Paylaş
‘Antalya’dan Dünyaya’ başlığıyla yapılacak ve ünlü şeflerin ağırlanacağı festivalde, sergiler, ürün tanıtımları, workshoplar, paneller, söyleşiler ve yarışmalar düzenlenecek.
Ek olarak Yörük-Türkmen yemekleriyle özel etkinliklerin de festivalde olması şahane.
Bu arada Antalya’nın yemek kültürünü başarıyla yıllardır sürdüren 7 Mehmet’i gazeteci arkadaşım Özlem Ertan’la ziyaret ettik.
Neredeyse 30 yıldır biliyorum bu lokantayı, kendimi burada hep iyi hissettim.
Yıllardır korunan tarifler var ne de olsa. Burayı Doğan Hızlan da çok sever.
Ayrıca ünlü şef Mehmet Akdağ’ın Sinan Hamamsarılar ile birlikte hazırladığı ,“7 Mehmet: Hikâyeler, Ürünler ve Tarifler” adlı eserini de okunmayı hak ediyor.
Sıra dışı 2 kitap
Remzi Kitabevi pek yakında sıra dışı iki kitap yayımlıyor. Kitapların yazarı felsefeci ve şair Osman Çakmakçı... İlk kitap, “Konuşmanın İmkânsızlığı Üzerine Bir Diyalog” adını taşıyor.
Daha önce İş Kültür Yayınları arasında 30 bin adet satmış. Hepimiz konuşmanın doğal ve çok kolay bir eylem olduğunu sanırız... Yazar şöyle açıklıyor: “Aslında kimse kimseyle, devletler devletlerle, halklar halklarla konuşamıyor. Oysa bir arada yaşayabilmek için konuşabilmek yaşamsal öneme sahiptir. Ayrıca konuşmak, riske girmektir. Yani konuşmak tehlikelidir!” Açıklaması kitapta!
İkinci kitap “Yaşamanın İmkânsızlığı Üzerine Bir Diyalog”... Yine yazarı dinleyelim: “Yaşamın kendiliğinden bir anlamı var mı? Yok. Öyleyse anlamı insanın kendisinin yaratması gerekiyor. Ya da anlamsızlığa rağmen yaşamı sürdürmenin bir yolunu bulmalı. Yaşamak ancak insan ona bir anlam yüklediğinde mümkündür. Yaşam anlamsızdır, anlamı ona veren insandır!” Özgün kapak tasarımıyla sunulan bu kitapların şansı oldukça açık olacağı söylenebilir.
Belki de bir sürpriz
Alain Serres’in bir Tibet deyişinden ilham alarak yazdığı “Kıpırdayan Bir Şey Gördüm Sanki”de ötekine doğru gitmenin bazen sürprizlerle dolu bir keşif olabileceğini sadelikle ve samimiyetle anlatıyor. Bu kısacık hikâyeyi Silvia Bonanni resimledi. İşte kitaptan bir bölüm: “O da ne, kim var orada? Adım adım ilerleyin, bakalım gördüğünüz gerçekte bir bitki mi, bir hayvan mı, yoksa bir insan mı? Belki de bir sürprizle karşılaşırsınız, kim bilir?”
Çocuklarla bir direniş
Hayati Sır, “Masumiyet” ile çocuklara, çocukluğunu kaybetmemiş büyüklere sesleniyor ve “Alacakaranlık kuşağına sokulmaya çalışılan bu dünyanın ümidi. Çocukluğunu, masumiyetini kaybetmemiş olanlardır” diyor.
Ve insanın büyüdükçe içindeki çocukluğunun büyümemesi gerektiğini vurguluyor.
Ardından kitap aşka geliyor.
Bizi ilâhî aşka davet ediyor. Masumiyetin korumanın aşkla mümkün olduğunu ve koskocaman kâinatın küçücük kalbimize nasıl sığabileceğini söylüyor.
Kitap, yeryüzünün bugünkü acı durumunu ve küresel sisteminin çocukların, çocukluk masumiyetlerini ellerinden nasıl aldığını anlatıyor. Hayati Sır’ın “Masumiyet” adlı bu kitabı hayykitap tarafından yayımlandı.
Türkiye’nin ‘yaşayan’ seyahatnamesi
Gezgin yazar Seymen Bozaslan, Cumhuriyet’imizin 100. yılında anlamlı bir eserle okurların karşısına çıktı.
Altın Kitaplar etiketiyle yayımlanan “100. Yılında Türkiye Seyahatnamesi” teknolojik alt yapısıyla kalıpların dışına çıkarıyor, geleneği gelecekle buluşturuyor.
Bozaslan yeni kitabı hakkında, “81 ili defalarca gezerek tüm şehirlerde fotoğraflar çektim, notlar aldım ve bunları Spotify, Youtube ve Google Maps QR kodları ile yenilikçi bir yaklaşımla bütünleştirmeyi hedefledim” yorumunda bulundu.
Eserin yayımlanmasının ardından Bozaslan’ın gerçekleştireceği seyahatler doğrultusunda QR kodların güncellenmesi ve kitabın yaşayan bir seyahatname olması hedefleniyor.
Ufuk açıcı bir sorgulama
Yale Üniversitesi’nden ödüllü Profesör Zoe Chance yıllarını insanların diğerleri üzerinde nasıl etki bırakacağını çözümlemeye hasretmiş. Hatta bulunduğu üniversitede bunun için bir ders bile veriyor. İşte bu derslerin özünü içeren kitabı çıktı, “İnsanları Etkilemek Süpergücünüzdür”. Chance, burada karizmanın nasıl geliştirileceğine insanlarla rahat ve yaratıcı biçimde nasıl görüşüleceğine, manipülasyonun nasıl tespit edilebileceğine dair ufuk açıcı bir sorgulama yapıyor.
Kim ne okuyor?
◊ Muhittin Böcek, Anthony Robbins’in “İçindeki Devi Uyandır” adlı eserini okuyor.
◊ Yalçın Bayer, Tanıl Bora’nın yazdığı “Demirel” adlı kitabı okuyor.
◊ Mehmet Güreli, Nikolay Jaspert’ın “Reconquista” adlı eserini okuyor.
◊ Cezmi Ersöz, Ahmet Tulgar’ın “Volkan’ın Romanı” adlı eserini okuyor.
Paylaş