CHP’ye yeniden genel başkan seçilen Deniz Baykal oldukça memnun.
‘Dikensiz gül bahçesi yarattı’ eleştirilerini, ‘Dikenli gül bahçesi AKP’de, DYP’de, MHP’de, ANAP’ta yok da CHP’de mi olacak? Neden olsun ki? CHP, asıl şimdi parti oldu’ diye yanıtlıyor.
‘Delege ve vatandaş katılımı çok yüksek; ruhu, inancı ve iddiası olduğu; Türkiye’ye yönelik tehdit ve teşhisleri ortaya koyduğu’ için son dönemlerin en iyi kurultayını yaptıklarını söyleyen Baykal, il başkanlarının da aynı kanıda olduğunu aktarıyor:
‘Seçildikten sonra başkanlarla görüştüm. Yaptıkları işten müthiş mutlular. İlk kez böyle büyük bir kaynaşmaya tanık oldum. CHP bu manzaradan mutlu.’
ŞAKAKLARINA SİLAH DAYAYACAK DEĞİLİZ
Dün sabah görüştüğümüz Baykal’a 2006’da sandığı getirebilmek için CHP’nin ‘sine-i millet’ kozunu kullanacağı izlenimi doğduğunu söyledik.
‘Niye hemen sine-i millet akla geliyor?’ diye soran Baykal şunları dedi:
‘Normali seçimin 2006’da olması. Türkiye’nin ve dünyanın pratiği bu. Üç yıl geçti, tartışmaların geldiği düzey ortada. Bunu beş yıla taşımak doğru değil. Üstelik bu dönem, Cumhurbaşkanı seçimi nedeniyle sancılı bir dönem olacak.’
Sancıyı AKP’ye göstermek istediğini söyleyen Baykal, ‘Bu nedenle 2006’da seçim diyoruz. Tabii bunu şakaklarına silah dayayarak yapacak halimiz yok. Ama bunun dışında her şeyi, her şeyi yaparız’ diyor.
CHP, cumhurbaşkanı seçimi için son güne kadar beklemeyecek görünüyor.
Bunu herkesin bilmesi ve desteklemesi halinde AKP’nin ‘Direnirsek bedeli ağır olur’ gerçeğini göreceği kanısında olan Baykal, sözlerini sürdürüyor:
‘Direnmeleri çok özel amaçları olduğunu gösterir. Başbakan’ın günü gelmedi, konuşmayalım, demesi de yetmez. Son gün 2006’dır. Bu nedenle cumhurbaşkanı seçimi geldiğinde sine-i millete dönüş de güvence olmaz.’
İŞ DÜNYASINA GÖREVE ÇAĞRI
Baykal, 2006’da seçim için Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’a da sesleniyor:
‘Seçimi dün konuşmadık, bugün konuşuyoruz. Bu vatana ihanet etmek, ayağına takoz koymak, istikrarsızlık istemek değil. Ne icraat yapmak istiyorsan yap, ama yılın hangi ayında seçime gideceğini ortaya koy. Normali bu. Yoksa kafanda gizli bir amaç olduğu ortaya çıkar.’
CHP liderinin bir çağrısı da iş dünyasına:
‘İş dünyasında birçok kişi de bu gizli tertipleri bildiği için rahatsız. Ancak, rahatsızlık yaratılmasın diye bunu geçiştiriyorlar. Böyle diye diye bir ülke geriliyor. Gereken, gerekli zamanda yapılmazsa sonuç alınamaz. İş dünyası bunun bilincinde olmalı.’
Baykal, seçim isteğindeki kararlılıklarını da şöyle ortaya koyuyor:
‘Fotoğraflar çektirdik, haftaya yine çektireceğiz. Afişler hazır. Reklam ajansını seçiyoruz. Kurultaydan hemen sonra vaatlerimiz için komisyon oluşturuyoruz. Seçim otobüsleri alıyoruz. Sandık başı eğitimi için komisyonlar çalışmaya başlıyor. Sokak sokak seçmen profili çıkarılıyor; kim sandığı gitti, kim gitmediye kadar.’
‘Gerisini de onlara bırakıyorum’ dediği topluma da, ‘Türkiye büyük sıkıntılara girmemek için 2006’da sandığa gitmeli. Ben sıkıntının, iktidarın gizli hesaplarının haberini veriyorum. Toplumun da görevini yapmasını, bize yardımcı olmasını bekliyoruz’ diye sesleniyor.