Bazen siz de, "Şu dünya ne kadar küçükmüş meğer, falanca milletle ne kadar ortak yönümüz varmış" diye düşünür müsünüz?
Ben, belki de çok seyahat edip çeşitli milletlere mensup birçok kişi tanıdığımdan, kendimi dünya insanı olarak görürüm.
Peki siz, Yunanlıların meşhur "Grek" peynirinin, bizim yağlı, sert Edirne beyaz peyniri olduğunu biliyor muydunuz?
Süzme yoğurt ile yoğurarak, baharat ve salça katarak lezzetlendirdiğimiz tarhanamızın aynısına Midilli Adası’nda, üstelik benzer isimle rastladığımda da şaşırmıştım.
Amerika’da herkesin bayılarak yediği Meksika mutfağının en tanınmış yemeklerinden "Çili kan karn", aslında bizim şeker fasulyesinin biraz daha irisinin kıymalı ve acılı versiyonu. Yani tam bir pastırmalı acılı kuru fasulye yemeği.
Erzurum, Erzincan, İspir, Kelkit yöresinin o çok meşhur, içinden bambaşka lezzetler fışkıran tombik şeker fasulyesinin her tür yemeğinin tadına doyulmaz. Her yıl annemden ısrarla istediğim tek şey, memleketinden gelen şeker fasulyesidir.
Sıcak etlisi pamuk helva tadındadır, soğuk zeytinyağlısı ise pembe-beyaz görünümüyle sofranıza asalet katar. Hele bir de dağılmasına ya da helmelenmesine bir 15 dakika kala altını söndürüp tam kıvamında pişirirseniz, şeker fasulyesini yerken, dişlerinize dahi gerek kalmadan ilk damak hamlesiyle hemen lezzetin doruğuna çıkarsınız. İsterseniz haşlayıp süzün, taze ve kuru soğanla karıştırıp piyazını yapın.
Çok bilinmeyen bir diğer çeşit daha vardır: Kuru fasulye pastası. Onun tadı da Uludağ’ın meşhur kestaneli pastasını hiç aratmaz. Sevgili yurdumun kıymeti hiç anlaşılmamış şeker fasulyesinin bende yarattığı muhteşem hazzı anlatabildim mi bilmiyorum...
Meksika mutfağının araştırmasını yaparken çok hayretle okuduğum bir bölüm vardı.
Binlerce yıl öncesinde Meksika topraklarında yaşayan Aztekler, kuru fasulyeyi akşamdan suyla ıslatırlarmış. Meksikalılar da tıpkı bizim gibi, fasulyeyi pişirirken içine tuz atmazlarmış ki çabuk pişip, hemen sertleşmesin.
İnsanların konuştukları dille değil, kalplerindeki mesafe tanımaz duygularla anlaştığına inanıyorum.
Gaziantep usulü fıstıklı tavuk sarması
6 kişilik
Hazırlama süresi 25 dakika
Pişirme süresi
45 dakika
Malzeme listesi
4 adet tavuk göğüs eti
(Tavuk bonfile de kullanabilirsiniz.)
Terbiye sosu için;
1 yemek kaşığı domates salçası
4 yemek kaşığı süzme yoğurt
6 yemek kaşığı zeytinyağı
2 çay kaşığı tuz, karabiber
İçi için;
2 su bardağı soyulmuş antepfıstığı
(Bu fıstığa şamfıstığı da denir)
Üzeri için;
1 yemek kaşığı eritilmiş tereyağı
3 yemek kaşığı fıstık tozu
Tavuğun göğüs etlerini keskin bir bıçakla enlemesine kesin. Etin üzerini yarıp küçük bir cep oluşturun. (Dikkat etmeniz gereken nokta, dip kısmından ayırmamaktır.) Böylece etleri inceltip büyütmüş olacaksınız. Bu işlemi yapamayacaksanız, yarım santim kalınlığında olacak şekilde incelmiş tavuk bonfile de kullanabilir ya da bu işlemleri kasabınıza yaptırabilirsiniz. Diğer taraftan, salça, süzme yoğurt ve zeytinyağını derin ve geniş bir kaba aktarıp tuz ve karabiberi serptikten sonra çatal yardımıyla iyice çırpın. Tavuk etlerini hazırladığınız bu terbiye sosuna yerleştirip üzerini kapatarak buzdolabında bir saat ya da bir gece bekletin.
Buzdolabından çıkardığınız tavuk etlerini tezgahın üzerine serip uçlarına iki-üç yemek kaşığı dolusu kabuğu soyulmuş, tuzsuz fıstık yerleştirdikten sonra sararak rulo yapın. Pişerken açılmasınlar diye uçlarını kürdanla tutturun. Diğer taraftan, orta boy bir fırın kabını sıvıyağla yağlayın. Hazırladığınız tavuk sarmaları fırın tepsisine aralıklı olarak dizin. Üzerine eritilmiş tereyağını gezdirip 175 dereceye ayarlı fırında, en az 45 dakika kadar pişirin. Üzerleri iyice kızaran tavukları fırından çıkarıp servis tabağına yerleştirin. Üzerlerini toz halindeki fıstıkla süsleyip keskin bir bıçakla dilimledikten sonra üzerlerindeki kürdanları çıkararak servis yapın.
Jöleli çilekli turta
Malzeme listesi
7 adet yumurta
125 gr. tozşeker
125 gr. un
125 gr. irmik
1 paket vanilya
1 paket kabartma tozu
Üzeri için;
1 paket vanilyalı hazır puding
2 su bardağı süt
15-20 adet çilek
1 paket hazır tart jölesi
Yumurtalar ve tozşekeri derin bir kapta, mikserin yüksek devriyle iki-üç dakika, köpük köpük oluncaya kadar çırpın. Un, irmik, kabartma tozu ve vanilyayı başka bir kapta karıştırıp üzerine yumurtalı karışımı azar azar ilave edin. Malzemeleri tahta bir kaşıkla, akıcı bir hamur elde edinceye kadar karıştırın.
Çapı 26-28 veya 30 santim, kenarları tırtıklı ve ortası yüksek olan bir kek kalıbını yumuşak margarinle iyice yağlayıp, hazırladığınız karışımı kalıba aktarın. Hamurun taşmaması için kalıbın üzerinde 1 parmak boşluk bırakın. Bu ölçü bir kalıp için fazla olduğundan hamurun geri kalanını küçük bir kalıba daha aktarabilirsiniz. Malzemelerin ölçüsünü azaltmayın, aynı sonucu elde edemeyebilirsiniz. Bu yüzden ikinci bir kalıp kullanabilir ve ikince kek piştikten sonra naylona sarıp buzlukta bekletebilirsiniz. Turtayı, yaklaşık 5 dakika önceden 175 dereceye ayarladığınız fırında 20 dakika pişirip çıkarın. Kek önce çok kabarıp sonra inecektir. Fırından çıkardıktan 5 dakika sonra kenarlarını dikkatlice kalıptan ayırıp servis tabağına ters çevirin. Diğer taraftan, hazır puding ve iki su bardağı sütü bir tencerede kaynayıncaya kadar pişirip ocaktan alın. Mikserle 34 dakika çırpıp kekin ortasındaki çukura aktarın. Üzerine dilimlenmiş çilekleri yerleştirip buzdolabında 30 dakika kadar bekletin. Diğer taraftan, küçük paketteki tart jölesini paketin üzerindeki tarife göre hazırlayın. Turtayı buzdolabından çıkarıp hazırladığınız jöleyi çileklerin üzerine kaşıkla yayın. Pastayı tekrar buzdolabına koyup en az bir saat kadar bekletin. Soğuduktan sonra dilimleyerek servis yapın.