Paylaş
Gayrettepe’deki Masquerade adlı gece kulübünün kaçak tadilatı sırasında çıkan yangında 29 kişi korkunç şekilde can verdi.
Ölenler arasında tadilatta çalışan işçiler ve kulüp personelinin yanı sıra mekânın iki DJ’i de yer alıyor:
Mehmet Okumuş ile Gökay Tevlek (Gökay DJ). DJ camiasında anlatılanlara göre tadilat yapılan mekânda yeni DJ kabinini test etmek için o sırada Masquerade’de bulunuyorlarmış.
Bir işçinin kaynak yaptığı sırada oluşan patlamada alev alan izolasyon malzemelerinin yanması sonucu diğer 27 kişiyle birlikte dumandan boğularak can vermişler.
Çünkü tadilat izinsiz olarak yapıldığı için mekânın ana kapısı kilitliymiş ve yangın, insanların girip çıktığı personel kapısı tarafında meydana gelmiş.
Dolayısıyla kaçacak çıkış bulamamışlar.
İçeride aynı anda bu kadar çok kişinin bulunmasının sebebi, yaklaşık 25 gündür tadilatta olan mekânın bayrama yetiştirilmeye çalışılması ve personelin bayram toplantısına çağrılması.
Can kaybının bu kadar çok olmasının nedeni de tadilat sırasında ses çıkmasını engellemek için kullanılan malzemenin “süper yanıcı” madde olması.
Faciayla ilgili gözaltına alınanlardan biri de Masquerade’in işletmecilerinden Şazi Şekergümüş. İlginç bir portre.
Bu işlere, ünlü işletmeci Emre Ergani’nin yanında kapı güvenliği olarak başlıyor. Zamanla birçok ünlü gece kulübünün güvenliğini üstleniyor ve Masquerade’in de işletmecilerinden biri oluyor.
2013’te Ersin Süzer’e verdiği röportajda 8 yaşından beri çalıştığını, sert koşullarda büyüdüğünü anlatmış: “Hiç oyuncağım olmadı.”
Şöyle tuhaf tespitleri var gece hayatıyla ilgili:
“Biz en iyi hizmeti sunarız ama karşılığında insanlar hiç bahşiş vermezse, bir gün kız arkadaşı yanındayken çıkışta uzun bir süre arabasını bekler. O zaman anlar...”
Ama gelin önce o arabasını hemen alan ya da alamayıp bekleyenler kimler, bir göz atalım.
Futbolcular galericilere karşı
Bugün Masquerade olarak bilinen gece kulübü 1980’lerin sonunda Discorium adıyla açılmıştı.
Acid müzik modasının olduğu o yıllarda bütün gençler bugünkü emojilere benzer logo baskılı tişörtler giyiyordu ve dönemin modasına uygun olarak kızların bile ayağında kovboy çizmeleri vardı. “Çay” adı verilen içkisiz gündüz partileri kolejli öğrenciler arasında çok revaçtaydı.
Ortasında bir de salıncak olduğunu anımsadığım 2 bin kişilik kulüp bir dönem ATV’nin stüdyosu olarak da kullanılmış. Faciadaki tek teselliyse yangının 16 katlı binanın üst katlarına yayılmamış olması.
Discorium bir süre sonra kapandı ve 2006’da bir Ajda Pekkan konseriyle tekrar açıldı. Ajda Discorium’u sevmiş olacak ki 2007’de Kenan Doğulu’nun da konuk olduğu bir konser daha verdi mekânda.
İlerleyen yıllarda Masquerade adını alan gece kulübü artık Acid müzikle değil, futbolcuların rağbet gösterdiği R&B geceleriyle anılır oldu.
Çarşambaları Yıldız Tilbe’nin sahne aldığı kulübü pazar akşamları başka bir kalabalık dolduruyordu.
İstanbul kulüplerindeki yabancı ve gurbetçilerle birlikte, Anadolu’dan deplasmana gelen kulüplerin oyuncuları pazar geceleri soluğu burada alıyor, şehirlerine, kamplarına dönmeden önceki kısacık vakitlerinde “dar alanda kısa paslaşmalar” yapıyorlardı.
İstanbul gece hayatının raconunu bilmeden sağdaki soldaki locayla flörtleşmeye kalkan yabancı oyuncularla o locaların sahibi genç galericiler, parasını ezmeye gelmiş taşralı benzin istasyonu sahipleri arasında da sık sık kavga çıkıyordu.
Futbolcu Gökhan Töre’nin omzundan vurulmasının da yine maç sonrası Reina-Masquerade-Bedroom ringi yapılan böyle bir gecede yaşandığını hatırlamış olalım bu vesileyle. Futbolcuların kendileriyle olmak isteyen kızlara taktıkları isim “Linda”ymış.
Bu lakabın patenti de eski FB’li Bilic’e aitmiş.
Paylaş