Tahir Kum

Futbol yargısı S.O.S veriyor!

12 Ağustos 2021
AİHM'nin son kararının içtihat kabul edilmesi ile yeni bir dönem başladı.

Türk futbolu yeni sezonla birlikte yeni ve enteresan bir döneme giriyor. Bu da başkanından yöneticisine, futbolcusundan antrenörüne ‘hakaretin, tehdidin, sportmenlik dışı açıklamaların serbest olduğu’ bir dönem!

Yani bir başkanın TFF yöneticisini, hakemini veya rakip futbolcuyu örneğin ‘ahlaksızlıkla’ suçlamasının hiçbir cezai müeyyidesi olmayacağı bir dönem. Tıpkı sayın Ali Koç’un kısa bir süre önce TFF Genel Kurulu’nda bazı TFF yöneticilerini ‘ahlaksızlıkla’ suçlamasının ‘suç sayılmamasında’ olduğu gibi. Veya bir başkanın, yöneticinin; TFF yargı organlarındaki kişileri ‘düşmanlıkla ve kişisel çıkarla’ itham etmesinin hiçbir cezai karşılığının olmayacağı bir dönem. Kısa bir süre önce G.Saray Yöneticisi Av. Rezan Epözdemir’in benzer suçlamalarının TFF’ce es geçilmesinde olduğu gibi.

YENİ İÇTİHAT OLUŞTURULDU

Bütün bunların sebebi ise Tahkim Kurulu’nun geçen sezon sonlarında Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin Türkiye ile ilgili verdiği kararı içtihat kabul ederek PFDK’nın bu yönde verdiği cezaları kaldırması.

'AiHM’nin son içtihatları nazara alınarak, açıklamaların ifade hürriyeti kapsamında değerlendirilmesi gerektiği kanaati ile cezanın kaldırılmasına' şeklinde bir karara imza atılarak yeni bir içtihat oluşturulması...

DİSİPLİN TALİMATI ARTIK ÇÖP OLDU

Başka bir deyişle futbol yargısının altına dinamit konması. Futbol yargısının en üst mercii olan Tahkim’in yıllardır kullanılan o disiplin talimatını, verdiği bir kararla adeta çöp yapması.

Bugün mevcut disiplin talimatında ‘yasaklanan’ ve karşılığı ‘ceza olan’ ihlallerin artık ifade özgürlüğü gerekçesiyle serbest hale getirilmesi. Her ne kadar bugün, talimatlar; “... açıklamaları ile TFF’nin saygınlığını zedeleyen, futbolun değerini düşüren, sporda şiddet veya düzensizliği teşvik eden, taraftar eylemlerine sebebiyet verebilecek mahiyette beyanlarda bulunan, spor müsabakalarının taraflarını, spor kulübü veya TFF yöneticilerini rencide edebilecek ya da bu kişilere husumet duyulmasına neden olabilecek şekilde açıklamada yasaktır. Bu yasağın ihlali halinde Disiplin Kurulu aşağıda belirtilen cezaları birlikte veya ayrı ayrı vermeye yetkilidir” dese de, siz artık ona inanmayın.

Yazının Devamını Oku

Oğulcan kararındaki UEFA gerçeği

7 Ağustos 2021
G.Saray cephesi ısrarla TFF’yi suçlamaya devam ediyor ama...

Galatasaray Teknik Direktörü Fatih Terim’in St.Johnstone maçı öncesi basın toplantısındaki ana gündemi TFF’nin Oğulcan Çağlayan kararıydı. Fatih Hoca da bunu “Tam bir komedi” sözleriyle özetledi. “UEFA lisans veriyor, TFF lisans vermiyor, böyle komedi olur mu?” diye de gerekçesini dile getirdi.

Kendi ifadesine göre Terim haklı. Sadece o mu, bu ifadeyi dillendiren?.. Galatasaray Başkanı Burak Elmas da, başkan yardımcısı Av. Rezan Epözdemir de Oğulcan konusunda hep aynı cümleyi kullandı. Bu durumda medyası, taraftarı ne yapsın? Onlar da böyle olduğuna inanarak, “UEFA Oğulcan’a lisans veriyor, TFF vermiyor.

Bu nasıl iş! Bu nasıl Galatasaray düşmanlığı” diye TFF’yi parçalamaya başladı. Peki ya gerçek öyle mi?

Tabii ki değil... Çünkü; UEFA’nın bu dosyada ‘olur’ dediği ile TFF’nin ‘olmaz’ dediği konular çok ama çok farklı. Nasıl mı, anlatalım...

BİRİ KULÜP, DİĞERİ FUTBOLCU LİSANSI

Birincisi; UEFA’ya yapılan ve ‘olur’ alınan başvurunun konusu Galatasaray Kulübü’nün UEFA lisansıyla ilgili. TFF’ye yapılan ve ‘olmaz’ cevabı alınan başvuru ise Oğulcan Çağlayan’ın lisansıyla ilgili.

Yani? Galatasaray cephesinin ‘aynı konu’ diye gösterdiği birbirinden çok farklı konular.

Şöyle ki; bilindiği üzere UEFA organizasyonlarına katılım için kulüplerin ‘borçsuzluk yazısı’ alması şarttır. Bu çerçevede Galatasaray Yönetimi bundan yaklaşık 1.5 ay evvel yargıda devam eden ‘vergi borcu davası’ ve Oğulcan Çağlayan’la ilgili tazminat davaları için UEFA’ya bunların Finansal Fair Play hesabına katılıp katılmayacağını sorar.

Yazının Devamını Oku

Cicaldau'yu sorduk, çünkü...

1 Ağustos 2021
Galatasaray’ın transferi Cicaldau ile ilgili dünkü yazımız, azınlık da olsa bir kesim tarafından farklı yorumlanmış.

Yazı sahibi olarak benim, ne G.Saray’ın ne başka bir takımın transfer ettiği futbolcuyu karalamak ya da bu konuda birilerini ekonomik açıdan zan altında bırakmak gibi bir düşüncem olmadı, olamaz da.

Kaldı ki, sayın başkan Burak Elmas’ın tüm transferleri, transfer görüşmelerini ve menajer ödemelerini denetleme kurulunun denetimine açtığına bizzat şahit olan bir gazeteciyim. Ancak, takdir edersiniz ki; Türk futbol kamuoyunun ilk defa G.Saray’a transferiyle tanıdığı, 6.5 milyon Euro’luk bonservisle transfer edilen futbolcuyu soruşturmak da bizim başlıca görevimizdir.

Rumen futbolcunun Türkiye’ye transferi sonrasında benimle birlikte en az 4-5 gazeteci, oyuncuyla ilgili teknik anlamda bir bilgi almak için Romanya’da 12 farklı takımda görev yapmış olan Türk teknik adam Yüksel Yeşilova’yla temasa geçti.

Nitekim Yeşilova’nın bu konudaki yorumları, belli başlı medya organlarında da yer aldı. Benim köşemde yer alan açıklamalar, 2-3 gün süren bir sohbetin neticesinde daha kapsamlı oldu. Futbolcuyla ilgili ekonomik ve teknik açıdan ifade edilenler Yüksel Yeşilova’nın kendisine aittir.

Yazının Devamını Oku

Cicaldau konusunda haberler kötü!

31 Temmuz 2021
Romanya'da yaşayan Türk antrenör Yüksel Yeşilova, Galatasaray'ın yeni transferini anlattı.

G.Saray’ın flaş transferi Alexandru Cicaldau... Açıkçası ‘ülke=maliyet’ açısından dikkat çekici transfer oldu. Aynı zamanda merak uyandıran da. Adı sanı pek duyulmamış 24 yaşında gelecek vadeden eden bir oyuncu. Ve sadece bonservisine sayılacak miktar 6.5 milyon Euro. Hem de G.Saray’ın şu ekonomik durumunda. Ve pandeminin futbol ekonomisini alt üst ettiği böyle bir zamanda. Önünü görmenin kestirilemediği yatırımların rafa kalktığı bir durumda.

Ne diyeyim herkes gibi benim de içime bir kurt düştü. Geçmişteki yaşanmışlar kolay kolay unutulmaz işte. Hele hele bunun içinde Romanya varsa. Becali, Popescu varsa... Normal değil mi sizce, kaygılanmamız?

UMARIM KATKI VERİR

Cicaldau’nun yetenekleriyle ilgili yazılanlar, çizilenler umut verici. G.Saray teknik kadrosunun görüşü de. Umarız öyle de çıkar...

Ama dedik ya uyruk Rumen ve transferin kahramanları da o malum isimler olunca tedirgin olmamak mümkün değil. Bizler kafamızdaki bu soru işaretlerine mutlaka bir cevap bulmalıydık. Hem de en sağlam yerden. Ve nitekim onca arayış ve çaba sonunda kaynak konusunda 12’den vurduk diyebilirim.

Evet bizi bu konuda en doğru ve en sağlıklı bir şekilde aydınlatacak olan kimse futbol hayatının neredeyse üçte ikisi Romanya’da geçen UEFA Pro Lisanslı teknik direktör Yüksel Yeşilova hocaydı. Yuri Semin, Gigi Multescu ve Dorinel Munteanu gibi hocalarla çalışmış, Rumen futbolunun üç büyükleri Steau, Rapid ve D.Bükreş’te görev yapmış bir teknik adamdan bahsediyoruz. Bugüne kadar Romanya’da 12 farklı takımda görev yapmış bir dönem Türkiye’de de hocalık yapan Yüksel Yeşilova.

Görüşmeyeli uzun zaman olmuştu. Aradık biraz hasbihal ettikten sonra konuya girdik. Romanya’daymış.“Cicaldau transferine ne diyorsun, Romanya’da nasıl karşılandı, tanıyor musun?” dediğimde başladı anlatmaya:

"ÇOK YETENEKLİ VE ÇOK ZEKİ AMA TÜRKiYE İÇİN YANLIŞ BİR TERCİH"

Yazının Devamını Oku

16 yıl önce 16 yıl sonra! Deniz Barış’tan Oğulcan Çağlayan’a

19 Temmuz 2021
Oğulcan’ın yaşadıkları, eski F.Bahçeli Deniz Barış’ı akıllara getirdi.

Tarihler 28 Eylül 2005’i gösterdiğinde Fenerbahçe, UEFA Şampiyonlar Ligi’nde evinde konuk ettiği Hollanda’nın PSV Eindhoven takımını Alex (2) ve Appiah’ın attığı gollerle 3-0 mağlup eder.

Hemen hemen tüm gazetelerin ve internet portallarının maça dair okurlarıyla paylaştığı ortak bir notu vardır, o da; Fenerbahçeli futbolcu Deniz Barış’ın maç sabahı son anda 18 kişilik kadrodan çıkartılması.

Olay şu şekilde gelişir: TFF, eski kulübü Gençlerbirliği ile olan ihtilafı sebebiyle Deniz Barış’ın lisansını askıya almıştır. Bu sebeple Süper Lig’de forma giyememektedir. Ancak dönemin Levent Bıçakçı federasyonu, PSV maçı öncesi Fenerbahçe Kulübü’nün kendilerine yaptığı “Deniz Avrupa kupalarında oynayabilir mi?” şeklindeki sorusuna karşılık “Tabii oynayabilir” cevabı verir. Bunun üzerine PSV maçı öncesi son taktik idmanı dahil tüm antrenmanlara çıkan, hatta teknik direktör Daum tarafından ideal 11’de yer verilen Deniz Barış maç sabahı aniden kadrodan çıkartılır.

Sebep mi? Gelin onu da isterseniz usta gazeteci Kemal Belgin’in sonrasında bu vakayla ilgili kaleme aldığı yazısıyla aktaralım...

‘YAPMA BE FENER!’

“Fenerbahçe, PSV ile Şampiyonlar Ligi maçı oynayacaktı. Kulüp de, o günlerde lisansı dondurulan Deniz Barış’ı bu maçta oynatıp oynatamayacağı konusunda federasyona başvurmuştu. Cevap mı? “Tabii ki oynatabilirsiniz.” Ama o zamanlar Türkiye Gazetesi’nde çalışan Tahir Kum, gece eve giderken gazeteye uğrar. Ve komik mi, hazin mi, bu haberi (TFF’nin iznini) görünce hemen müdahale eder ve gazetesine şöyle bir başlık oturtur:

‘Yapma be Fener!’

Maç günü, yani çarşamba öğlen vakti, Deniz’i oynatırsa hükmen yenileceğini öğrenen (anlayan) Fenerbahçe oyuncusunu kadrodan çıkartır. Ve 3-0 kazandığı müsabakadan gazeteci Tahir Kum’un uyarısıyla 3-0 hükmen mağlup olmaktan kurtulur.” Ve aradan tam 16 yıl geçer.

Yazının Devamını Oku

G.Saray için tek çare Rizespor’la anlaşmak

17 Temmuz 2021
İşte Oğulcan Çağlayan gerçekleri...

Konu; yine Oğulcan Çağlayan meselesi. Hatırlarsınız; TFF yargılaması neticesinde Galatasaraylı futbolcu, eski kulübü Çaykur Rizespor’a 1.2 milyon Euro tazminat ödemeye mahkum edilmişti. UÇK’nın verdiği bu karar Tahkim Kurulu tarafından onanarak kesinleşmişti. Akabinde futbolcu konuyu genel yargıya taşımış ve İstanbul Bölge Adliye İdari Mahkemesi’nde Tahkim Kurulu’nun verdiği kararın iptalini istemişti. Ve mahkeme Oğulcan’ın tazminata yönelik yaptığı başvuruyu kısa bir süre önce reddetti.

SON UMUT YARGITAY

Rizespor’a karşı UÇK ve Tahkim Kurulu’nun dışında mahkemeden de olumlu cevap alamayan Oğulcan ve Galatasaray cephesinin tek umudu Yargıtay kaldı. Şimdi taraflar mahkeme kararının gerekçesinin kendilerine ulaşmasının ardından iki haftalık süre zarfında kararı Yargıtay’a taşıyacak. Buradan da olumlu karar çıkmaması halinde bu tazminat Oğulcan ve müteselsilen sorumlu olan Galatasaray tarafından Rizespor’a ödenecek.



· Tabii burada asıl kritik olan konu; Profesyonel Futbolcular Statüsü ve Transfer Talimatı’na göre ortada kesinleşmiş bir borç olduğundan Galatasaray’ın transfer yasağı ve futbolcunun da lisansının askıya alınması tehlikesiyle karşı karşıya kalınması.

Malumunuz kısa süre önce Galatasaray Kulübü, TFF’nin talimatlar çerçevesinde koyduğu transfer yasağını Tahkim Kurulu’na yaptığı başvuruyla kaldırdı. Şimdi geriye, lisansı askıda olan Oğulcan’ın lisansının aktif hale gelmesi kaldı. Çünkü ilgili talimatın 12. Maddesi futbolcunun lisansının tescili için alacaklı tarafın vize ve tescile muvafakat edildiğine dair bir belgeyi TFF’ye ibraz etmesini şart koşuyor.

Yazının Devamını Oku

'O sevincin sebebini araştıracağım' sözü öylesine söylenmiş

7 Temmuz 2021
Tahir Kum yazdı...

2 Temmuz Cuma Türk futbolu adına tarihi bir gündü. İki kulüp başkanımız Etik Kurulu’nun huzuruna çıktı. Hani o şike ve teşvik iddialarını araştıran Etik Kurulu’nun... Sebebi malum, Kulüpler Birliği Vakfı’nın 2020-21 sezonunun son 8 haftasının incelenmesiyle ilgili TFF yönetim kuruluna yaptığı resmi başvuru.

ÇEBi VE HURMA KONUŞTU

TFF, Etik Kurulu’na havale etti, kurul da başkanları çağırdı tek tek dinledi. Etik Kurulu Başkanı ve üyeleri sordu, Beşiktaş Başkanı Ahmet Nur Çebi ve Karagümrük Başkanı Süleyman Hurma cevapladı. Cevaplara ve detaylara girmeyeceğim, gerekirse ilerde gireriz. Ama şunu söyleyebilirim...

ARKASI BOŞ ÇIKTI

Sayın Çebi’nin tüm bu olaylara ve başvuruya sebep olan o Karagümrük maçı sonrası yaptığı, “Ben bu sevincin kutlamanın sebebini ölene dek araştıracağım” şeklindeki açıklamasıyla ilgili sorulan soruya “Öylesine söylenmiş bir söz” cevabını vermesi olmuş. Yani anlayacağınız 8 hafta ile ilgili yapılan başvurunun arkası boş çıktı.

HAMiT ALTINTOP TOP TOPLAYICI MIYDI ŞENOL GÜNEŞ BU DEĞERi NiYE GÖRMÜYOR?

EURO 2020... Türk futbol tarihinin kara lekesi.

Cümle aleme adeta rezil rüsva olduğumuz turnuva.

Yazının Devamını Oku

İşte bizim çocuklar

30 Haziran 2021
Cüneyt Çakır ve ekibi EURO 2020'de finale yürüyor.

‘Bizim Çocuklar’ EURO 2020’de yüzümüzü kızartırken, Cüneyt Çakır ve ekip arkadaşları bir defa daha ülkemizin gururu oldular. Hem de tarihe geçerek...

Futboldaki Avrupa şampiyonalarında en çok düdük çalan hakem, bir Türk artık.

Ve onun adı da Cüneyt Çakır. Dile kolay, 3 Avrupa Şampiyonası ve 2 Dünya Kupası finallerinde görev almak.

Bravo Cüneyt Çakır, bravo Bahattin Duran, bravo Tarık Ongun. Onlar şimdi finale yürüyor.

Ne dersiniz onlara da ‘Bizim Çocuklar’ diyebilir miyim! Dünyanın şu an gözünü çevirdiği EURO 2020’de ülkemiz adına yaptıkları tanıtım için onlara da, şu dağıtılan primlerin KDV’si kadar bir ödül düşünülür mü acaba?

Misli.com'dan yeni üyelere özel kampanya! 100 TL oyna, 100 TL kazan, hemen katıl...

Yazının Devamını Oku