BOLU İzzet Baysal Üniversitesi’nde geçtiğimiz hafta içinde Uluslararası Spor Bilimleri Kongresi yapıldı.
Hemen hemen bütün Beden Eğitimi ve Spor Yüksekokulları'nın öğrencilerinin katıldığı kongre büyük ilgi gördü.
Bilindiği gibi BESYO adı verilen Spor Yüksekokulları ülkemizde çığ gibi büyüdü ve öğrencilerin tercih ettikleri spor öğretim yuvası oldu.
Yüksekokulda var, ilk ve lise eğitiminde yok..
Ne yazık ki, yüksek eğitimde bu kadar büyük bir istek ve talep varken ilköğretimde ve lise eğitiminde hala spor eğitiminin yapılmaması ülkemiz için artık utanılacak bir durum yaratmaktadır. Çağdaş bir ülkede genç kuşaklara spor eğitiminin yaptırılmaması bizim dışımızda hiçbir Avrupa ülkesinde yoktur. Bir taraftan Avrupa Birliği üyesi olmayı isterken, Olimpiyatlardaki sonuçların başarısızlığından şikayet ederken hala ilk çağlardaki eğitim sistemi ile bu ülkeyi spor fukarası halinde tutma bir cehalet değil midir?
BESYO mezunlarına iş yok
Devlet BESYO’ların açılmasını onaylarken diğer tarafta bu yüksekokullardan mezun olan genç eğitimcilerimize iş sahası bulamamamız da başka bir dramdır. Oysa gerek federasyonlarda ve gerekse GSGM İl Müdürlükleri'nde spor eğitimi ile hiç ilgisi olmayan kişiler bulunmaktadır. Tabii ki bu insanların işlerinden atılmasını istemiyoruz. Ancak BESYO mezunu genç eğitimcilerimizin bundan böyle spor federasyonlarında GSGM’nin il ve ilçe müdürlüklerinde spor eğitimi yapan kurumlarda çalışmaları için bir yönetmelik veya kanun çıkarılmalıdır.
Ayrıca Milli Eğitim Bakanlığı’nın da artık spor eğitimini her kademede müfredat programına alması gerekmektedir. Başta da belirttiğimiz gibi çağdaş bir ülkede spor eğitimi başlı başına ilköğretimden itibaren uygulanır. Bunu yapmadığımız takdirde çağdaş bir ülkede yaşadığımızı ne söyleyebiliriz, ne de iddia edebiliriz. Spor sadece üç-beş lisede oynanan oyuncak değildir.