AVRUPA Birliği (AB) 1 Temmuz 2009 tarihinde yayınladığı bir bildiri ile uluslararası futbol kulüplerinin para aklaması, terörizmi finanse etmesi ile ilgili suç hareketlerinin milli ve uluslararası politikalarla ortadan kaldırılması için bir rapor hazırlattı.
Bu rapor, 2007 yılında “Sporda Beyaz Sayfa” adıyla başlatılan, para aklanması, sahtekarlık gibi konuların önlenmesi için bütün ülkelerin dikkatini çekmeyi hedef olarak aldı. “FTAF” (Finansal Hareket Görev Gücü) Bu konuda tam 42 sayfalık bir rapor analizi ile özellikle uluslararası futbol piyasasında büyük bir para aklamasının ve yasa dışı yatırımların yapıldığını açıkladı. Bu rapora göre en yasa dışı olaylar, transfer piyasası, futbolcu alım ve satımı, spor müsabakaları için yapılan paralı tahmin borsası, kulüp sponsor hakları, reklam hakları riskli alanlar olarak görülmektedir. Raporun bir başka bölümünde ise futbol sektöründe, insan kaçırma, uyuşturucu kaçakçılığı, doping ilaçlarının satışı ve vergi kaçırma gibi suçların uygulandığını ifade etmektedir. Rapora göre futbol sektöründe üç zayıf nokta bulunmaktadır. 1- Futbol sektörünün çok çeşitli faaliyetleri ve formatı nedeniyle dışarıdan futbol piyasasının içine girmek çok kolay olmaktadır. Her ülkede profesyonel kulüplerle ilgili yasaların güçlü olmaması, gerçek profesyonel oluşumunun bulunmadığından doğan yasadışı manipülasyonlar ile kulüp yöneticilerinin profesyonelce hareket etmemeleri futbolda büyük riskler meydana getirmektedir. 2- Futbolun çok büyük hacimde finanse edilmesi gereği, para kaynağı ve akışı ciddi bir şekilde kontrol edilememektedir. 3- Futbolun kültürüne bakıldığında bazı futbolcular, özellikle genç futbolcular düşük sosyal statüleri nedeniyle yasal olmayan ödeme şekillerini mecburen kabul etmektedir. Yedi öneri yapıldı Futbolun kontrolsüz ve denetimsiz konumu nedeniyle para kaçakçıları, yasa dışı para kazananlar sosyal bir saygınlık kazanma amacı ile futbola yatırım yapmaktadır. Raporun sonunda şu yedi öneri sunulmaktadır: 1-Daha dikkatli, seçici olmak. 2-Finansal açıklık ve sağlıklı bir yönetim kurmak. 3-En iyi yönetim şeklini benimsemek. 4-FIFA, UEFA, IOC gibi spor organizasyonları ile işbirliği yapmak. 5-Spor endüstrisinde genelde uygulanan kurallara uyulması (vergi kaçırımı bakımından). 6-Uluslararası yönden birlikte hareket etmek ve bilgi paylaşımı. 7-Spor sektöründe para aklama uygulamalarına kaynak olmamak (spor bahsi müşterekleri gibi). AB Yönetimi bu konuda daha etkili ve kontrollü denetime gideceklerini ifade etmektedir. İnanıyorum ki, AB bu konuda önümüzdeki yıl çok daha etkili tedbirler alacaktır.