Poligon

Reşit ÇAĞLAYANGİL

Alemciler kim?

PERDE ARKASI

BALİNA Operasyonu derinleştikçe her türlü pislik ortaya çıkıyor. Bunlardan biri de, ‘‘Alemci Balinalar.’’ İfadelere göre hayaliciler, İstanbul'dan uçakla nataşa getirmiş, kafaladıkları vergici, defterdarlık yetkilisi, yeminli mali müşavirlerle Kuşadası'nda lüks otellerde alem yapmış, bir kaç gün sonra da vergi iadelerini sorun çıkmadan almışlardı.

ÇARK öylesine kurulmuştu ki, devletin koskoca memurları, amirleri, ‘Bir vergi iadesi ödemesi çıksa da, hayalicilerle eğlenmeye gitsek’ diye dörtgözle beklemeye başlamıştı... Hayali ihracatmış, ödenen devletin parasıymış kimsenin umurunda değildi...

NATAŞALI alemlere karışanlardan bazılarının isimleri belirlendi. DGM Savcılığı adli, İzmir Valiliği de idari yönden soruşturma başlatırken, ihbarlar çığ gibi büyüyor. Dürüst görevliler, alemcilerin isimlerinin açıklanmasını isterken, bu tür tekliflerin kendilerine de geldiğini fakat kabul etmediklerini söylüyor.

ŞUANDA tutuklu olan ikisi hariç, vergi dairesinde , Defterdarlık’ta etkili görevli İ.M. ve E.D’nin de adı geçiyor. Ayrıca bu isimlerin gittikçe arttığı belirtiliyor.

İŞTE BELGE

BU arada hayalici Güntürk Şirketi de bu harcamaları şirket adına faturalandırıp vergiden düşürmüş. Bir organizasyon şirketi uçak bileti ve otel harcamaları karşılığında Güntürk Şirketi adına fatura düzenlemiş. İşte faturalardan biri:

11 Mayıs 1999 tarihli düzenlenen faturaya göre beş yabancı kadın adına İstanbul'dan gidiş dönüş biletleri alınmış. 276 milyon liralık bilet harcaması da Güntürk Dış Ticaret Şirketi adına faturalandırılmış.

Notumuz ne olacak?

İZMİR bu hafta Türk yargı ve güvenlik sisteminin Avrupa Birliği'ne üyelik sürecinde hazırlık aşaması hakkında bilgi almaya gelen AB heyetini konuk etti. Heyet valilik, Emniyet Müdürlüğü ve Adliye birimlerini gezdi, yetkililerden bilgi aldı. Yüksek mahkeme Üyesi hakimlerden oluşan heyet yeni Adalet Sarayı'nı da gezdi. Faaliyete geçen bölümleri beğenen üyeler, hakimlerin sekreteri olmamasına şaşırdı, ‘‘Bizde her hakimin özel sekreteri olur’’ dedi. Emniyet'in Deniz, Pasaport şubeleri ve Bostanlı Karakolu'nu gezen AB Heyeti, denetimi amaçlamadıklarını, sadece birimlerin Avrupa standartlarıyla örtüşüp örtüşmediğini araştırdıklarını bildirdi. Heyet üyeleri her gittikleri yerde kameralı çekim yaptı, bol bol not tuttu. Bakalım hakkımızda nasıl bir rapor hazırlayacaklar?...

YAŞAMIN İÇİNDEN

30 günlük mutluluk

KARŞIYAKALIYDILAR... Arkadaşlıkları üniversitede başlamıştı. Kız gıda mühendisi, oğlan iktisatçı olmuştu... Askerlik, iş derken önlerindeki engelleri bir, bir ortadan kaldırmışlar ve sonunda nikah masasına oturmuşlardı...

KARŞIYAKA Nikah Sarayı'nda deftere imza atarlarken mutluluklarına da diyecek yoktu. Balayı yapıp kuş yuvası dairelerine dönmüşlerdi. Nikahın üzerinden bir ay geçmişti...

İŞYERLERİNDEN telefonlaşıp, akşam üzeri Karşıyaka Vapur İskelesi önünde randevulaştılar. Genç kadın eşinden önce gelmiş bekliyordu. Kocasının otomobille yolun karşısına yanaştığını gördü. Belki özlem, belki de heyecanla yaya geçidi ve ışık bulunmayan yerden karşıya geçmeye çalışınca, bir otomobil çarptı.

GENÇ koca, gözleri önünde meydana gelen kazada ağır yaralanıp kanlar içinde kalan karısını kucaklayıp hastaneye götürdü... Ama çok geçti... 30 günlük çiçeği burnunda gelin kurtarılamadı... Kötü kader 30 günlük mutluluğu acı sona döndürdü...

TEBESSÜM

Yavaşla...

DEDEKTİF Haydar, izine ayrılmış, tatil için eşini çocuğunu alıp otomobiliyle bir sahil beldesine doğru yola çıkmıştı. Ehliyeti yeni aldığı için temkinliydi, trafik kurallarına harfiyen uyuyordu...

YOLDAa bir levha gördü ‘‘Yavaşla 60 kilometre’’ yazıyordu. Dedektif Haydar hızını düşürdü. Bir süre sonra ‘‘Yavaşla 40 Kilometre’’ yazılı levhayla karşılaştı. Hızını bu kez 40'a düşürdü. Bu arada diğer taşıtlar yanından vızır vızır geçiyordu.

SONUNDA uzaktan yerleşim yeri göründü. Yaklaştıklarında yol kenarında bir levha vardı ve ‘‘Yavaşla Kasabası'na hoşgeldiniz’’ yazıyordu. Haydar, kasabayı tanıtmak için belediye tarafından özel dikilen levhaları görmüş, bunları trafik işaretleri sanmıştı...