Paylaş
İngiltere, Manchester Arena’daki Ariana Grande konseri sırasında gerçekleşen terör saldırısı sonucu
22 kişinin ölüp 100’den fazla kişinin yaralanması tüm dünyayı derinden etkilemişti. Ariana Grande; o akşam ve sonrasında ağır bir manevi yükü sırtlamak durumunda kaldı. Geçen günlerde yayımlanan 15 parçalık dördüncü stüdyo albümü ‘Sweetener’ı dinlediğinizde 25 yaşındaki müzisyenin içsel değişiminin bu olayla başladığını görebiliyorsunuz. Her şeyden önce pop müzik endüstrisi öyle istiyor diye henüz Ariana’nın yaşamadığı büyük aşk ve acılardan, bunalımlardan söz etmiyor; çok daha gerçek ve dürüst bir tavrı var albümün. ‘Sweetener’, sanatçının sıkıntılı dönemi atlattığını müjdelemekle kalmıyor, yeni aşkı, komedyen Pete Davidson’a ithaf ettiği şarkının içinde defalarca ‘mutlu’ kelimesinin geçmesi, hatta şarkının adının ‘Pete Davidson’ olması başlı başına birer gösterge. Kısacası gerçekle bağı olan, kötü günleri geride bırakmaya, umuda ve küçük mutluluklara dair hikâyeler var bu albümde. Ariana’nın boyundan büyük laflar, ‘kötü kız’ altkimliği ya da trend köleliği yok.
Müzikal boyuta gelirsek; Ariana’nın albümün üçte ikisinde ortak şarkı yazarı olarak yaratıcı tarafta bulunması dikkat çekici. ‘Sweetener’ın müzikal anlamda güçlü yarısı; şarkıları Pharrell Williams’la birlikte yazdıkları ve yine Williams prodüktörlüğünde olan bölüm. Diğer yarısındaysa dünya standart popunun prodüksiyon büyücüsü diyebileceğimiz Max Martin’in damgasını görüyoruz. Bu bölüm, Grande’nin önceki iki albümünden (‘My Everything’ ve ‘Dangerous Woman’) Pharrell Williams vizyonuna geçiş gibi. Diğer bir deyişle, trap havaları ve geleneksel Ariana’dan bildiğimiz sound hamleleri içeriyor.
Ancak belirtmekte fayda görüyorum ki işin ticari boyutunda harikalar yaratılmış. Sadece ‘No Tears Left To Cry’ gibi başyapıt bir şarkı bile şapka çıkartmaya yetecekken, ‘Breathin’, ‘God Is A Woman’, ‘Sweetener’,
‘Everytime’, ‘Better Off’, ‘Get Well Soon’ gibi son derece güçlü şarkılar var albümde. Ariana’nın, bazen bol R&B numaralı, gospel armonili, bazen rap’imsi koşturmalı soprano vokal yeteneklerini epeyce geliştirmiş hatta kapasitesini genişletmiş olduğunu da rahatça söyleyebilirim.
Paylaş