Şükrü Küçükşahin
Şükrü Küçükşahin
Şükrü KüçükşahinYazarın Tüm Yazıları

Formula’dan sonra polis neyi diyemeyecek?

TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu’nun Formula 1 daveti ulaştığında, önce gitmeye, sonra gitmemeye karar verdim.

Meğer büyük bir hata işlemek üzereymişim.

Bunu duyan arkadaşlarım, etrafımı sardı:

‘Sakın gitmemezlik yapma. Bu çok önemli bir yarış. Saat yönünün tersine sürüş yapılacak. Pisti sürücüler ilk kez kullanacak. Üstelik sizin seyir terasınız en güzeli.’

Bazıları, ‘Ne olur kaçırma’ diye takla atmaya da kalkışınca soluğu İstanbul’da aldık.

PİST VARDI DA BEN Mİ SCHUMACHER OLMADIM

Yine de bir bilmez olarak bilene danışma gereği duydum.

Tek rallici tanıdığım Türkiye şampiyonu Serkan Yazıcı’ydı.

Onu herkesten heyecanlı buldum; ama heyecanı şahsiymiş!

Artık polisler yolunu kesip, ‘Kardeşim; yazık değil mi, bu lastikler milli servet, yakıyorsun’ diyemeyecekmiş.

Serkan’dan Türk Formula’da yarışçı olmadığını öğrenince ‘Bak tekerleri boşuna yakmışsın’ diye takıldım.

O da, ‘Yani Türkiye’de Formula pisti vardı da ben mi Schumacher olmadım’ karşılığını verdi.

Serkan’a göre bu Formula, Türk yarışçıları da ortaya çıkaracak; çünkü artık vatandaş otomobil yarışçısına ‘zengin bebesi’, yarışlara ‘zıpır eğlencesi’ diye bakmayacak.

Serkan, Özal sonrasının genci olduğu için iddialı da:

‘Formula yarışları kültür düzeyi yüksek ülkelerde yapılıyor. Göreceksiniz artık Türkiye bu alanda da çağ atlayacak.’

EN GÜZEL MANKEN PİSTİ ERKEN TERK EDİNCE

Bu propaganda altında yola koyulduk ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın startı verişini, hem de pistin büyük bölümünü gözlemleyen kulelerden birinde yerimizi aldık.

Start sonrası kuledekilerin bir o yana bir bu yana koşturduğunu görünce ‘Formula’nın Türkiye’ye bir de sağlık maliyeti olacak’ diye düşünmeden edemedim; ama en çok da Schumacher’in yarışı erken terk etmesi sonrası seyircinin içine düştüğü bunalımı kafama taktım.

O zaman Serkan’ın, ‘Yarışları firmaların araba tanıtımı, yarışçıları da tanıtım mankenleri gibi görmeli’ sözlerinin anlamını çözdüm.

En güzel manken yarışı terk edince, seyirci bunalıma girmişti.

Ama sonunda gördük ki, Raikkonen’in taraftarları da oldukça fazlaymış.

Böylece üzülenlerle sevinenler dengelenmişti.

Ama Türkiye yarışları kazasız belasız atlattığı için ne kadar sevinsek yeridir.

Bir de yarışçıların 330 km sürat yaptığı bölgeden izleyiciler de hiç değilse saatte 3 km hızla ayrılabilselerdi o da başka bir güzellik olurdu.
Yazarın Tüm Yazıları