2012 yılında kendisiyle 16 yıl sonra çıkardığı ‘ Aşk çarpsın beni’ albümü vesilesiyle buluşmuş bu uzaklaşmayı ve hayatındaki yenilikleri uzun uzun konuşmuştum.
O zamanlar ortadan neden kaybolduğunu sorduğumda bana‘ 16 yıl müzik yapmayarak zaten unutulmayı göze almıştım. Bir tercih yaptım, iş hayatına atıldım. Her ne kadar müziğe dönmek istesem de olmadı. O kadar iyi bir şarkı ki ‘ Alışamadım’ üzerine çıkmam gerekiyordu. Bu da büyük bir baskı! Hayat bir tercih. O dönem başka bir hayatı tercih ettim.’ cevabını vermişti.
Sibel Bilgiç 90’lı yıllarda hafızalarımıza duru güzelliği ve ‘ Alışamadım’ video klip çalışmasında giydiği mavi kıyafet ile kazınmıştı. O dönem öyle popülerdi ki gece çıktığı yerleri tıka basa dolduruyordu. Böyle bir pozisyondayken her şeyi bırakmak cesur bir karardı.
2012 yılında çıkardığı ‘ Aşk çarpsın beni ‘ albümünden sonra tekrar iş hayatına dönen Sibel Bilgiç, 8 senenin ardından ‘ Diyemedim ‘ şarkısıyla şimdi yeniden aramızda.
Söz ve müziği Cengiz Tekin'e, düzenlemesi ise Alper Atakan'a ait çalışmayı özellikle rahmetli Ferdi Özbeğen’den dinleyip sevmiştik. Bu projeyi yapmaya ilk karar verdiklerinde Sibel Bilgiç’e şarkıyı Özgür Aras önermiş. İyi ki önermiş. Şarkı yeniden farklı bir düzenleme ile Bilgiç’e çok yakışmış.
Ateşten gömleği yeniden giydi
Dijital dünyada ne zaman ne olacağı hiç belli olmuyor. Özellikle son zamanlarda müzik dünyasında dengeler sosyal medyanın gündemi doğrultusunda şekilleniyor. Son zamanlarda buna en iyi örnek Ebru Yaşar’ın ‘ Ateşten Gömlek’ şarkısı oldu.
İlk olarak geçen sene Ekim ayında ‘ Sen ve ben ‘ şarkısını paylaşan Murat Başdoğan, Muraz adı altında devam ettiği solo kariyerinde bugüne kadar sahip olduğu müzikal birikimini, gezip gördüğü coğrafyalardan etkilendiklerini, eklektik bir anlayış ile bir araya getirip bunu şarkılarıyla dinleyiciye sunacağını açıklamıştı.
Şimdi ikinci single çalışması ‘’Yelkenler Fora’’ ile Muraz, bu yolculuğun yeni bir durağına götürüyor bizi. Tıpkı ilk çalışması ‘’Sen ve Ben’’ de olduğu gibi, ‘'Yelkenler Fora’’ nın da söz, müzik ve düzenlemesi Muraz’ın kendisine ait.
Bu şarkı ile dinleyiciyi bir yaz akşamı gün batımına götürmeyi ve o atmosferi yaşatmayı hedeflediğini söyleyen Muraz, beni gayet o ortama götürdü diyebilirim. Kademe kademe büyüyen şarkı sizi hayal edilen noktaya bir tüy gibi hafifçe bırakıyor. Akustik-elektronik tarzda olan ‘Yelkenler Fora’ya Cana Çankaya’nın trompeti eşlik etmiş. Şarkının kapak fotoğrafı Cem Talu, Hollanda’da çekilen video klip yönetmenliği ise Umut Uslu imzası taşıyor.
Muraz’ın şarkılarının tarzı , keşfe açık düzenlemeleri gerçekten çok keyifli. Sırada bekleyen şarkıları merakla bekliyorum. Bu solo yolculuğun diğer duraklarında daha başka neler dinleyeceğiz bakalım.
Popsav Online Müzik Festivali
Popüler Müzik Sanatı Vakfı (POPSAV), Youtube ile işbirliği yaparak bayramda üç gün sürecek ve yüze yakın sanatçının sesleriyle katkı sağlayacağı 1.Popsav Online Müzik Festivali’ni gerçekleştirmeye hazırlanıyor.
Yönetim Kurulu’nda; Metin Özülkü, Ferhat Göçer, Yonca Evcimik, Gökhan Türkmen, Hakan Eren, Zeliha Sunal, Baha Boduroğlu, Güliz Ayla ve Ömür Gedik gibi isimlerin yer aldığı Popsav, bu organizasyonun kusursuz işlemesi için geceli gündüzlü çalışıyor. Bu hummalı çalışmanın şu günlerde sonlarına gelinmiş.
Gelirinin tamamı korona salgınından dolayı işsiz kalan müzik emekçilerine, orkestra elemanlarına, sesçilere, ışıkçılara ve rodilere verilecek olan POPSAV Online Müzik Festivali, POPSAV YouTube kanalından canlı olarak yayınlanacakmış.
Dünya olarak yaşadığımız bu krizden en az hasarla çıkabilmek için umut ve hayallerimize hep birlikte sarılmamız gerektiğinin altını çizen Demir Demirkan , söz ve müziği kendisine ait yeni şarkısına dinleyicilerinin evden çektiği görüntüler eşliğinde bir video klip hazırlamış. Videoda Demir Demirkan şarkısını söylerken çevresinde oluşan karelerdeki sevenlerinin eşlik etmesi enerjiyi gayet güzel tamamlamış.
Demirkan, ‘Deli Hayaller’ şarkısı için; ‘Hepimizin 'Deli' diye nitelendirebileceği hayalleri var. Bu hayaller kendimizden daha büyük ve gerçekleştirilemez gibi gözükse de işin gerçeği, o hayalleri kurabiliyorsak gerçekleştirebiliriz de! Single’ın kapak tasarımında da betimlendiği gibi, küçücük kayığında herhangi bir kişi yıldızlı bir gecede umuduna güvenip koca bir okyanusa açılabilir. Bu dünyayı bu inanç ve cesaretle kurduk ve aynı umutlarla yaşatmaya devam edeceğiz.’ ifadelerini kullanmış. Karışık duygular yaşadığımız şu günlerde umut ve cesaret mesajları veren şarkıları dinlemek bir başka güç veriyor insana.
Şarkıcı Gonca Vuslateri
Seneler önce düşünürdüm Gonca Vuslateri şarkı söylese ne güzel olur diye. Garip bir şekilde kendisinden 80’li yılların Madonna’sının enerjisini alırım. Deli dolu oluşu , azimli kariyer adımları bana hep o zamanların Madonna’sını anımsatır. Koyu saçları ve kırmızı ruju ile ‘Like a Prayer’ dönemi Madonna’sına selam çakar adeta benim gözümde. Şarkıcı olarak onu görmeyi belki bu benzerliklerden ötürü daha çok istiyordum.
Bu isteğim onunda yapılacaklar listesinde olacak ki ilk olarak 2017 yılında “Tuna Kiremitçi ve Arkadaşları”nda Tuna Kiremitçi ile “Sana Dair” şarkısında düet yaparak şarkıcılık serüveninin fitilini ateşledi. Ondan sonra solo olarak müzik adına bir çalışma gelmese de İstanbul’da sevdiği şarkıları seslendirdiği keyifli gece programları oldu.
Ve oyunculuktan sonra müzikte de adından söz ettirmesinin gerekliliğine inandığım Gonca Vuslateri’nin 2 senedir çekmecesinde duran ve kendisine Sezen Aksu tarafından hediye edilen “Hep Bi’Şey Eksik” isimli parçasının dinleyici ile buluşma vakti karantina günlerine denk geldi. Parçanın düzenlemesi geçtiğimiz ay ilk solo albümü ‘Epoch’u çıkaran ve severek dinlediğim Redd grubunun solisti Doğan Duru’ya ait.
“Hep Bi’Şey Eksik”, Gonca’nın üzerine çok güzel dikilmiş bir elbise. Sezen Aksu dokunuşu ve Doğan Duru’nun aranjesi öyle güzel iç içe geçmiş ki dinlerken müzikal bir filmin esaslı bir sahnesinde Gonca’yı dinliyoruz sanki. Kendisi oyuncu olmanın avantajlarını şarkıyı dinleyiciye yaşatarak fazlasıyla kullanmış.
Vipoda sayesinde yepyeni eserler dinleyici ile buluşacak, katılımcılarda eserlerini geniş kitlelere ulaştırma fırsatı bulacakmış.
Korona günlerinde birçok sektör dijitalde farklı işlere imza atmaya başladı. Müzikal açıdan amatör ve profesyonel tüm müzisyenlere açık olan Vipoda bakalım kimleri bizlerle buluşturacak ve neler dinleyeceğiz?
Saba ile ev canlı
Şu dönemde sosyal medyada en sevindiğim haber Saba Tümer’in sosyal medyadaki programıyla sahalara geri dönmesi oldu. Evinden yaptığı canlı yayınlar, önce instagram profilinde daha sonra youtube kanalında izleyici ile buluşuyor.
Yaklaşık 3 senedir program yapmayan Tümer, yakın çevresinin ısrarlarına dayanamayarak korona günlerinde evinden yaptığı ‘ Saba ile ev canlı’ programı ile öyle keyifli yayınlar yapıyor ki ‘ Oh be sonunda!’ dedirten samimi ve akıcı yayınlarla izleyicinin güzel zaman geçirmesini sağlıyor. Meğer ses tonunu , kahkahasını ve zeki sorularını ne çok özlemişiz.
Malum bu aralar sosyal medyada bir üst komşunuzun canlı yayın yapmadığı kaldı. Herkes birbirini konuk alıyor. Bitmek bilmeyen bir canlı yayın trafiğine şahit oluyoruz. Bir yerden sonra içerik hep aynı olduğu için bu yayınların çoğu izlenmiyor bile. Artık bıkkınlık yaratan bu keşmekeş içinde bir duayenin geri dönüşü gayet isabetli olmuş.
Hande’nin müzik kariyerinde bizlerle paylaştığı ilk orta tempolu şarkı olma özelliği taşıyan ‘ İyi misin?’ çalışmasının söz ve bestesi kendisine düzenlemesi ise Serkan Balkan’a ait.
Art arda yayınladığı yüksek tempolu, nokta atışı şarkılardan sonra ‘ Bakın ben böyle şarkılarında üstesinden gayet iyi gelirim “ dercesine paylaştığı şarkı, gece yarısı dijital platformda ilk yayınlandığında hemen Hande’ye mesaj atıp düşüncelerimi söylemiştim.
Bu sefer romantik Hande’yi dinleyici ile paylaşan Ünsal’ın ‘İyi misin?’ şarkısının düzenlemesinde Serkan Balkan’ın payını unutmamak lazım. Balkan, hem bizden hem de batı esintilerini ustalıkla yoğurmuş.
Şarkının video klip çalışması evde cep telefonu ile Halil Güzel yönetmenliğinde çekilmiş. Siyah beyaz olan video şarkının ruhunu çok şık yansıtmış.
İhtimaller
Genç oyuncu Baran Bölükbaşı karantina günlerinde yeni şarkısını dinleyiciye sunmuş. Daha önce Ozan Doğulu ile beraber yaptığı ‘Dedikodu’ isimli şarkısından sonra oynadığı dizilerde söylediği şarkıları saymazsak A’dan Z’ye her şeyiyle ilgilenip imzasını attığı bu şarkıya diskografisinin ikinci çalışması diyebiliriz.
Söz , müzik ve düzenlemesini kendisinin yaptığı “ İhtimaller” şarkısı şu an genç dinleyicinin sevip dinlediği tarzda bir şarkı olmuş. Oyunculuk kariyeri yanında müziği ihmal etmeyen ve o tarafı da besleyen Baran’ın gönlü bana kalırsa müzik için bir başka atıyor gibi.
Küçük yaşlardan beri müziğe ilgisi olan ve enstrüman çalan genç oyuncunun dinlediği müzik yelpazesi bir hayli geniş. Duvarında Tupac fotoğrafı var diye sek o müzik türüne bağlı zannetmeyin. Elektro gitar ile gayet yakın bir ilişkisi var. Çaldığı ve dinlediği müziklerinin etkilerini ilerleyen çalışmalarında paylaşacağını düşündüğüm Baran’ın bu alanda ciddi ve planlı olduğu belli. Yolu açık olsun
Aranjesinin nakış gibi işlendiği , geri vokallerin zengin ve keyifli olduğu ‘ Kırmızı Karlar ‘ Çağrı’nın yaparken eğlenip içine sindiği her halinden belli bir şarkı olmuş. Karantina günlerinde eldeki imkanların ev ile kısıtlı olduğu şu günlerde şarkıya oyuncu Seda Türkmen yönetmenliğinde çekilen klip gayet renkli ve sıcak olmuş.
Diğer şarkıcılara verdiği şarkılar ve aranjeler haricinde kendi çalışmalarını merakla beklediğim Çağrı’nın kendi albümü için yaptığı şarkıları kısa aralıklarla çıkarması dileğiyle.
Dip
Çağrı sürpriz yapıp yenilenmiş bir şekilde dinleyici karşısına çıkmış. ‘Dip’ isimli Sezen Aksu imzalı yeni şarkısına bakacak olursak değişim her alanda kendini göstermiş. Ben ortaya çıkan sonucu beğendim.
Çağrı ile müzik kariyeri boyunca sık sık buluşup röportaj yaptık. İlk zamanlardan bu yana sadece müziğini yapıp geri planda durmayı tercih eden Çağrı , istediği kadarını dinleyici ile paylaşarak gözlerden uzak kaldı.
Kendi şarkılarını söylemekten zevk alan Çağrı bu geleneği bozmuş ve Sezen Aksu’nun fırınından taze çıkmış bir şarkısını seslendirmiş. Sözleri Sezen Aksu’ya , bestesi Sezen Aksu ve Ozan Bayraşa’ya ait olan şarkının aranjesinde yine Ozan Bayraşa imzasını görüyoruz. Çağrı’nın yenilenen vokali bu sefer bir başka tınlıyor. Okuyuşu , sesinin rengi yıllar içinde olgunlaşırken , tınısı daha bir gizemli olmuş.
Saç, makyaj ve kıyafet 2020 model Çağrı’nın ışıldayan noktalar. Bu değişimi fotoğraf ve videoya dökmek ise usta isim Nihat Odabaşı ile gerçekleşmiş. Çağrı’nın eskisinden daha güçlü enerji verdiği bu çalışmanın devamı umarım hız kesmeden gelir.
İyi geliyor
Karşımdaki Hande’yi oldukça heyecanlı, yaptığı işin içine sindiği her halinden belli bir şekilde buldum. Gözlerinin içinin gülmesi ve bu albüme olan inancı, onun müzik aşkının katlanarak çoğaldığının bir göstergesiydi. Her bir şarkı için ayrı emek harcadığını söyleyen Yener , tüm taşların yerine oturması için çabalamış ve sonucunda bunu fazlasıyla başarmış.
‘Carpe Diem’ hakkında çok fazla detay verip işin sürprizini bozmak istemediğimden genel olarak bir şeyler yazmak gerekirse , taptaze bir albüm dinleyiciyi bekliyor diyebilirim.
Dünya müziğinde şu an trend olan akımları ustalıkla albümüne taşıyan Hande , baştan sona dinlediğinizde bütünlüğü olan ama teker teker şarkılara baktığınızda bambaşka karakterlere sahip bir iş ortaya koymuş. Söz, müzik ve aranje öyle güzel iç içe geçmiş ki dinlerken dümdüz bir yolda yağ gibi akan tatlı bir yolculuğa çıkıyorsunuz.
Albümün belirli bir matematik gözetilmeden hazırlanması mutlu eden bir ayrıntı. Şarkı ne istiyorsa Hande onu vermiş. Süre konusunda kalıplara bağlı kalınmamış. Şarkıları dinleyip içine girerken , bir anda aranjenin değişmesi sizi bu sefer daha başka yerlere sürükleyerek heyecanlandırıyor.
Ayağındaki problem yüzünden sık sık bazı konserlerini iptal eden şarkıcının hangi konserine bu piyangonun çıkacağı belli olmuyor. Hal böyle olunca beni diğer Madonna hayranları gibi bir telaş almıştı. ‘Ya konser iptal olursa?’ sorusu kafamın içinde döne döne konser günü anca salona girip , yerime oturunca derin bir oh çektim. Sahneye her zamanki gibi ilan edilen saatte çıkmayan Madonna, konser boyunca ayağında bir problem yokmuş gibi baştan sona enerjik bir show sergiledi. Geçmiş konserlerine göre dansı bir iki tık gölgede kalsa da minicik bedeninden yaydığı enerji ile salondakileri avcunun içine almasını bildi.
Ağırlıklı olarak Madame X albümündeki şarkılara yer veren Madonna , aşırı autotune içeren canlı vokalleri ile bezdirse de aralarda söylediği akapella şarkılarla biraz nefes aldırdı. Stadyum ve arena konserlerinde izlemeye alışık olduğum kadını tiyatro sahnesinde daha farklı göreceğimi hayal ederken, o her zaman yaptığı gösterinin mikro versiyonunu sahneye taşımıştı. Bana kalırsa bir sandalyeye oturup çevresine topladığı müzisyenler ve efektsiz bir canlı vokalle karşımıza çıkması bu kadar hengameden daha değerli olurdu.
Konser bittiğinde karışık duygular içindeydim. 61 yaşında Madonna’yı izlemek bundan sonra kariyerinde ne yapacağını kestirmek imkansız olduğu için bu gösteri yanıma kardır diyerek gülümsedim. Madame X turnesi şimdi Londra’da. Son gösterileri Paris’te sergilenecek turne için bilet alma şansınız varsa kaçırmayın. Ama aklınızın bir kenarına bilet almanıza rağmen son dakika ertelenebileceği olasılığını not etmeyi unutmayın.
‘Düşerim’e düşülür