Parti güzel miydi?

Bozcaada Belediyesi’nin sosyal medyadan yaptığı paylaşım bu. Plajın mahvolmuş görüntüleri eşliğinde yayımladılar: “Parti güzel miydi? Yazık, çok yazık...”

Haberin Devamı

Hakikaten “yazık” denecek kadar var. Etrafı bir görseniz, ateş yakmışlar, şezlongları kırıp parçalamışlar, her taraf çöp, şişe, poşet...
Emin olun durum üç aşağı beş yukarı bütün Ege ve Akdeniz sahillerinde benzer.
Belediyelerin yetişmesi imkânsız. Bodrum’da suyu bile çeşitli bölgelere ikişer saat tanzim ediyorlar. Mesela Gümüşlük bu halde.
Türkbükü’nde sadece su değil, elektrik de gidiyor. Bu sıcakta klimalar, buzdolapları çalışmıyor.
Bunca yıldır Bodrum’a gider gelirim, hayatımda ilk kez böyle bir şey gördüm:
Havaalanından sonra trafik, ta Güvercinlik’ten başladı. Hani yol üstünde denizi ilk gördüğümüz yer.
50 dakikalık yolu 2.5 saatte aldık. O da tepeden, arkadan, gizli yollardan dolaşarak.
Pazarlar bile tıklım tıklım. Gümbet pazarında geçen hafta
15 lira olan kiraz bayram tatilinde 25 lira oldu. Mesela otellerin, pansiyonların bütün odalarının dolması değil sadece, aynı odada beş-altı kişi birden kalınıyor.
Büyük şehirlerden tatil beldelerine uzanan güzergâhlardaki marketler, yeme-içme noktaları bile talan edilmiş durumda.
Eğlence dünyasında vurkaç etkinlik düzenleyip, fazla bilet satıp parayı kıranlar olur bazen.
O rezillikleri hatırlatıyor bazı görüntüler.
Koca bir ülke çakma partide sefil olmuş gibiyiz.
Parti kalabalık onda sıkıntı yok da...
Eğlenioz mu bari
gençler?

Haberin Devamı

Parti güzel miydi

Denizde kalp krizi geçiren kadını, kızı son kez nasıl görebildi?

Bodrum-Akyarlar’da bir kadın denizde hareketsiz halde görülünce civardakiler tarafından sudan çıkarılıp hastaneye yetiştirildi.
72 yaşındaki Ayşe Akdoğan’ın sudayken kalp krizi geçirdiği anlaşıldı.
Ama üzerinde sadece mayo olduğu için kimlik tespiti yapılamadı.
Tesadüfe bakın, kadının kızı tanıdığımız çıktı.
Meğer işyerinde olduğu için öğleden sonraya kadar haberi olmamış olaydan.
Meğer Ayşe Hanım daha önce dört kere kalp operasyonu geçirmiş. Sağlık için her sabah ve akşam aynı yerden denize girermiş.
Sahildekiler, “Yahu biz bu kadını biliyoruz, her gün yüzmeye geliyor, burada bir yerde oturuyor olmalı” deyince site yönetimine, oradan da kızına ulaşılıyor.
Neyse ki annesini ölmeden önce son bir kez görüp, öpüp sarılabilmiş. “Sanki vedalaşmak için bizi bekledi” diyor. Mekanı cennet olsun.

Haberin Devamı

Kusura bakıyoruz Erkan Petekkaya

Yine Erkan Petekkaya, yine bir tatsızlık.
Bir değil, iki değil, beş değil...
Bu kez de rol aldığı “15/07 Şafak Vakti” filminin basın toplantısında Acun Ilıcalı ile ilgili soru sorulunca çılgına döndü, soruyu soran gazeteciye demediğini bırakmadı.
Acun’a attığı tweet gibi silebilse belki bunu da silecek, belki yine özür de dileyecek sonradan... Ama onlarca kamera kayıtta o sırada. Neymiş efendim, o sorunun yeri orası mıymış?
E olabilir, sen bir magazin figürüsün. Her an her yerde, her türlü soru gelebilir.
Üstelik soruda bir saygısızlık falan da yok.
İstemiyorsan cevaplamazsın, “Bugün başka bir şey için buradayız, bunu başka zaman konuşuruz” dersin olur biter.
Madem kontrol edemediğin bir öfken var, madem sosyal medyada, şurada burada kendine hâkim olamadığın zamanlar oluyor... Zihinseli, duygusalı, bitkiseli, bilişseli...

Haberin Devamı

Bunun tedavisi var

Bunların artık zilyon çeşit tedavisi var.
Devamlı elaleme eziyet edip, bu şekilde rahatsızlıklar vereceğine...
Artık sen bir köklü çözüm düşünsene.
Hata, kabahat hepimiz için.
Bir kere olur, iki kere olur.
Ama hata huy haline geldiyse, artık hata olmaktan çıkıp bir “kusur”a dönüşür.
Artık ister istemez, kusura bakıyoruz biz de sevgili Petekkaya.

Yazarın Tüm Yazıları