BÜTÜN partilerin milletvekili aday listesi bugün gün yüzüne çıkmış olacak.
BDP listesini dün açıkladı; orada ciddi bir tepki beklememek gerekiyor.
Göründüğü kadarıyla ve malumu üzere AKP’de ciddi bir tepki yükseleceğini sanmak yanılgı olur; çünkü bu partide herkes kabul ediyor ki, Başbakan Tayyip Erdoğan yoksa oy da yok; yani aday etkisi sıfıra yakın.
MHP’den de parti disiplini nedeniyle ciddi bir ‘küskün haykırışı’ yükselmez gibi; sesi çıkanlar uzun süredir parti ile yollarını ayırmış isimler olabilir. O isimler de MHP seçmeninin bildiği, ‘AKP’ye yakın’ diye nitelediği kişiler. Kanımca, kıyamet koparacak tek liste CHP’den çıkacağı için parti içi itirazlar yüksek olabilecek; ancak listenin seçmenden olumlu kabul görme olasılığı bunun ötesine geçebilir, etkisini kırabilir.
‘KEMAL’E GÜVEN’ KAMPANYASI
Aslında CHP listesi için, gelişmeleri son derece yakından izleyen ve bilen bazı isimler, “Göreceksiniz ‘Devrimci Kemal listesi’ çıkacak” iddiasında bulunsa da ben temkinli davranıp listeyi görelim, diyeceğim.
Ancak gazetelerde çıkan listelere bakıp umutlanan çoğu ‘kelli felli’ ismin sürprizle karşılaşacağını söylemek için kâhin olmamız şart değil.
Buna karşın, kadınlarla gençlerin listede beklenenden daha fazla sayıda olma olasılığı epey yüksek; bazı kontenjanlar dahi bu amaçla kullanılmayabilir.
Aday listesi için kapılar kapatılmadan önce, cuma günü, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile bir görüşmem oldu; YGS skandalı ile ilgili bölümünü cumartesi Hürriyet’te okudunuz, seçim ve liste konularını da şimdi aktaralım.
Ama önce bir izlenimimi yazmak isterim; Kılıçdaroğlu sürmekte olan TV reklamlarından çok memnun, aldığı yankılar da son derece olumlu.
Kampanyanın kendi sesinden yürütülmesi de büyük kabul ve destek bulmuş.
İşte bu iki noktadan çıkardığım sonuç, CHP seçim kampanyasını, “Kemal’e güven” üzerine kuracak, seçmene bu çağrıda bulunacak.
Kılıçdaroğlu da bir sorum üzerine, “Vatandaşlardan tek isteğim, bizim samimiyetimize, hizmeti samimiyetle yapacağımıza inanmalarıdır” dedi.
ERGENEKON SANIKLARINA YEŞİL IŞIK
Önceki yazılarımdan hareketle Kılıçdaroğlu’na Ergenekon davası sanıklarının durumunu sormadan geçemezdim, kontra sorularla öyle de yaptım.
Kılıçdaroğlu, bu aday adayları için, “Kamuoyu böyle bir şeye nasıl bakar diye özel bir anket yaptırdık. Sonuçlar bugün gelecek” açıklaması yaptı.
Sonra yeni bir görüşmemiz olmadı; ama anketle ilgilendim, bana söylenen şu:
“Sadece iki isim çıktı. İlk isim sürpriz oldu, ikincisi tahmin edilen isim.”
Kılıçdaroğlu’na, iktidarın bu adaylarla ilgili CHP aleyhinde kampanya yürütme olasılığını anımsattığımda ise aldığım yanıtı şöyle oldu:
“Sanmıyorum. Eğer AKP bunu propaganda malzemesi yaparsa, ‘İnsan haklarını ihlal de ederim, sınırlandırırım da’ demiş olur. Bu kişiler savcılıktan, ‘adaylığa engel yoktur’ belgesi alıp başvuru yapıyor. Yasal olarak da bu duruma karşı çıkmaya hakkınız yok.”
Kılıçdaroğlu’nun, bu isimlere “yeşil ışık yaktığını” sadece bu sözlerinden çıkarmıyorum, “AKP kendi hayali ihracatçılarına baksın, davaları vardı, yargılanıyorlardı” demesine de dikkat çekiyorum.
Bu isimlerin adaylıkları halinde karşı söylem geliştirmenin hukuk dışılık anlamına geleceğini de anımsatan Kılıçdaroğlu’nun “Böyle bir şey karşı taraf için tazminat hakkı da doğurur” sözleri ise cabası, benden duyurması.