Paylaş
Vadesi geçtiği halde tahsil edilememiş olan vergi alacakları ile SSK (4/a) ve Bağ-Kur (4/b) prim alacakları inanılmaz boyutlara ulaştı.
Sözünü ettiğimiz inanılmaz boyut, tabloda gösterilmiştir.
SSK ALACAĞI DÜZELTİLDİ
yukarıdaki rakamlardan; işçi çalıştıran işverenlerden olan SSK primi (4/a), gecikme cezası ve gecikme zammı alacağının ilginç bir öyküsü var.
16 Haziran 2009 günü “SGK’da Erkek Adam Komedisi” başlığı altında açıkladığımız gibi, Sosyal Güvenlik Kurumu, Aralık 2007 itibariyle gözüken prim alacağını, hiç değiştirmeden Mart 2009 ayı dahil “her ay aynen” yayımlıyordu. O tarihte 12.2 milyar TL olan prim ve faiz alacağını “Haziran 2009 itibariyle 20 milyar TL olmuştur” diye tahminde bulunmuştuk.
Uyarımız üzerine, bu komediye son verildi ve alacaklar üç ay öncesine ait de olsa yayımlandı.
Nisan 2009 itibariyle alacak tutarının 18.2 milyar TL olarak açıklanması tahminimizi doğruladı.
Böylelikle 15 aydır tekrarlanan bir skandala da son verildi.
NE YAPMALI?
Yukarıda da belirttik.
Bugün itibariyle vadesi geçtiği halde tahsil edilmemiş prim ve vergi alacakları ile bunların faiz ve gecikme zammı tutarı 130 milyar TL civarında.
Ülkemiz zor günlerden geçiyor. İlk çeyrekte yüzde 13.8 küçülmemiz, reel sektörün ne kadar zor durumda olduğunun somut göstergesi.
* Yaklaşık 850 bin kredi kartı borçlusu için borç yapılandırılması ve faiz indirimi kararı alındı.
* Merkez Bankası faizleri yüzde 8.25’e indi.
* Bankalar mevduata yüzde 9-11 arasında faiz uyguluyor.
* Hazine yıllık yüzde 12 ile borçlanıyor.
* Enflasyon, Haziran ayında TÜFE’de yıllık yüzde 5.73, ÜFE’de ise yıllık -1.86 oldu.
Durum böyle iken, gecikme zammı oranı yıllık yüzde 30 olarak uygulanmaya devam ediyor.
Devletin paraya, borçlu vatandaşın da şirketlerin de nefes almaya ve ayakta durmaya ihtiyacı var. Yüksek faizler, borçları iyice ödenemez hale getiriyor.
Birikmiş prim ve vergi alacaklarının, aslına dokunmadan faizleri enflasyona göre yeniden hesaplanıp indirilmesi, ardından yıllık yüzde 4 faizle, 36 aylık bir taksitlendirme yapılması en uygun çözüm.
Sonunda devlet de kazanır, vatandaş da...
Paylaş