Prostat hastalıklarında  HOLEP ve BIPOLEP tekniği

ŞİKÂYET ARTTIĞI DURUMLARDA AMELİYAT

“Prostat büyümesinde; idrar yaparken zorlanma, idrarı tam boşaltamama ve gece idrara çıkma en sık görülen şikâyetlerdir. Benzer şikâyetler hem prostat kanserinde hem de prostat büyümesinde görülebilir. Ayrıca her iki hastalık birlikte de görülebilir. Ancak tedavileri tamamen birbirinden farklıdır. İyi huylu prostat büyümesi tanısı konan hastalarda, şikâyetlerinin şiddetine göre tedavi planlanır. Şikâyetleri hafif olan hastalarda sıvı alım alışkanlıklarının düzenlenmesi ve yaşam stili değişiklikleri önerilirken, fayda görmeyen hastalarda ilaç tedavilerine başlanır. Tedavilere rağmen şikâyetlerin arttığı durumlarda ise ameliyat önerilir. 



BU TEKNİKLER DAHA AZ YAN ETKİYE SAHİP

Son yıllarda kapalı ameliyat tekniğinde bir devrim yaşanmış ve lazerle prostatı buharlaştırmak(greenlight gibi) yerine, büyük parçalar halinde önce idrar torbasına atıp, sonrasında özel parçalayıcı cihazlar yardımıyla (morselatör) vücut dışına aldığımız HOLEP (holmiyum lazer) ve BIPOLEP (bipolar enerji) yöntemleri kullanılmaya başlandı. Ülkemizde de uygulanan bu ameliyatlarla ilgili hasta verileri arttıkça, yapılan sayısız klinik çalışmalarda prostat enükleasyonu cerrahi tekniği ile (HOLEP ve BIPOLEP) hem açık prostat ameliyatı hem de diğer kapalı ameliyat yöntemlerine göre (TUR-P, plazmakinetik TUR-P) başarılı sonuçlar elde edildiği ve daha az yan etkiye sahip olduğu gösterilmiştir. Ancak, her ne kadar biz ürologlar prostat anatomisine aşina olsak da bu ameliyat tekniğini tam olarak öğrenebilmek için 30-50 civarında hasta sayısına ihtiyaç duyulmaktadır. Bu nedenle hastaya ait faktörlerin yanı sıra cerrahın tecrübesi de tedavi başarısını etkileyen faktörlerdendir. 

ŞİKÂYETE NEDEN OLAN DOKULAR ÇIKARILIYOR

Prostat enükleasyonu tekniğinin (HOLEP ve BIPOLEP) en önemli avantajı prostatta asıl büyüyen ve şikâyetlere sebep olan dokuların tamamen çıkarılmasıdır. Bu sayede hastaların prostat büyümesi ile ilişkili başka bir ameliyat geçirmelerine gerek olmamaktadır. Prostatın buharlaştırılması ameliyatlarında ise maalesef yüzde 60’lar civarında tekrar ameliyat gerekebilmektedir. Ayrıca, 80 gram üzerinde prostat boyutu olup, eskiden açık ameliyat uygulanan hastalar için kesisiz, çok az kanamalı ve kısa sürede iyileşmeyi sağlayan bir cerrahidir. 

Her ameliyatta olduğu gibi bu yöntemde de bazı istenmeyen durumlarla karşılaşılabilmektedir. Ancak, kişisel tecrübeme dayanarak ve yapılan çalışmalara bakıldığında diğer yöntemlere göre daha az görüldüğünü söylemek gerekir. 

Öncelikle bu cerrahi sonrası cinsel fonksiyonlar etkilenmez. Ancak, meni geri kaçabilmektedir. Bu durumun önemli olduğu hastalarda (çocuk sahibi olmak isteyenler) daha detaylı bir değerlendirme yapmak ve başka tedavi yöntemlerini de tartışmak gerekir. Bu ameliyattan sonra kalıcı bir idrar kaçırma söz konusu değildir. Ancak ameliyatın erken dönemlerinde ya cerrahiye bağlı ya da idrar torbasına ait hastalıklar nedeniyle idrar kaçırma görülebilmektedir. Genellikle kısa süreli ve tedavi edilebilir durumlardır.”