Paylaş
İlk duyduklarım karşısında tereddüt geçirdim, inanamadım, konuyu görüştüğüm Sağlık Bakanı Recep Akdağ da bu dramı doğruladı.
Başbakanlık TİKA Genel Müdürlüğü ile birlikte Etiyopya, Nijer, Somali başta olma üzere bazı Afrika ülkelerinde sağlık personelinin eğitimi, hastane rehabilitasyonu ve yapımı, ilaç desteği sağlama gibi hizmetler verdiklerini söyledi.
Bu hizmetler sorunu ortadan kaldırmıyor; ama çok şey başarılıyor.
Akdağ, “En iyisi arkadaşlara söyleyeyim seni arasınlar. İşin içinde olanlar, yaşayanlar durumu daha iyi biliyor” deyince ilgili bürokratlar ve doktorlarla konuştum, dramı onların ağzından dinledim.
ELLERİNİZE SAĞLIK
Malum bu ülkelerde kadın sünneti bir felaket; ancak bunun yanı sıra 10-11 yaşında çocukların evlendirilmesinden kaynaklanan ayrı bir dert var ve üstüne bir de yine bu yaşlarda tecavüze uğrayan çocukları koyun.
O yaşlarda rahimleri gelişmemiş olan bu çocukların, doğum anında ya rahimleri yırtılıyor ya da deneyimi olmayan ebeler, halktan birileri, bulabildikleri kesici nesnelerle (bıçak, neşter, inanmayacaksınız ama cam kırıkları) kadın rahimlerinde genişletme operasyonu yapıyorlar.
Gelin bundan sonrasını da bir doktorun kendisinden dinleyelim:
“Kadınlar idrarlarını kaçırıyor, çok yaygın şikayet var denilince ben de gittim. Bir hafta kaldım ve gördüklerime inanamadım. Kimler hasta diye sordum, kapıya bir çıktım 200 kadın. Acayip derecede kötü bir koku. 25-30 yaş civarları. Yapılan o sakat operasyonlar sonucu kadınlar idrar kaçırmaya başlıyor, üre iç çamaşırı yoluyla enfeksiyona neden oluyor. Yine inanamadım, bu koku üzerine aile, kadını dışlıyor; bir odaya, daha doğrusu bir kulübeye kapatıyor, sadece önüne bir yemek konmak için ziyaret ediliyor. Bu arada eşler de ikinci evlilik yapıyor. Dışlanmış, hayattan kopmuş kadınlar bunlar. İçler acısı bir tablo ve binlerce kadın bu durumda. ABD’li doktorlar günde 3 operasyon yaparken; biz dayanamadık, sabah erkenden akşama kadar, ayakta durabildiğimiz sürece günde 10’ar ameliyat gerçekleştirdik. O kadınları görüp durmak mümkün değil ki.”
Bakan Akdağ, Başbakanlığın maddi katkısıyla, bölge ülkelerine yönelik sağlık desteğini sadece bu konuda değil her alanda sürdüreceklerini belirtirken, konuştuğum bürokrat ve doktorlar yeni seferlere hazırlanıyordu.
Aldığım bilgilere göre, Türk doktorlar şu ana kadar bu dramı yaşayan yaklaşık 2 bin kadını toplum içine çıkar hale getirmiş; ellerine sağlık demek de bizim görevimiz.
ŞAHİN’E HIRSIZLI REKLAM ÖZRÜ
Önceki hafta Meclis Başkanı Mehmet Ali Şahin’in bir sigorta şirketinin reklamında hırsızlık özendiriliyor diye, RTÜK’ü göreve çağırdığını yazdım.
İlgili sigorta şirketinin Genel Müdürü yazıyı okuyunca Şahin’e hemen bir mektup yollayıp, reklam filminin yayından kaldırıldığını bildirdi.
Genel müdür mektubunda “Filmin şahsınızda yarattığı olumsuz algıyı kavrayamamış olmaktan derin üzüntü duyuyoruz. Kamuoyunda da maksadını aşan bir algılamaya neden olmadığımızı dilerim” diyerek RTÜK’ün devreye girmesinin önüne geçmiş oldu.
Paylaş