Paylaş
- Pardon çıkalı, eşekler çoğaldı.
Yani, demek isterlerdi ki:
- Pardonla iş bitmez adam ol.
Gerçi günahsız eşeklere hakaret vardı ama işin o tarafına kimse bakmazdı... Ayağınıza basıp sonra da pardon diyenlere ortak tepkiydi o:
- Pardon çıkalı, eşekler çoğaldı.
Herhalde “pardon” modası vardı.
Ve belli ki sulandırılmıştı.
Şimdi de bir özür dileme yahut özür bekleme salgını yaşıyoruz.
Allahaşkına... Özür dilemekten kim ölmüş ki?
Dile... Sabahtan akşama kadar özür dile.
Dile ki, tekrar hakaret etmeye hak kazanasın.
Çünkü her özür, yeni bir ayıbın alt yapısıdır.
Bir tür avans.
Siz hakareti yiyip oturduktan sonra, adam özür dilese ne fark edecek?
Üstelik takdir de toplayacak: Özür dilemek büyüklüktür falan gibi laflar.
Vallahi benim canım, bugün birilerine küfretmek istiyor, yarın da özür dilerim, olur biter.
Siyasetçiler, birbirlerinden özür beklemeyi bıraksınlar... Sahte bir alışveriş bu... Esasen “sayın” diye başlayan bir cümle, hakaretle biter mi hiç? Hem saygı, hem hakaret yanyana olur mu?
Sonra da özür ha?
Al o özrü başına çal.
Ne kadar haklıymış “pardon çıkalı” diye lafa başlayan büyüklerimiz... “Özür çıkalı” sanki farklı bir durum mu var?
Paylaş