazdı. Gerçekten çok adil biriydi...

◊ Oyuncu arkadaşınız Jon Hamm ile olan ilişkinizden bahsedebilir misiniz? Ekran dışında arkadaş oldunuz mu?

- Jon ve ben daha önce St. Louis’de bir kez karşılaşmıştık çünkü ikimiz de St. Louis Cardinal beyzbol hayranıyız. Sonra beyzbol All-Star maçında ünlülerin oyununda tanıştık. Jon ve ben çok iyi anlaştık.

Daha genç veya daha az deneyimli birçok insanla çalıştım ve bu yüzden iki deneyimli aktör bir araya gelince otomatik bir şey oluyor. Deneyimliler arasında hoş bir anlaşma var sanki.

◊ Peki diğer rol arkadaşınız Demi Moore?

- Demi Moore’u 1989’dan beri tanıyorum. “Ahlaksız Teklif” filminde iki sahnem vardı. Sahnelerden biri kesilmişti ama diğerinde Demi, Woody Harrelson ve Robert Redford ile vardı. Onunla ilk o zaman tanıştım. Ama sonra Bruce’la (Willis) çok iyi arkadaş olduk. Bruce ve ben birlikte üç filmde oynadık. Bruce’la her film çektiğimde Demi çocuklarla gelirdi, bu yüzden çocukları çok küçük olduklarından beri tanıyorum.