Özellikle kadınların çoğunda görülen selülit, genellikle kalça, bacaklar, karın ve kollar gibi bölgelerde belirginleşir. Peki, selülit görünümünden kurtulmak için ne yapmalı, nelere dikkat etmeliyiz?
Sağlıklı beslenme
Dengeli ve sağlıklı bir beslenme düzeni, selülit görünümünün azaltılmasında önemli bir rol oynar. Düşük yağ içeren, lifli gıdaları tercih ederek, vücudunuzdaki yağ birikimini azaltabilirsiniz. Aynı zamanda antioksidan açısından zengin olan meyve ve sebzeleri de beslenme programınıza dahil etmelisiniz.
Su tüketimi
Yeterli miktarda su içmek, selülit görünümünü azaltmada yardımcı olabilir. Su, vücudunuzdaki toksinlerin atılmasına ve cildin elastikiyetini korumasına yardımcı olur. Günlük olarak en az 8-10 bardak su içmeye özen gösterin.
Botulinum toksini enjekte edilen kastaki sinir sinyallerini bloke ederek uygulama alanında istenilen sonuçların alınmasını sağlar. Botoks enjekte edildiğinde, sinir sinyallerinin bozulması nedeniyle etkilenen kaslar geçici olarak felç olur veya dondurulur. Bu sayede yüz bölgesindeki bazı kırışıklıklar yumuşatılabilir, azaltılabilir veya yok edilebilir. Botoks işleminin etkisi kişiden kişiye değişmekle birlikte 3 ile 6 ay arasında kullanılabilir.
Botoksun uygulanabildiği alanlar nelerdir?
Dolgu hakkında merak edilenler
Dolgu işlemi için kullanılan malzeme dokunun hacmini artırmak için tasarlanmıştır. Bu maddeler deriye enjekte edilebilen bir ilaç türüdür. En yaygın olanları hyalüronik asit ve kollajendir. İki madde farklı tipte dolgu maddeleridir. Aynı şekilde yağ transferi de bir dolgu türüdür. Yaşlanma, güneş ışığı ve benzeri faktörler cildimizdeki hyalüronik asit ve kollajen miktarının azalmasına neden olabilir. Bu maddeler azaldıkça cildimiz gençliğini kaybeder ve çökerek ince çizgiler ve kırışıklıklar gösterir.
Dolgu işleminin uygun dozda ve insan vücudunun anatomisine uygun olarak uygulanması doğal sonuçlar alınmasını sağlar. Ayrıca dudaklarda, yanaklarda, göz altı çukurlarında ve çökmenin olduğu dudak kalınlaşmalarında da başarılı sonuçlar vermektedir.
Ameliyatsız bölgesel incelme yöntemi ile şikayet edilen bölgelerdeki fazlalıklardan ve selülit probleminden cerrahi yöntemlere başvurmadan etkili sonuç alınabilir. Kadın veya erkek herkese uygulanabilen bu yöntemler ile kısa sürede istediğiniz görünüme kavuşabilir.
Çözümü kalıcı hale getirmek için yaşam biçimi değiştirilmelidir
Unutulmamalıdır ki bu süreç kalıcı bir çözüm değildir. Bu süreçleri uzun vadede korumak için sağlıklı beslenmeyi ve düzenli egzersizi yaşam biçimi haline getirmek gerekir. Kişi ameliyat sonrası kilosunu koruyamıyorsa şikayet ettiği görünümü tekrar kazanabilir. Ameliyatsız bölgesel zayıflama uygulaması, vücut şekillendirme yöntemlerini içerir. Programlar, sağlık ve görünümlerindeki rahatsızlık alanlarına dayalı olarak bireyleri tedavi etmek için seçilebilir.
Bu yöntemleri tercih edebilirsiniz
Daha genç ve sağlıklı bir görünüm elde etmek için yöntemler uygulanabilir. Sıklıkla tercih edilen yöntemler ise;
Dolgu işlemi
Yüzündeki çizgilerden rahatsız olanlar için en ideali dolgu işlemidir. En sık kullanılan bölgeler dudaklar, dudak çevresi ve burun ile yanaklar arasındaki çizgidir. İşlemin sonuçları 15-20 dakika içinde hemen görülebilir. Uygulama bölgesinde hafif kızarıklık ve şişlik olacaktır ancak gün içerisinde kendiliğinden geçecektir.
Fransız askı işlemi
Yaşla birlikte kolajen ve elastin üretimi azaldığından ciltte bir miktar sarkma ve sarkma, kısacası yaşlanma belirtileri görülür. Yeni doğan bebeklerin sünnet derisinden çıkarılan fibroblastlar, kolajen ve elastin üretimini artırır. Onaylı olan bu uygulamanın yüz ve vücutta kullanımı güvenlidir. Özellikle yanmış veya derin yaralanmış bölgeleri onarır ve doku kaybı varsa sorun düzeltilir.
Fibroblast ve alloblast nedir?
Son zamanlarda alloblast yönteminin gündeme gelmesi ile iki işlem birbirine karıştırılmaktadır. İki işlem arasındaki en temel fark ise fibroblast işleminde kişinin kendi dokusu kullanılırken alloblast yönteminde sünnet derisini kullanılarak işlem tamamlanır.
Uygulama süreci nasıl ilerler?
Güzel bir cildin sırrı doğru cilt bakımından geçiyor
Cildinizi korumanın yolu düzenli cilt bakımı yapmaktan geçer. Bireysel ihtiyaçlara göre tasarlanmış etkili cilt bakımı sayesinde cilt kolayca temizlenir. Cilt bakımında en büyük hata cilt tipinize ve cilt asitliğinize uygun olmayan bir temizleyici kullanmaktır. Bu şekilde cilt bakımı, cildi iyileştirmekten ziyade sadece zarar verir.
Doğru bir cilt bakım rutininin en önemli adı cilt tipine uygun ürünler kullanmaktır. Herkes için genel olarak geçerli olan kural, kullanımdan sonra gergin ve kuru hissettirmeyen ürünleri tercih etmektir.
Yaygın bir hata, yağlı cilde sahip kişilerin cildini nemlendirmekten kaçınmalarıdır. Her cilt tipi neme ihtiyaç duyar. Yağlı cilde sahip kişiler cilt tipine uygun ürünleri tercih etmelidir. Kuru cilt daha fazla neme ihtiyaç duyabilir. Profesyonel bir dermatolog tavsiyesi üzerine hyalüronik asit içeren bir krem kullanabilirsiniz.
Özellikle 40 yaşından itibaren net bir şekilde görüldüğünde, 40 yaşından önce yaşlanmanın etkileriyle dikkatli bir şekilde ilgilenmek gerekir. Bu nedenle cildin zamanın etkilerine karşı direnci artırılabilir. 40'lı yaşlarınızda cilt bakımındaki farkı hissedebilirsiniz.
Sağlıklı yaşam alışkanlıkları önem taşıyor
25 yaşından itibaren cilt kolajen üretimini yavaşlatır. Ancak göz çevresinde ince çizgiler oluşur ve zaman kendini hatırlatmaya başlar. Bu etkiler 30'lu yaşlarda yavaş yavaş ince çizgilere dönüşürken, 40'lı yaşlardan itibaren yaşlanma belirtileri net bir şekilde görülür. Cildinize bakım yapmadan önce, sağlıklı bir görünüm elde etmek için bazı noktaları hayatınıza göre ayarlamanız gerekir. Öncelikle sigaradan kesinlikle uzak durmalısınız çünkü sigara cilt görünümünü olumsuz etkileyen faktörlerden biridir. Yine sağlıksız beslenme, düzensiz uyku düzeni, uykusuzluk bu etkenlerden bazılarıdır. 40'lı yaşlarınızda güzel bir cilde sahip olmak için 25'li yaşlardan itibaren açık bir yaşlanma karşıtı bakıma da ihtiyacınız var.
Uygulanabilecek önemli tavsiyeler
Dört mevsim güneş kremi kullanın
Cildin yaşlanmasını tetikleyen faktörlerden biri de güneşin zararlı UV ışınlarıdır. Güneşin zararlı UV ışınları cildi yorabilir ve cilt kalitesini olumsuz etkileyebilir. Bu nedenle 40'lı yaşlarınızda dört mevsim güneş kremi kullanmalısınız.
Vitamin enjeksiyonları ciltte kaybolan gençliği, ışıltıyı ve gerginliği yerine koymak için kullanılır. Birden çok kez kullanılabilen vitamin enjeksiyonları sırasında seans sayısı kişinin cildine ve sorunun derinliğine göre değişir. Lokal anestezi veya bölgeyi uyuşturan ilaçlar vitamin enjeksiyonları için kullanılabilir ve kişiye özel tedavi seçeneği olarak da düşünülebilir.
Vitamin enjeksiyonları 8 hafta üst üste, haftada bir ciltte düzenli olarak verilirse etkisi en üst düzeyde olur ve ilk uygulamadan sonra bile etkisini görmek kolaydır. Uygulama sonrasında kişi vakit kaybı yaşamadan hemen günlük hayatına devam eder.
Vitamin enjeksiyonunun faydaları
Vitamin enjeksiyonlarının amacı cildin kaybettiği tonunu ve canlılığını geri kazandırmaktır. Genellikle sigara ve alkol kullananlar, stresli bir çalışma programı nedeniyle cilt bakımı yetersiz olanlar, cildi güneşe ve güneş odalarına maruz kalanlar için ayrılmıştır. Bu, her yaş ve cilt için uygun bir programdır. Vitamin enjeksiyonları için en yaygın yerler yanaklar, alın, göz çevresi, çene, boyun ve omuzlardır. Kullanımdan sonra cildin kaybettiği gerginlik ve canlılık geri kazanılır, daha parlak görünür. Yaşlanma karşıtı etkiler göstererek uzun süreli istenen etkileri sağlar. Cilt yapısının yaşlanma etkilerini azaltır ve cildin yüzey tabakasının yenilenmesini sağlar.