Nasıl olacak bu işler

Tam da bu sırada koronavirüs günlerinde hiçbir şey yokmuş gibi hayatına devam eden İsveç’ten bir haber geldi.
Müzik dergisi NME’nin internet sitesinde Malmö’de bulunan Plan B isimli mekanda Avrupa’daki koronavirüs döneminde ilk konserin verildiği duyuruldu.
Haberde, “Spunsugar” isimli bir müzik grubunun sosyal mesafe kurallarına uyarak konser verdiği ve bu konsere 39 kişinin katıldığı konu edildi.
Ülkede iki hafta kapalı kalmanın ardından mekanlar kapılarını açtı,
Plan B adlı yerin sahibi Carlo Emme de özel bir izinle konser yapmaya başladı. Şu an ülke kurallarına göre 50 kişiden az toplanmaya izin var.
Bar ve restoranlar açık. Sanıyorum tüm Avrupa bir de biz, şaşkınlıkla bu kararları izliyoruz. Gelelim konsere. 350 kişilik mekanda katılım 40 ile sınırlandırılıyor.
İlk fikirleri herkesi belli mesafelerle oturtmak ama sonra bu pratik olmadığından vazgeçiliyor.
Konser, 45 dakika sürüyor ve tüm kurallara uyuluyor. Spunsugar grubunun üyeleri verdiği demeçte olan biten karşısında duyarsız değil tam aksine kurallara uyan bir yapıda olduklarını söylüyor.
Uzun süre sonra seyirciyle buluştukları için de mutlu olduklarını dile getiriyorlar.
Mekan sahibi ise haberde “Kimse gelmezse batarız” diyor.
Konsere gidenlerin bazıları ise yorum yapmaktan kaçınıyor ve arkadaşlarının kendilerini yargılamalarından korktuğunu söylüyor.
İşin özünde ekip üyeleri de mekan sahibi de “Bu yeni şartlar altında hayatta kalmanın yolunu bulmalıyız” diyerek konuyu sonuca bağlıyor.
Tabii bu hikayede yeniden İsveçlilerin gündelik hayatına devletin önerdiği kurallar altında devam ettiğini hatırlatmakta fayda var.
Dönelim ülkemize...
Sektörün en büyük umudu konserlerin en erken eylül-ekim gibi başlaması ama sosyal mesafe ve hijyen endişesiyle birbirimizden uzaklaşmaya devam edecek olmamız.
Haberi okurken müzisyen ve müzikseverler adına sevinirken “Ya nasıl olacak bu işler” demekten kendinizi alıkoyamıyor, “Ya akıl kârı değil bu yaptığınız” dememek için kendinizi zor tutuyorsunuz.
Tahmin yürütmeye gerek yok. “Sahi nasıl olacak bu işler” önümüzdeki günlerde, bekleyip göreceğiz.

Evden klip dönemi

- İrem Derici, “Dudak Payı” şarkısının klibini evde çekti.
- Merve Özbey, yeni klibi “Kül” için sevenlerinden videolar istedi.
- Manga da yeni şarkılarının klibi için sevenlerinden video paylaşımı yapmalarını rica etti.
Birbiri ardına evde çekilen klipler öne çıkacak bundan sonra. Nedeni ise açık. Müzikseverler yeni şarkılar dinlemek istiyor bu dönemde.
Ancak müzik dinlemenin birden çok yolu olduğundan “görüntülü yayınlar”a da çok fazla rağbet var.
Şu sıralar daha fazla klip izleme olanağı bulacaksınız.
Klip yoluyla yardım mı?
Grup Koliva her bir üyesinin evde çektiği görüntülerden bir klip hazırlayarak elde edilen geliri “Biz Bize Yeteriz Türkiyem” kampanyası için kullandı.
Ev yapımı kliplerle ekiplerinize, meslektaşlarınıza, çeşitli sosyal sorumluluk projelerine destek olmanız mümkün. İtalyan müzisyen Roby Facchinetti de “Rinascero Rinascerai” isimli şarkısını yardım amaçlı YouTube’a yükledi. Bunun gibi ünlü isimler destek olmak istedikleri amaç için bir şarkı veya klip hazırlayıp YouTube gelirini bağışlayabilir.
Bu da benden naçizane öneri...

Akıp gidiyor

Çiğdem Borucu’nun 14 şarkıdan oluşan yeni albümü “Many Things” bu cuma yayınlanıyor. Solo ve elektronik piyano kompozisyonlarından oluşan albüm karantinade olduğumuz şu günlerde dinginlik hissi veriyor. Borucu, Elazığ depremi sonrası yakarışlardan ve şiirlerden esinlenilen eserlere imza atmış. Aynı hayat gibi akıp giden bir albüme şahitlik ediyorsunuz.

Fire yok

Nilipek’in 10 şarkıdan oluşacak yeni albümü “Mektuplar”ın ilk bölümü yarın yayınlanıyor. Albümün ilk beş şarkısı için rahatlıkla söyleyebilirim ki tek bir fire yok. Dingin sesiyle umut aşıladığı şarkılardan “Yaprak” ve “Herkese Yetecek Kadar” parıldayan işlerden.

Yeni bir isim

Aia adıyla dinleyiciyle buluşacak olan Aslı İrem Ataç, ilk şarkısını yayınlıyor. “Bulamadım” isimli şarkıda rap konusunda sıklıkla kapısı çalınan prodüktör Bugy imzası var. Sınırsız autotune’a rağmen stilini daha net anlayabileceğimiz devam işlerini beklemekteyim.

Ne dinledim

Can Güngör-Revolte
FÖK-İrtifa
Aga B-Bis
Arel Koray Nalbant-
Bisiklet Hırsızları
Sepya-Pürtelaş
Ahmet Ali Arslan-Mor
Can Ozan, Dilan Balkay-
Hepsi Kafamda
Lara Di Lara-Nereye
Dolu Kadehi Ters Tut-Duvar
Cem Adrian-Hüzün Kovan Kuşu
Nilipek-Yaprak
Gaddar-İyiler Erken Ölür
Küf-Misafir
Rain Lab, Kayra-Kış Uykusu
Deyim Yerindeyse- Çiçek
Alban Chela, Sırma-
You’re My Reason Now
Stars Like Dust-Who
Berk the Turk-Goku Freestyle
Sinan Öktem-Harem Suare
MWM, Kedimari-Here I Am
Gaye Su Akyol-Hologram (Islandman remix)

Metale “gel gel”

Gürültülü bir şeyler dinlemek isteyenleri de unutmadım. Helak grubu 2’nci albümleri “Heritor”u yayınladı. 7 parçadan oluşan post/sludge metal türündeki bu çalışmada Moklich, Onur Başkurt ve Onur Meriç, “Helak“ adı altında son günlerde çok da akla gelmeyen metal müziğe “gel gel” yapıyorlar.

Believe’den Türkiye atağı

Sanatçı merkezli bir dijital müzik platformu olan Believe Grubu, Doğan Müzik Yapım’a ortak olduğu haberi geçtiğimiz günlerde yayınlanmıştı. Fransa merkezli Believe, Avrupa’da dijital platformlarda çok ciddi bir oyuncu konumunda. Türk müzik piyasasına da büyük bir hamle ile giren Believe, sektöre neler kazandıracak önümüzdeki günlerde göreceğiz.

Çıta yukarıda olunca…

Can Güngör, ikinci albümü “Sular Dar”ı yayınlıyor.Sanatçı, 15 şarkılık bu albümde yine aranjör ve prodüktör olarak adeta şov yapıyor. “Dışarda Kış” ve “Teselli” single’larının da yer aldığı müzikal anlamda bir çırpıda akan albüme dair tek eleştirim sözleri. Müziğin muhteşemliği yanında sözler biraz hafif kalmış gibi ama olsun. Güngör, çıtayı en başta yükseğe koyduğundan beklentimiz de yüksek. “Ağustosta Akşamüstü”, “Bu Sular Derin”, “Güneşsiz Sular Dar” ve “Revolte” albümün öne çıkan çalışmalarından.