Herkese ayrı laf mı bulacak?

Bodrum’da aynı lüks villada görüntülenince ilişkileri ortaya çıkan Sıla ve İlker Kaleli, art arda yaptıkları sosyal medya paylaşımlarıyla aşklarını itiraf etti.
Önce İlker Kaleli birlikte fotoğraflarını koyup yazdı:
“Gelirmiş... Bazen biri gelirmiş kalbin en kıymetli köşesine. Bilmediğim canımdan can bir yere.”
Sonra Sıla’dan etkileşim geldi:
“Diyecek afili söz çok fakat söze ne hacet... Konu sen olunca afili olan kalbim. Şu canımın canısın.”
Sıla’nın bir süre önce ayrıldığı eşi Hazer Amani’ye de aynı şekilde “canımın canı” diye hitap ettiği ortaya çıkınca sosyal medya kullanıcıları şarkıcıyı topa tuttu.
E n’apsın yani kadın?
Can, canım, canitom, aşkım, aşkitom...
Toplam 5-10 tane hitap var zaten.
Metin Akpınar’ın “Yasaklar”da dediği gibi:
“Herkese ayrı laf mı bulacağım? Ben ortaya koydum, isteyen, beğendiğini seçip alsın...”
Kaldı ki İlker-Sıla çiftini “Türkçe tembelliği” ya da “Türkçe yetersizliği”yle suçlamak çok ayıp olur.
Bunun için Sıla’nın yazdığı onca şarkı sözüne ve İlker Kaleli’nin kaybettiği müzisyen arkadaşı Alpay Göltekin’in ölüm yıldönümünde paylaştığı veda yazısına bakmak yeterli.

Sen ne güzel bir insansın

◊ 5 aydır güneş yüzü görmeyen hastası istedi diye, öğle tatilinde onu hastanenin bahçesine çıkarıp bir de dondurma ısmarlayan Ayşenur (Yiğit) Hemşire...
◊ Adana Tiyatro Festivali’nde “ömür boyu başarı ödülü” alınca “Başarı bir yolculuktur, bir varış değil. Gençlere biraz örnek olabildimse ne mutlu bana” diye teşekkür eden oyuncu Nevra Serezli...

Tuttum saçından...

Emel Müftüoğlu, Armağan Çağlayan’ın YouTube programında bir itirafta bulundu.
Yıllar önce bir gün, Levent’te bir başka kadının sürdüğü araç aniden önüne çıkmış.
Çarpmaya milim kala durabilmiş. Arabadan inmiş, diğer sürücüye “Dikkatli kullanın, her zaman bu kadar şanslı olamayabilirsiniz” demiş.
Tam arabasına dönerken, arkadan küfür geldiğini duymuş.
Aynı kibarlıkla “Camı açar mısınız?” diye sormuş.
Gerisini kendisinden dinleyelim:
“Tuttum saçından, yer misin yemez misin... Hoppala karakola gidiyoruz! Ben ne kadar haksızım şimdi?”

AÇIKLAMA KARNESİ
◊ Dobralık: 9
◊ Sinirlere hâkimiyet: 2
◊ Topluma örnek teşkil etme: 1
◊ Komiklik: 10

Mavi, mavi, masmavi

Sosyal medyanın yeni akımı #renkligözchallenge.
Gözü renkli olanlar fotoğraflarını paylaşıyor.
Ama ne fark eder? Kendi gözü renkli olmayan, kedisinin fotoğrafını koyuyor.
“Siyah renk sayılırsa ben de geldim” diyen bile var.
Merak edip baktım. Türkiye’de renkli gözlülerin oranı yüzde 12. Bunun yüzde 4’ü mavi, yüzde 8’i yeşilmiş. Yani aslında toplumun yüzde 88’ini dışlayan bir “challenge”.
Ne demişler:
Herkes kendinde olmayanı ararmış. “ZeytinGözlüChallenge” başlasa da gözümüz gönlümüz açılsa.

PANDEMİ GÜNLÜĞÜ

Aşı piyangosu size vursa o parayla ne yapardınız?

ABD’nin Ohio eyaletinde aşıya ilgiyi artırmak için piyango düzenleniyor.
Aşı olanlar arasından beş kişiye çekilişle 1’er milyon dolar verilecek.
İlk kazanan belli oldu bile:
Mühendis Abbigail Bugenske. Güzel iş valla: Hem aşını ol, korun hem de 1 milyonu cebe indir...
Bizim paramızla yaklaşık 8.5 milyon lira.
Yılbaşındaki Nimet Abla hayallerini hatırlatıyor: Harca harca, bitmez.
Zaten biz aşımızı olduk, bitti. Ne demiş Gonca Vuslateri: “Eski bilete piyango vurmaz.” BionTech’ten gelen açıklamalarla aşı tedarikinde sıkıntımız kalmadığı anlaşılıyor.
Artık yarışımız zamanla.
Mümkün olan en kısa sürede aşılayabildiğimiz kadar insanı aşılamak. İlgiyi artırmak için piyango falan düzenlemek bana abartılı geliyor.
Ama aşılanarak toplum sağlığına katkıda bulunanlara...
En azından yardım kolisi falan sağlanamaz mı?