En iyi kadın yorumcu Ajda Pekkan
Müzik tarihçisi hatta müzik arkeoloğu. Ama sadece dönemleri, tarzları, şarkıcı, besteci ya da söz yazarlarını araştırmıyor. O müziklerin ortaya çıktığı siyasi, ekonomik, sosyal koşullarla bağlantılarını ortaya koyuyor. Dinletili söyleşilerinden birinde ben de bulunmuş, hayata şarkılardan bakmanın ne kadar ilginç ve eğlenceli olduğunu görmüştüm. Kitapları var... İkilemli soruların bu haftaki konuğu radyo ve TV programcısı, DJ ama her şeyden önce ‘dinleyici’ Murat Meriç.
◊ İkisi de çok ses getirdi. Siz olsanız ilk hangi kitabınızı okurdunuz: “Pop Dedik”i mi “100 Şarkıda Memleket Tarihi”ni mi?
- Önce “Pop Dedik” çünkü sonrasında yazdıklarımın ve yazacaklarımın temeli o.
◊ İkisinde de programlar yaptınız: Televizyon mu radyo mu?
- Radyo. O mikrofonun başında insanlara bir şeyler anlatmayı seviyorum. Asla vazgeçemem.
Başka bir büyüsü var.
◊ Radyo dedik de... Cumhuriyetin divası Müzeyyen Senar mıdır Safiye Ayla mı?
- Tartışmasız Müzeyyen Senar. Cumhuriyet gibi kadın: Direnerek büyüdü, yükselirken sırtını geleneğe dayamadı ve hep geleceği hedefledi.
◊ Peki imkânınız olsa hangisiyle kahve içmek isterdiniz: Dede Efendi mi halk ozanı Âşık Veysel mi?
- Kahveyse Dede Efendi. Âşık Veysel’le demlenmeyi isterdim, kahve kısa gelir.
◊ Demlenilen sofraya hangisi daha çok yakışır: Leonard Cohen mi Bob Dylan mı?
- Cohen. Dylan fazla geveze. Muhabbete katılmak ister gibi, konuştukça konuşuyor.
Üstelik dinlemezseniz ayıp oluyor...
◊ Aslında bir öncekilere tekabül ediyorlar değil mi biraz: Müslüm Gürses mi Orhan Gencebay mı?
- Müslüm Gürses.
BARIŞ MANÇO HİKÂYE CEM KARACA ROMAN YAZARI
◊ Türk rock’ın kralı kim: Cem Karaca mı Barış Manço mu?
- “Çocuklarından birini seç” gibi olmuş bu soru. Yandan dolaşarak cevaplayayım: Barış Manço çok iyi bir hikâye anlatıcısı, Cem Karaca ise roman yazarı. Ben roman seviyorum.
◊ Kendi döneminde hangisi daha büyük star oldu: Zeki Müren mi Tarkan mı?
- Zeki Müren. Onu kimse geçemez. Erol Büyükburç, döneminde Tarkan’dan büyüktü ama Zeki Müren o dönem ondan da büyük. Hep öyle.
◊ Türkiye müziklerinde yılın hangi dönemi daha romantik? İlkbahar/yaz mı sonbahar/kış mı?
- Sonbahar/kış romantik, ilkbahar/yaz coşkulu. Benim mevsimim sonbahar. Bilhassa eylül şarkılarının tadı ayrı.
◊ Zaman makinesi icat ettiniz ama tek kullanımlık hakkınız var. Nereye giderdiniz? Geçmişe mi, geleceğe mi?
- Geçmişi biliyorum. Korkutucu olmasına rağmen geleceği tercih ederdim.
◊ “Geçmişin ve geleceğin en iyi kadın yorumcusu”... Ajda mı Sezen mi?
- Bunu bir yerde Ajda Pekkan için söylemiştim. Hâlâ aynı noktadayım. Sezen Aksu’nun yeri ayrı ama yorumculuğu tartışılır.
◊ Hiç Yeşilçam filmleri izler misiniz? Türkan Şoray mı Filiz Akın mı?
- Filiz Akın. Yeri bende çok özel. Bir tek Müjde Ar’la yarışır. Sorunun ilk kısmını da duymamış olayım. Yeşilçam filmleri olmasa hayat geçer mi?
◊ Sofrada hangisiyle daha lezzetli tartışılır: Nuri Bilge Ceylan mı, Zeki Demirkubuz mu?
- Nuri Bilge Ceylan. Zeki Demirkubuz’un bir noktada mızıkçılık yaparak sofrayı terk etmesinden korkarım.
◊ Peki hangisine tahammül edilmez: Durup durup şarkı patlatana mı durup durup öpmeye kalkana mı?
- Temas severim ama öpmeye kalkanı durdurmak zor. Şarkı söyleyen bir şekilde susturulabiliyor.
◊ Müziğin ana vakti gündoğumu mudur günbatımı mı?
- Günün doğuşunu sessiz karşılamayı sevenlerdenim.
En sonunda Bodrum orada biraz durdum GÜFTELİ CEVAPLAR...
◊ İstanbul’un... Anadolu Yakası mı Avrupa Yakası mı?
- Ben Anadolu yakası insanıyım; “Kadıköy çarşısında, sinema çıkışında / Yağmur ıslattı beni” diyen Kesmeşeker’in yanındayım.
◊ Bodrum mu Çeşme mi?
- Yüzyüzeyken Konuşuruz’un şarkısında olduğu gibi: “En sonunda Bodrum / Orada biraz durdum” Hem Zeki Müren’in de bir bildiği olmalı!
◊ Sizce hangisi daha avantajlı: Zengin ve çirkin doğmak mı, fakir ve güzel doğmak mı?
- Çirkinlik/güzellik göreceli konular, fakirlik ve zenginlik de insanın dünyasıyla alakalı. Sözü, Cem Karaca’ya bırakayım: “İnsan olmanın verdiği onurla yaşadığımız sürece gerisi boş...”
◊ Kimselere âşık olamamak mı her aşkınızın kötü bitmesi mi?
- Elbette ki sonu kötü bitse de âşık olmak. Yoksa yaşamanın ne anlamı kalır ki? Bütün şarkılar bunu anlatıyor, birini örnek versem diğerlerine ayıp olur.
◊ Aşkın karşıtı: Nefret mi kayıtsızlık mı?
- Bir İlhan İrem şarkısı “Bir duygu bu / Aşk değil nefret değil” der, kayıtsız kalmayı tercih eder. Ama bence nefret. Aşkın bittiği nokta derseniz, orada kayıtsızlık devreye girer.
HİÇ DÜŞÜNMEDEN HIZLI HIZLI...
◊ Ankaralısınız. Ankara mı İstanbul mu?
- Çanakkale.
◊ Deniz-sahil-güneş mi orman-ağaç-temiz hava mı?
- Sahil.
◊ Deniz mi havuz mu?
- Yine deniz.
◊ Tavla mı satranç mı?
- Dama.
◊ Bir şeyi gece planlamak mı sabah planlamak mı?
- Gece.
Televizyonum yok EV HALLERİ...
◊ Evdeki halinizi hangi üçlü daha iyi tanımlar: Sosyal medya-YouTube-telefon mu pijama-terlik-televizyon mu?
- Televizyonum yok, pijama sevmem, çıplak ayak dolanırım. Onun için biraz da mecburen ilk şık.
◊ İlkinde 10 bin, ikincisinde 41 bin takipçiniz var. Instagramı mı Twitter mı?
- Takipçi sayılarına bakmadan Twitter. Her şeye rağmen kendimi daha iyi ifade ediyorum. Diğeri bana hâlâ fazla özel geliyor.
◊ Uzun saçlı olmanın nesi daha zor: Geç kuruması mı önyargılar mı?
- İkisine de aldırmıyorum ama önyargıların hâlâ sürüyor olması bana çok tuhaf geliyor.
