Şükrü Küçükşahin
Şükrü Küçükşahin
Şükrü KüçükşahinYazarın Tüm Yazıları

Küçümse, alaya al karizma çiz

BAŞBAKAN Tayyip Erdoğan’ın Afyon ve Kütahya mitinglerini izledim.

Daha şehre adım atar atmaz, alınan güvenlik önlemleri ve bir kilometre uzaklıktan başlayarak kapatılan yollarla şehrin ayağa kaldırıldığını görüyorsunuz.
Alana girişte sıkı üst aramasıyla yetinilmiyor, kamera kaydı da yapılıyor.
Başbakan’ın alana gelişi, otobüsün çevresinde koşan onlarca polisin yarattığı görüntü de güvelik önlemlerinin ne kadar üst düzeyde olduğunu kanıtlıyor.
Başbakan alana gelmeden önce kalabalık ciddi bir şekilde hazırlanıyor. Örneğin, “Başbakan ‘İstikrar sürsün’ diyecek, biz de hep birlikte, ‘Türkiye büyüsün’ diyeceğiz, tamam mı” anonsu defalarca tekrarlanıyor.
Başbakan’ın açılışları da bu arada anons ediliyor; Afyon’da 31, Kütahya’da 41 tesis sayılınca, dinlerken kente yeni bir kent katıldı havası doğuyor.
Kürsüye davet anonsları arasında bu seçime özgü ikisi; “Büyük usta geliyor”, “Kargalar sürüyle kartallar yalnız uçar; sen yürü başbakanım” dikkat çekici.
MEYDANLAR PRİMİNİ SÜRDÜRÜYOR
Erdoğan, mikrofonu alınca ilin tüm ilçelerini, cama bakarak tek tek okuyor; kalabalığın hala o camı fark ettiğini düşünmediğimden her ilçenin adını andığında alana, “Helal be” anlamında güçlü bir heyecan dalgası yayılıyor.
Bu selamlamadan o ilin tarihteki büyüklerinin adlarını sıralamaya geçen başbakan, onlardan birinin söz veya eylemiyle kendisine atıf yapıyor.
Afyon’da savunma sanayindeki gelişmelerle konuşmasına giriş yapan Erdoğan, Kütahya’da YGS’yi öne çekip muhalefete yüklenmeye başladı.
Aralara zaman zaman “İstikrar sürsün...” sözünü koyup kalabalığın “Türkiye büyüsün” yankısını alınca devam etti. Alanları doldurarak kendisine verdiği primi sürdürdüğünü gösteren, onun beklediği her yankıyı veren kalabalıkla başarılı bir diyalog içinde kalan Erdoğan, bu etkileşimle tansiyonu yukarıya doğru çekiyor.
Araya serpiştirilen şiirlerle de iyi kurgulandığı gözlenen 50-60 dakikalık konuşmada (yaklaşık 20 dakika) en büyük hedef ise Kemal Kılıçdaroğlu.
Doğrusu bunun ters tepeceğini söyleyenler de çok; ama Erdoğan Kılıçdaroğlu’nun Aleviliğinden giriyor SSK’yı batırmasından, kaset mamulü olmasından çıkıyor; “Silivri ile CHP arasında tünel kazıldı” demekle de yetinmiyor, CHP’yi mafya ile bağlantılı göstererek halkı coşturuyor.
KALABALIĞI AYAKTA TUTUYOR
Afyon’da Süleyman Demirel için, “Emeklilik yaşını yükselterek memleketin anasını ağlattı” dese de SSK’yı batıranı yine Kılıçdaroğlu diye ilan etti.
Kaset konusuna geldiğinde ‘Müslümanlık’ vurgusunu da ekleyerek Kılıçdaroğlu’nun yanına Devlet Bahçeli’yi de getiren Erdoğan’ın, alanı güldüren alkışı yükselten ‘küçümseme’, ‘alaya alma’ içerikli ifadelerle bu iki ismin karizmalarını çizmeye çalıştığını rahatlıkla düşünebiliriz.
Erdoğan, meydanlarında medyayı sert sözlerle eleştirmeyi de sürdürüyor. Bütün bu söylemden memnun ve ‘bakalım daha ne diyecek’ beklentisiyle de sonuna kadar alanda kalan kalabalığın aklına, örneğin Erdoğan, “Eğer etüdü, fizibilitesi yapılmadıysa bu kardeşinizden söz çıkmaz” diyerek Kılıçdaroğlu’na vururken, Kanal İstanbul’un hiç gelmemesi son derece doğal.
“Köşeme çekildim” diyen Süleyman Demirel’i meydana çekmede ısrarlı olan Erdoğan, genelde “87 yaşında” demekle yetinirken Kütahya’da “Kim biliyor musunuz” sorusuyla alana “Demirel” dedirtme yoluna gitti.
Sanki amaç Demirel’i alana çekip, “Bana karşı ittifak kurdular” demek.
Yazarın Tüm Yazıları