Bu defa Nejat haber oldu

NEJAT’la ilk kez İstanbul’da tanıştım. 30 yıl kadar önce kısa bir süre İstanbul’da yayımlanan Yeni Asır İstanbul gazetesi için İzmir ekibiyle birlikte gelmişti.

Haberin Devamı

Yıllar sonra yolumuz yine kesişti. Ama bu kez bizi yetiştiren topraklarda, İzmir’de buluştuk. Nejat’ın yüzünden hiç eksik olmayan tebessümüyle her gün seçtiği haberlerin, yaptığı sayfaların sayısı kim bilir kaç bin olmuştur? Her sabah İzmirlilerin ellerine aldıkları Hürriyet Ege’nin sayfalarını yapan Nejat’ın kendisinin de gazetesine haber olacağı kimin aklına gelirdi? Ama oldu. Bugüne kadar Türkiye’de 50 bine yakın aileyi yasa boğan, dünyada 3.5 milyondan fazla insanın canına kıyan virüs, Nejat’ı da aramızdan aldı. Güle güle sevgili Nejat. Yıllardır olduğu gibi artık her hafta yazılarımı sana gönderemeyeceğim. Yokluğuna alışmak çok zor olacak.

Bu defa Nejat haber oldu
 

Haberin Devamı

Aşı olmak zorundayız

VİRÜSÜN dehşetine salgının başlangıcında tanık olanlardan biriyim. Aşının bulunup bulunmayacağının belli olmadığı, el yordamıyla bazı ilaçların verildiği günlerde çok yakınlarım İstanbul’da hastalığa yakalandı. Ailemizden birinin aramızdan ayrılmasının üzerinden bir yıl geçti. Sadece karşılıklı konuşurken bile bulaşıp hayatları söndüren katil virüsün çok ciddiye alınması, gevşememek gerektiğini sürekli yazıyorum. Ama ateş düştüğü yeri yakar. İnsanlar başlarına gelmedikçe olayın dehşetini kavrayamıyor. Halbuki gittiğimiz her ortamda havada dolaşan gözle görülmeyen milyonlarca katil virüs olabilir. Bunların ağızımızdan, burnumuzdan girip ciğerlerimize yerleşme olasılığı çok yüksek. Onun için sürekli maske, mesafe, hijyen diyoruz. Böyle bir ortamda yaşamak istiyorsak hiç tereddüt etmeden aşı olmalıyız. Eğer kendimizi düşünmüyorsak çoluğumuz, çocuğumuz, ailemiz için bunu yapmamız gerek.

 

Dünya 50 milyar
dolarla kurtulur

ULUSLARARASI Para Fonu (IMF) uzmanları geçen hafta bir çalışma yayımladılar. Buna göre gelişmekte olan ülkelere 50 milyar dolarlık aşı yardımıyla bu bölgelerde salgını kısa sürede bitirmek, hastalık ve can kayıplarını önlemek, ekonomik toparlanmayı hızlandırıp küresel üretime 2025 yılına kadar 9 trilyon dolarlık katkı yaratmak mümkün. Hesaplamalara göre böyle bir yatırımla herkes kazanacak. Gelirlerin yüzde 60’ı gelişmekte olan ülkeler ve yükselen pazarlara giderken, yüzde 40’ı gelişmiş zengin ülkelere gidecek. Salgının durdurulmasıyla gümrük kısıtlamaları kalkıp taşımacılık başlayacak, uluslararası ticaret canlanacak, gelişmekte olan ülkeler hammadde gibi ürünlerini ihraç edip gelişmiş ülkeler normal üretimlerine dönebilecek. Halen birçok ülkenin limanlarındaki karantinalar nedeniyle uluslararası konteyner krizi ve nakliye maliyetlerindeki sıçramayı en iyi İzmirli ihracatçılar ve ithalatçılar biliyor. Dünya Sağlık Örgütü, 2021 sonuna kadar dünyanın yüzde 30’unun aşılanabilmesini hedefliyor. Ancak bu oranın yeni aşı yatırımları ve kampanyalarla hızlandırılarak 2022’nin ilk yarısı sonunda yüzde 60’a çıkarılabileceği hesaplanıyor. IMF’nin açıklamasına göre G-20 ülkeleri 50 milyar doların 22 milyar dolarını 2021 sonuna kadar karşılama konusunda olumlu sinyaller vermiş. Hükümetlerin desteğiyle, Dünya Bankası, Dünya Sağlık Örgütü, UNICEF gibi uluslararası kuruluşların organizasyonuyla toplam 50 milyar dolarlık paketin hazırlanabileceği belirtiliyor. Eğer bu gerçekleşirse salgın dünya çapında durdurulup eski günlere geri dönüş çok daha hızlı olacak.

Yazarın Tüm Yazıları