Paylaş
Şahsi ihtiyaçlarımızı bir kenara bırakmamız ayrı bir konu.
Bunları yapmamızın tek bir sebebi var, virüsün yayılmasına izin vermemek, bir an evvel özgür ve güzel günlere geri dönebilmek. Ama çoğunluk muyuz? Hiç sanmıyorum.
Güneşi görür görmez kendini yollara vuran mı ararsın, araçla Bebek’te tur atan mı...
Hepsi mevcut.
Onca uyarıya rağmen koronayı yok sayıp bildiğini okuyanlar arasında ünlüler de var. Mesela Nusret Gökçe...
Geçen hafta yasak olmasına rağmen sahilde, hem de maskesiz ve eldivensiz şekilde koşuya çıkan Gökçe, “sağlıklı yaşam” koşusunu tamamladıktan sonra lüks teknesine atlayıp Boğaz turu yapmıştı.
Bu hafta da Kelebek muhabirimiz Deniz Boy yakalamış kendisini, yine tekne keyfi yapmaya hazırlanırken...
Yetkililerin sürekli tekrarladığı “Evde kal” çağrıları boşuna mı yapılıyor, yoksa bu çağrılar Nusret Gökçe ve bazıları için geçerli değil mi?
Bilim insanlarının “evde kalın” çağrılarını ciddiye alanlar ne çok saf ne de evhamlı...
Sonuçta insan hayatı söz konusu. Ama belli ki bu, Nusret Gökçe’nin hiç umurunda değil. Tam olarak “Kasap et derdinde, koyun can derdinde”...
Reklam kokan tıraşlar bunlar
Sadettin Saran’ın anne-babasının saçlarını keserken görüldüğü video, sosyal medyada yeni bir akım başlattı.
Paylaşımın gördüğü
ilgi, birçok ünlüyü
harekete geçirdi, herkes evinde kim varsa tıraş etmeye başladı.
Instagram acemi berberden geçilmiyor!
Ne var ki Saran’ın saç kesme videosu ne kadar içten ve samimiyse, peşinden gelenler o kadar sahte göründü gözüme.
Samimiyet yok, gülüşler yapmacık.
Bir nevi meydan okumaya (challenge) döndü bu iş ama bana kalırsa buram buram reklam kokuyor.
Maksat dikkat çekmek, izolasyon günlerinde birkaç saat de olsa gündemde kalabilmek.
Eğlenmek istiyorsan evde kal
Korona salgını birçok sektör gibi müzik ve eğlence sektörünü de vurdu.
Sesçisinden valesine on binlerce emekçi, iptal edilen konser ve festivaller nedeniyle zorda.
Bu zorluktan sıyrılıp bir an önce normalleşebilmek için de tek ihtiyacımız olan, mecbur kalmadıkça sokağa çıkmamak, sosyal mesafeye azami dikkat etmek. Suat Ateşdağlı işte bu gerçeğe çok şık bir jestle dikkat çekti.
Ünlü DJ, bir sosyal medya paylaşımıyla virüs salgını sonrası hiçbir ücret talep etmeden Kredi ve Yurtlar Kurumu (KYK) programları yapacağını açıkladı.
Turneye Samsun’dan başlayacağını belirten Ateşdağlı, “Şimdi evde kal, güzel günlerde buluşacağız” dedi.
Türkiye’deki tüm KYK organizasyonlarına ücretsiz olarak katılma sözü veren Suat Ateşdağlı ile buluşmak, müziğe doymak ve özgürlüğün tadını çıkarmak isteyen gençler; şimdilik evde kalın, güzel günler yakın...
Yerli ve milli hijyen
Daha evvel üç kuruşa satılan, kimsenin doğru dürüst yüzüne bile bakmadığı el dezenfektanları, koronavirüs salgını sonrası uçuşa geçti.
Herkes tutturabildiğine satıyor, dahası karaborsaya düştüğünden ha denince bulunamıyordu.
O fırsatçıların yarattığı kaos, üçkağıtçıların ekmeğine de yağ sürdü. Merdiven altı imalathanelerde üretilen, içeriği meçhul sahte dezenfektanlar raflara dizildi, online satışa sunuldu.
Eti Maden İşletmeleri, Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın talimatlarıyla bu krizi çözmek üzere harekete geçmişti. İşletme, yerli ve milli bir el dezenfektanının seri üretimine başlayarak piyasaya sürdü.
Bor katkılı antibakteriyel el dezenfektanı BOREL ile yaşanan sıkıntılar da son bulmuş oluyor.
Enerji Bakanımız Fatih Dönmez ve ekibi de üstün gayretlerinden dolayı bence alkışı hak ediyor.
Paylaş