Gezide amaç başkaydı; ama Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt’ın Milliyet’e yaptığı açıklama gündeme damga vurdu.
Böyle olunca, Güneydoğu gezisinde, dağda elde silah dolaşanın ovada siyaset yapmasını öneren Ağar’a Orgeneral Büyükanıt’ın verdiği yanıtın DYP’deki yankısını aktarmak şart oldu.
Önce, yanıtın DYP’de kırgınlık yarattığını söylemeli.
DYP yönetiminde, "Paşa söylediklerimizi iyi okumamış. Eğer okusaydı, hükümetin askeri de dışlayan PKK ile giriştiği bir oyunu bozduğumuzu görürdü.Paşa görmese bile karargáh bunu nasıl anlamadı?" sitemi var.
İkinci olarak demecin çıktığı günün ilk saatlerindeki yaklaşımın akşama doğru biraz farklılaştığını belirtmeli.
ECEVİT’İN ÇIKIŞI
Sanıyorum yapılan ilk değerlendirmelerin ardından, geri adım atılmaması, aksine çıkış yapılması benimsendi.
Bu nedenle ki Ağar, ilk sohbetimizde konuyu çok yumuşak sözlerle değerlendirirken, Almanya’ya indiğinde, "Benim adım Mehmet Ağar; yediğim pekmez, gittiğim Antep" deme gereği duydu.
Peki, ne olmuştu bu arada?
Uçağa binmeden önce bir DYP’ li, "1971’e benzemesin" dedi.
Araştırınca bunun, 12 Mart’a karşı çıkan Bülent Ecevit’in ilk seçimdeki başarısına atıf olduğu resmi netleşti.
Tabii 35 yıl öncenin şartları ile bugünün şartları arasında çok büyük farklılıklar var; ama DYP yönetimi, "Madem bu tartışmayı Paşa başlattı, geri adım yok" noktasına gelmiş durumda. Bundan partinin yara almaması, hatta bunun oy tabanında yeni bir kazanıma yol açmasının arayışları başlatılmış görünüyor.
Bir parti için bundan daha doğal bir şey olamaz; ama DYP yönetiminde askerle ilişki konusunda bir bütünlük yok gibi.
Bir kısmı, askerin siyasete karışmaması anlamında bu çıkışın sürdürülmesini isterken, bazıları, tartışmanın PKK noktasında olmasından şikáyetçi; onlar "din ve vicdan özgürlüğü’ temelinde bir karşı duruştan yana.
KAKAFONİYE TIK YOK AMA
Bu ayrılığa karşın DYP yönetiminde, "Paşa’nın irtica uyarısına kakafoni diye bakan ABD elçisine tık yok, PKK ile hiçbir şekilde yan yana konamayacak bir lidere böylesi siyasi yanıt verilmesi büyük haksızlık" değerlendirmesi ortak nokta.
Bu nedenle Org. Büyükanıt’ın sözleri ve Ağar’ın yanıtının DYP’ye kazanım olacağını savunanlar hiç de az değil.
DYP’nin bu şekilde de olsa gündemde olması da başka bir nokta.
Ancak, yakın tarihimize baktığımızda merkez sağ partilerle asker arasındaki tartışmaların sonuçları ortada.
ANAP lideri Mesut Yılmaz’ın her demokratik talebi askerin sert tepkisini aldı; ama AKP iktidarı çok daha ileri adımlar attı.
28 Şubat bin yıl sürecek denilirken, AKP iktidar oldu.
Askerin bunu görmesi gerekir; ama DYP’nin de başında ’Türk’ yazan TSK ile çatışmayı sürdürme görüntüsünden uzaklaşması gerekir.Askerle çatışma radikal partilere kazanım olabilir; ama merkez sağ için durum aynı değil.
Bir yerden kazanılan başka yerden fazlası ile gidebilir.